Mafya, Bad Boy Sevgilim :: MelRi

"başlık çok kısaymış, bi kes sesini watty"

"Of yeter Mel çık şu yorganın altından!" dedi Art sinirle.
Sinirlenmesi normaldi ama Melon'u anlamıyordu.

Zavallı Melon o gece eve gitmiş sarhoşluk ve ağlamanın getirdiği yorgunlukla uyuyakalmıştı fakat sabah uyandığında hatırladıkları baş ağrısı ile yarışabilecek kadar kötüydü.

Melon şimdi bunları tekrar düşünerek ağlamak istemiyordu, zaten iki gündür bırak okula gitmeyi yatağından çıkmamıştı bile.

"Beni beni Bihter'ini......" dedi yorganın altından boğuk gelen sesi ile Melon. Muhtemelen o gecenin üstüne 3773647374736473. kez izliyordu Aşk-ı CeDeLe'nin bu bölümünü.

"Ve şimdi de sesli ağlayacak" dedi Art kendi kendine, yanılmamıştı tabii o hep haklıydı zaten.

Herhangi biri Art sözünü tamamlar tamamlamaz duyulan bu sesi bir gergedanın yavrusu için yaktığı ağıtlarla karıştırabilirdi; oysa bu sadece yorganın altında küçük, masum genç kız kalbi kırıldığı için depresyona girip salya sümük ağlayan Melon'du.

Art bir süre daha Melon'un yorganın altından çıkması için uğraşsa da işe yaramadığını görünce pes ederek kızın bilgisayarından anime izlemeye başladı.

"Çocuklar ben dışarı çıkıyorum, Art Melon sana emanet iki saat sonra yemek verirsin suyu zaten yorganın altında tuvalete de kendi kendine gidebiliyor. Nefes alıp vermeyi bırakmadığı sürece endişelenmene gerek yok" dedi Art 5. bölümü bitirirken odaya giren Hae.

"Tamam ben hallederim onu da sen nereye ayolll" dedi Art sırıtarak.

"Sevgilimle buluşucam da gülme öyle bak okuldan atarım seni" dedi Haeran fakat kendisi de gülüyordu.

"Ayrıntıları istiyorum" dedi Art göz kırparak.

"Başka köşede gülün ben depresyondayım" dedi yorganın altından gelen boğuk sesiyle Melon.

"Öf tamam be" dedi Hae ardından odadan çıktı. Melon sümkürmeye Art da izlediği bölüme geri döndü.

Bu sırada hepinizin sövdüğü Akari, bu güzel güneşli -hatta biraz fazla güneşli- cumartesini sağ kolu Memati Juan ile Hades'in mekanında içiyordu.

"Yılların bedboyu bir kıza seni umursamıyorum dedi diye pişman olup içiyor resmen" dedi Hades. Juan buna gülerken Akari başını bar masasının üstüne indirdi.

"O Yeon karısı bizi durdurmak zorunda mıydı sanki? Melon'a bir şey yapmasınlar diye onu sevmediğimi söylemek zorunda kaldım ama şimdi de Melon'u kaybettim" dedi Akari.

"Sen genç mafya lideri bedboysun Akari, kendine gel" dedi Juan ancak Akari başını kaldırmamıştı.

"Çok içtin yeter bu kadar, kalk hadi dışarıda biraz dolaşalım" dedi Hades fakat Akari buna da tepki vermedi.

"İyi be kendi kendine acı çek ben gidiyorum" dedi Juan. Oturduğu yüksek sandalyeden kalkıp bardan çıktı. Akari bu duruma da tepki göstermemiş günün kalanında ve hatta gece bile yerinden kıpırdamadan barda kalmayı planlıyordu.

Zaten vefasız arkadaşı Hades de Juan'dan hemen sonra yanından ayrılıp mekanla ilgilenmeye başlamıştı.

Akari'den ve büyük çaplı depresyonundan kaçan Juan ise günün kalanını sevgilisi Yeon ile geçirmişti.

Böylece akşam olmuştu. Haeran çantasından anahtarını çıkartırken yanındaki adamın anlattığı olaya kahkaha attı. Anahtarları bulmayı başarıp sevgilisiyle içeri girdi.

O sırada mutfakta buzdolabından dondurma alan Melon gülüşme seslerini duyunca mutfağa açılan dış kapıya baktı.

"Aa Mel, ayaktasın? Art gitti mi?" dedi Haeran. "Evet yarım saat önce çıktı sanırım" dedi Melon ağlamaktan kısılan sesiyle. Ardından üst kata çıkan merdivenlere yöneldi.