yedi: başlangıç vadediyor, hak etmiyor muyuz doktor? (f)

836 109 89
                                    

"Güzel ruhunla, kalbinle bir tutulamaz ama umarım bu güzel çiçekleri kabul edersin." Beyazlar içinde yatakta yatan güzel gülüşlüsüne almıştı mis kokulu en güzel çiçeklerden. Minik serçesi yorgundu, yıpranmıştı ama başarmıştı. Dinleniyordu, en çok ihtiyacı olan şeydi bu uzun yollardan sonra.

Taehyung başında bekliyordu, her zaman yaptığı gibi. Eskiden kalbini dinlemek için girerdi odaya, miniği tedavilerden sonra yorgun düştüğünde o da uzanırdı işlerini hemen halledip yanına ve sabaha kadar onu dinlerdi. Çok korkuyordu, deli gibi korkuyordu bir şey olacak diye. Taehyung hasta kalbine, yorgun ruhuna âşıktı Jimin'in.

Şimdi ise gurur duyuyordu onunla, artık korka korka dinlemeyecekti o güzel melodiyi.

Çiçek demetini yanındaki küçük mor kutunun yanına koydu ve uyuyan miniğinin elini tuttu. Küçüklerdi, kendi elleri içinde kaybolacak kadar. Aynı bedenleri gibi. Elinin üstünü okşadı ve avcunun içini öptü. Ufak mırıltılar duyduğunda ise eli bırakmadan yüzüne odaklanmıştı meleğinin. Uzun zamandan beri uyuyordu, en sonunda uyanmasına karar verilmişti ama Jimin hâlâ uyuyordu.

Kısa bir süreliğine endişelenmişti, hatta ne kadar çok ağladığını hatırlıyordu. Kendini toparlaması zaman alırken tam olarak iyi hissettiğinde gitmişti onun yanına. Şimdiyse yavaş yavaş kendine geliyordu sarışın. Taehyung sandalyesini biraz daha Jimin'in baş ucuna getirdi ve alnını öptü. Sanki günaydın öpücüğü veriyormuş gibi hissediyordu Taehyung. Şuan evinde olmalarını ve ona kahvaltı getirmeyi o kadar çok isterdi ki, tarif edilmesi zordu şuan düşündüklerinin.

Sarışın yavaşça gözlerini açtığında, Taehyung diğer eliyle de saçlarını okşamaya başlamıştı. Etrafa göz gezdirirken çarpmıştı gözüne Taehyung'un gülen yüzü. Elini elinde görmüştü sonra, saçlarındaki elini de hissedebiliyordu.

Ölmüş ve yeniden can bulmuş gibi hissediyordu, bu ben olamam dedi kendi kendine. Sevdiği adam şuan tam karşısındaydı ve yıldızlar kadar parlak gözleriyle ona bakıyordu. Kendi kalp atışlarını duyuyordu ve tam o sırada ölmediğini anlamıştı.

"Taehyung?" Uzun bir süre konuşmadığı için sesi çok kısık çıkmıştı. Derin nefesler almaya çabaladı, yaşadığı için mi şaşkındı yoksa karşısında sevdiği kişiyi gördüğü için mi şaşkındı bilmiyordu. Kısa bir sürede cevap geldi karşısındakinden. "Efendim kalbim?" Kalbim...

"Yaşıyorum ve şuan karşımdasın..." Gülümsedi ve kafasını salladı Taehyung. Gözlerinden yaşlar akıyordu şimdi ikisininde, Taehyung Jimin'in gözleri için Jimin'de hayatına kavuştuğu için ağlıyordu. İkisinin tekrar birbirlerine sevgiyle baktıkları an tarif edilemezdi. "Evet meleğim, başardın. Bütün kötülükler bitti artık."

Miniği gülümserken Taehyung yanına uzanmıştı. Elini beline attığında kafasını kaldırmıştı Jimin, şimdi çok yakınındaydı o güzel yüzü. Yakından, alttan alttan izliyordu. "Senden bir şey isteyeceğim." Sarışın kaşlarını çattı ve kafasını salladı. Ne isteyeceğini merak etmişti.

"O güzel ruhuna ve artık sağlıklı kalbine beni de sığdırabilir misin sevgilim?" Şimdi hıçkırarak ağlıyordu ikiside, lafı çok dokunmuştu ona. O sıra kalbini alıp eline tutuşturmak istedi Taehyung'un, bu mümkün değildi belki ama o derece seviyordu Jimin Taehyung'u. "Ben seni hastalıklı kalbimle sevdim, belki hastaydı ama çok büyüktü Taehyung. Yine aynı hiçbir şey değişmedi, şimdi daha çok güçlüyüm. Kalbim sevgime dayanabilecek kadar güçlü artık." Taehyung, sözleri bittiğinde biraz doğruldu yatağın üstünde, sonra belindeki eli bırakmadan tam kalbinin üzerinden öptü sevgilisinin.

Tekrar uzandığında Jimin gözyaşlarının üzerinden öpmüştü Taehyung'u. Hepsini teker teker silmeye çalışırken sanki ikisi de yeni yeni iyileşiyormuş gibi hissediyordu. Jimin'in kalbi tam şuan da sağlığına kavuşmuştu sanki, ona ve kalbine tek iyi gelen Taehyung'du sonuçta.

Jimin gözyaşlarını silerken mırıldandı Taehyung. "Seni ömrümün sonuna kadar seveceğim, asla izin vermeyeceğim gitmene." Baş parmağıyla yanağını ve ardından üst dudağını okşadığında yaklaşmıştı dudaklarına sevdiğinin, en sonunda birleştiğinde, büyük istekle kavuştuğunda en güzel dakikalarını yaşamıştı ikisi de.

Ve bu bir ömür sürecekti, ömürleri bitse bile ruhları hâlâ bir olmaya devam edecekti.

the doctorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin