İlk Öpücük-mü?

114 42 26
                                    

"Bakıyım neler yazmışsın?"

"Yok, bitene kadar bekle."

Sizi bir-bir buçuk ay kadar sonrasına kadar götüreceğim. İkilimiz artık daha samimi, Jendukie'miz sık sık Joon'un yanına, stüdyosuna geliyor -neredeyse her gün-.

Genellikle sohbet ediyorlar, dizi izliyorlar ve güzel zaman geçiriyorlar, hatta arkadaki masada Jennie'ye Namjoon tarafından alınmış ve kenarlarını yapmaktan öteye gidilememiş bir yapbozu da görebilirsiniz.

Jennie artık hiç gerilmiyor yanında ve onu sevdiğini kabullendi ve çoğumuz biliriz ki, bir kişiyi sevdiğimizi kabullendikten sonra çığ gibi büyür sevgi. Fakat Jennie onunla 'arkadaş' olarak geçirdikleri bu zamanlardan çok mutluydu, duygularını açarsa bunun bozulacağından endişeli olduğundan dolayı içindeki sesi bastırmaya çalışıyordu, aşkının sesini.

"Neden?" diye sordu Namjoon, sonra göz kırptı, "Yoksa Jenjen birisine aşık oldu da, onunla ilgili şeyler mi yazdı?"

Jennie o samimi gülüşü gösterdi. Dudaklarını bastırdı ve Joon'un döndü.

"Aslında, evet." dedi ciddi bir şekilde.

Namjoon afalladı. Kimdi bu aşık olduğu çocuk? O çocuğa karşı büyük bir nefret oluştu içinde.

Oysa Jennie'nin arkadaşı, onun ise kardeşi olan Jisoo, davranışlarından çıkarıp, daha yeni kesinlikle Joon'dan hoşlandığını söylemesi üzerine, çıkma teklifi etme düşüncesi içerisindeydi fakat bu itirafla hayalleri ona el sallamıştı.

Bir şey belli etmemeye çalışarak gülümsedi, "Şanslı çocuk" diye mırıldandı.

"Heeey, seni duydum."

İkisi de güldü. Bu dünyadaki en güzel manzaraydı iki kişinin birbirine verebileceği.

Namjoon bilgisayarı açtı ve gördüğü güzel fotoğrafı Jennie'ye göstermek istedi.

"Jennie şuna bak!"

"Ne kadar tatlııı."

Namjoon'a döndü. Yüzlerinin çok yakın olacağını hesaplamayı unutmuştu. Birbirlerine bakmaya başladılar. Vee beklediğimiz öpücüğü vermek için Namjoon yaklaşmaya başladı.

Jennie nefesini tutmuştu. Şu an bundan daha çok istediği bir şey yoktu. Kalbi atmıyordu âdeta. İçeri bir oğlanın dalmasıyla ikisi de geri çekilip boğazını temizledi.

Bir şeyleri böldüğünü fark eden çocuğun kare gülüşü silindi.

"Şey şu dosyayı alacaktım, çok özür dilerim."

"Problem değil." dosyayı uzattı.

Kare gülüşlü çıktıktan sonra Jennie de ayaklandı. Kapıyı açtı, daha doğrusu açamadı. Kapının sıkışmasıyla "Hay şansıma" diye geçirdi içinden.

Namjoon gelip kapıyı düzelttiğinde, Jennie bütün cesaretini toplayıp dudağına bir öpücük bıraktı, karşılık almasıyla içindeki mutluluğun dışarı taşmasından korktuğu için hızlı adımlarla şirketten çıktı. Defterine not almayı da unutmadı.

Şu an bundan daha çok istediğim bir şey yok, kalbimin atıp atmadığını bile söyleyemiyorum~

○●○●○●○●○●○●○●○●○
Baya uzun oldu, kısa olur diye tahmin etmiştim oysaki. (Kinaye)

love songHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin