Aylardan Temmuz’du, Köye gitmiştim babam, annem, abilerim ve ben. O zaman Ramazan ayıydı veherkes gibi oruç tutuyordum. Köye vardığımızda annemler dinlenmek istediler yukarı çıkıp uyudular ben ise bizim yukarıdaki incir ağacının orda iftarımı açmak istedim, çünki orası serin ve fındıkağaçları ile kaplı önünde eski bir ev var tahtadan yapılmış, huzur verici gibiydi daha sonra tahtadan masa sandalye felan ayarladım bir tepsi yemekayarladım evden ve oraya gittim bekledim 10 dakika kaldı iftara ezan sesini duydum ve başladım yemek yemeye yemeğimi yedim sonra bizimkilerden gizli sigara içmek için eski eve girdim sigaramı yaktım ikinci kata çıktım camdan bizimkilere gizli gizli bakıyorum havada kararmıştızaten sigarayı içtim ve o evde o karanlıkta oldugumu fark ettim ürpermeye başladım, çünki sigara içerken yakalanmamak için bizimkilerden korkuyordum nereye geldiğime hiç dikkat etmedim, konuya dönelim.Sonra ürpererek hızlı hızlı kapıya koştum babam kapının önünde semaver yapıyordu ne işin var diye üstümü koklar diye arka kapıya doğru yol aldım 2. kata çıktım çünkü 2 . katın ordan cıkıs vardı tarladan yanii, kapıya doğru hızlı hızlı gitmek istedim heryerkaranlık ürpertici, kapıya gittiğimde kilitliydi korkmaya başladım ve girdiğim kapı aniden kapanmıştı her yer zifiri karanlık korkudan koşa koşa gittim kapıyı açtım ve arkamda sanki birisi vardı arkamı döndüm hiç bişey yoktu. Daha sonra aşşağı iniyordum merdivenlerden ve aşşağı düştüm gözlerim kapandı sanki heryer bembeyaz oldu , şimşekler çarparmış gibi ve inncir ağacının ordaydım ne oldugnu bilmiyodum incir ağacının ordan koşa koşa eve gidiyodum evde kimseler yoktu kapı kilitliydi korkudan ağlıyordum komşulara doğru inerken karşıkı dağda beyaz ışıklar oyun oynuyordu gözlerimi kırptım açtım yok oldular sonra ses incir ağacının ordan gelmeye başladı ben oraya doğru yeltendim karşıma kap kara birisi çıktı arkasındada birileri vardı ben oldugum yere bayıldım ve uyandıgımda incir ağacının ordaydım, bağlı bir şekilde, çok korkuyordum cebimdeki çakıyla kestim ipleri çııktım yuukardaki dağa korkudan gece gece arkamdan birileri geliyordu simsiyah ne yapacagımı şaşırdım. sonra tarlada durdum kimseler yoktu sanki biryere girmişler beni gizli gizli izliyorlar gibi. Yatsı ezanı okundu sanki heryer huzur doldu hemen evin oraya doğru koştum baktım bizimkiler evde eve girdim korkudan başka odaya geçip uyudum sabah oldugunda ise aşşağıya indiğimde eski evin orda birisinin beni izlediğini gördüm babama yalvardım burdan gidelim diye tamam dedi akşam üzeri gidicektik evden aşşağıya indim önüme tavuk ölüsü düştü ağaçtan. eski evin oraya baktım ışık yanıyordu kapıya dogru yanastım kan ile yazılmış arapça yazısıyla انا ذاهب ولكن سأكون (gidiyorum, ama gelicem) diye sonra şehire gittik herşey düzeldi. olay 2 sene önce oldu