2. -40° Müdüre

4 3 0
                                    

İğrenç alarm!

Sesi beynime işliyor ya! Alarmı kapatıp başımı tekrar koydum yastığa.

Başımı koymamla kaldırmam bir oldu. Bu gün o okula gidecektim. O berbat okula.

Yatağımdan bir hışımla kalkıp banyoya ilerledim. İşlerimi halletdikten sonra iş kıyafet seçmeye geldi.

Hiç beceremem kombin yapmayı. Saatlerle dururum gardrobumun önünde.

Elime ilk gelen şeyi alıp giymeye başladım. Giyinme işi bitdikten sonra aynandan kendime baktım. Hayret! Normal bir şey seçe bilmişim. Kot pantalon ve üzerine boş bir kazak. Güzel! Saçımıda sıkı bir at kuyruğu yaptıktan sonra çantamıda alıp aşağıya indim.

Annem ve babam çoktan kahvaltıya başlamışlar bile. Zaten ne zaman beni beklediler ki?!

"Günaydın." Diyip masaya oturdum. Sadece başlarını sallamakla yetindiler. Ama masada biri eksik! Hah. Kardeşim yok. Ben adını söylememişdim dimi! Adı Nihat. 6.sınıfa gidiyor. Ve bunu söylemeden geçemiycem. Çok ama çokkkk yaramaz....

"Nihat nerde anne?" Diye çatalımı bırakıp anneme baktım.

Sanki sabahtan beri kendisini soru yağmuruna tutuyormuşum gibi bezgin bir surat ifadesiyle ağzındaki lokmayı yutdu.

"Bu gün okul gezileri varmış oraya gitdiler erkenden" dedi babam qazetesini okurken. Benle ilgilenen yok tabi. Zaten ne zaman sevildim ki.

"Gidelim mi artık baba?" Dedim masadan kalkarken. Başını olumlu anlamda sallayıp kalktı.

Çantamı kapının önüne bırakıp odama çıktım. Bavulumu çeke çeke merdivenlerden indirmeye başladım. Gerçi ne kadar başarılı olmam söz konusu... Nihayet kapının önüne kadar getire bildiyimde elimden bırakıp ayakkabılarıma uzandım. Giydikten sonra babamı beklemeye başladım. Bu adam benimle birlikte kalkmamış mıydı masadan. Ben yukarıya çıktımda geldimde bu adam hala gelmiş diyil.

Bizim evin her şeyi anormal biliyormusunuz? Mesala; Normal evlerde evin annesi hazırlanıp çıkamaz, ama bizde tam tersine babam evden çıkmak bilmez. Neyse işte her şey Anormal  bizde....

Acaba gitdiyim okulda arkadaşlarım olucak mı? Ben öyle çabuk anlaşamam birileriyle. Konuşurum ama kaynaşamam. Nasıl olucak acaba?

Öğretmenleri iyimidir ki? Ya odaları? Ufff ilk defa bu türlü ayrılık yaşıyorum ailemden ve kafam çok karışık.

"Gece!Geceeee! Kendine gel! Geç kalıyoruz hadi!" Babamın beni sallamasıyla kendime geldim. Ne zaman geldi ki bu adam?!

Çantamı sırtıma alıp bavulumu çekmeye başladım. Bavulumu babama verip ön koltuğa oturdum. Babamda gelince arabayı çalıştırıp sürmeye başladı.

"Ne zaman varırız baba?" Dedim çantamdan telefonumu ve kulaklığımı çıkararak.

"Okulun bir az şehirin dışında. 2 saate orda oluruz" dedi yola bakarak.

Şehirin dışında mı? Ya napıcam ben orda? Uffff! Kulaklığımı takıp telefonumdan en sevdiyim şarkıyı açıp dinlemeye başladım. Ha ben size kendim hakkında bir şeyi söylemeyi unutmuşum. Ben az çok rusca biliyorum ve en çok rus şarkılarını dinliyorum. Bu yüzden çok zaman şarkılarım öyle ola bilir. Şarkının ismi
Konfuz-Кайф ты поймала (Medyada var).

& & & & & & & & & & & & & & & & &

                  
                    ~2 saat sonra~ 

Arabanın durduğunu hissetdiyimde şarkıyı dinlerken kapatdığım gözlerimi açtım. Kulaklıklarımı çıkarıp çantama tıkıştırdım. Arabadan indiyimde gördüğüm manzara  aslında güzel ama ben buna sevinemiyorum. Buna kim sevinir ki?!

Büyük bir bina üzerinde  büyük harflerle  Kaya okulu  yazan bir tabela, binanın yan taraflarında  karşı karşıya biri açık mavi tonunda boyanmış üzerinde  Erkek Yatakhanesi , biri ise krem ve pembe karşımı renge boyanmış   Kız Yatakhanesi  yazan binalardan ibaret bir görünüm vardı karşımda.

Babam bavulumu getirince okula ilerlemeye başladık. Bahçede ilerlerken her yeri incelemeye çalışıyordum. Kaçıncı ders olduğunu bilmiyorum ama şuan herkesin derste olduğu kesin.  Babam önden yürürken bende arkasından gidiyordum. İkinci kata çıktığımızda  Müdüre yazan kapını tıklatdı babam. İçeriden gel sesini duyunca içeriye girdik.

İçeride ciddi pozisyonunu hiç bozmadan  gözlüyünün üzerindan bize bakan  bir kadın vardı. Babamı görünce okuduğu kağıtları bırakıp yerinden kalktı. Yüzüne gülümsemesini ekleyip " Merhaba Ali bey nasılsınız?" Dedi elini babama doğru uzatıp. Babamda  Müdüreye doğru ilerleyerek elini sıkıp " Hoşbulduk  Bahar hanım. İyiyiz sağolun,siz nasılsınız?" Dedi. Uff burası çok sıkıcı oldu. Bahar hanımda tebessüm edip başını teşekkür ederim manasında salladı. Nasıl olduğunu inanın  bende bimiyorum.

"Dün kızımın kaydını yaptırmışdım ya bu gün gelsin dedik artık"dedi babam beni gösterek. Şu anın ne kadar saçma olduğunu anlatamam size. Dışarıdan bakan herhangi bir aynen şu fikirde. 'Evde istenmeyen çocuk olduğu için hemen getirip bırakmak istemişler' diye düşünür. Kesinlikle bende öyle düşünüyorum. Ve bu beni çok üzüyor.

"Ahh evet. Kaydını yapmıştık dün. Adı neydi kızınızın?"

Babam söylecekken sözünün kesip
"Gece Aksoy" dedim bir hışımla. Babam kınar yüz ifadesiyle bana bakarken başımı başka yöne çevirdim. Ne var yani? Kendi adımıda başkasına söyleticek diyilim.

Müdüre hanım bana doğru elini uzatıp "Bende Bahar Soyman. Memnun oldum Gececim"dedi pek samimi olmayan yüz ifadesiyle. Bu kadından -40 derece soğudum.

"Bende memnun oldum hocam"

"O zaman size iyi günler Bahar hanım. Sanada bol sevinçli günler kızım" dedi babam odadan çıkarken. Kaldıkmı burda içses?

"Kaldık be Gece!"

Sende çok iyi moral veriyorsun içses!

"Ne demek efendim. Vazifemiz!"

Onu bunu bırakta napıcaz burda biz?

"Okulu tanıycaz gerizekalı!"

O zaman sıra okulu tanımakta. Bakalım bizi ne gibi şeyler bekliyor.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 29, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ölme zamanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin