her brother ➳ yerim + changkyun

ikinci bölüm

Selam kuru fasulyelerim💜

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 💜

*

"Abla Youngsoo'yu görebiliyor musun?"

Ablam ile sınav yerine gelmiş ve Youngsoo'nun gelmesini bekliyorduk.

Son sınavımızdı ve bu sınav çok daha önemliydi. Bu yüzden bayılacak gibi hissediyordum.

Ellerimin titremesini engelleyemiyordum. Sabah neredeyse iki defa bayılacaktım.

Stresliydim.

Güneşten kıstığım gözlerimle ileriye bakarken arkamdan sarılan kollar ile yerimde sıçradım.

"Ben geldim!"

Youngsoo'nun neşeli sesini duyunca bir rahatlama geldi.

"Ay birden öyle sarılınır mı? Korktum."

Arkamı dönünce 34 diş gülümseyen Youngsoo ve jilet gibi giyinmiş abisiyle karşılaştım.

Tanrım..

Bana bir şeyler oluyor. Bana çok fena şeyler oluyor.

Tanrım arkadaşımızın abisine yavşamanın günahı nedir?

Çünkü ben o günaha bulaşıyor gibiyim.

Daha sabah bayılma tehlikesi geçiren ben değilmişim gibi üstüme fazlasıyla çöken rahatlıkla gözlerimi abisinden zar zor çekip Youngsoo'ya sarıldım.

"Hoşgeldin. Hadi gel içeri girelim."

Youngsoo kafasını sallayıp arkasını dönerek abisine telefonunu verdi.

Bende derin bir nefes vererek ablama döndüm ve eşyalarımı verdim.

"Sakin ol tamam mı? Hiçbir şey hayatından önemli değil."

Kafamı sallayıp ablama sarıldıktan sonra koluma giren Youngsoo ile okulun içerisine girdik.

"Ayrı salonlardayız." Kağıtlarımızdan salon numaralarımıza bakıp salonlarımızın önüne gelince Youngsoo üzgünce dudaklarını büktü.

"Sorun değil, aynı okulda olmamız daha önemli."

Kafasını sallayarak beni onayladı.

"Haklısın."

Elimi koluna koyarak sıvazladım.

"E hadi o zaman salonlarımızda geçelim. Başarılar dilerim,sakın stres yapma ve üzülme tamam mı?"

Sıcak bir gülümseme eşliğinde kollarını vücuduma sardı.

"Tamam sakin olacağım ama sende sakin ol ve stres yapma." Konuşurken bir anda sesini değiştirdi ve alayla yüzüme baktı.

"Hoş,biz geldikten- ah pardon abim geldikten sonra stresin yok oldu gibi ama neyse hayırlısı olsun."

Bunları söylerken alaylı bir ifade alan yüzü bir anda çok sevinmiş olur gibi oldu ama galiba ben öyle anladım.

Sadece yanlış anladım işte. Yani galiba yanlış anladım..

Duyduklarımla gözlerim irileşti ve öksürmeye başladım.

"Yah! Ne alaka ilahi Youngsoo!" Koluna bir tane geçirerek işi gereksizce kahkaha atarak dalgaya vurmaya çalıştım.

Sadece çalıştım çünkü o bana hala alayla bakarken başarılı olamamış gibi gözüküyordum.