Her şeyin sonuna gelmiştik artık bilgisayarın başına geçmiş üç sekme açmıştık. Üniversite sınav sonuçlarını bekliyorduk, ya üçümüzde Marmara'ya gidicektik yada ikinci tercihlerde ayrılacaktık birbirimizden. Hiç istemediğimiz bir şeydi ayrılmak, birbirimizden kopmak ilk sekme açılmıştı Dünya DAĞCI üçümüzde nefesimizi tutmuş sonuca bakıyorduk kazanılan yer Marmara üniversitesi Moda tasarımı bölümü. Gülümsemişti sadece diğer sonuçları görmeden bir tepki vermek istemiyordu biliyordum biz kazanamazsak oda gitmek istemiycekti ki birimiz burada kalırsak hiç birimiz gitmiycektik buradan yemin etmiştik ya hepimiz birlikte ayrılacağız yada hiç birimiz. İkinci sekmede açılmıştı Rana ÖZ benim ismim vardı bakmaya korkuyordum avuç içimin terlediğini ve elimin titrediğini fark ettim ben bakıyordum ama görmüyordum Hera sesli bir şekilde okudu "Marmara Üniversitesi Tekstil Teknolojisi Mühendisliği" Dünya gibi sadece gülümsemiştim Hera'nın sonucunu görmeden tepki vermeyecektim kaç saat bekledik bilmiyorum o bilgisayarın başında ama hala açılmamıştı. Birde reklamlarda çok hızlı internet diye bangır bangır bağırıyorlar yalanını karışladıklarım. "Eğer ben kazanamazsam gidin İstanbul'a hayatınızı kurtarin ikinci tercihlerde ben bir yere yerleşirim merak etmeyin bari hepimiz farklı yerlere dağılmayalım siz birlikte olun" Hera konuşmuştu sessizliği yıkmıştı uzanıyordu yatakta, sağ tarafına dönmüştü bunları söylerken Dünya ayaklanıp yatağa uzanıp sarılmıştı Hera'ya "Sensiz gitmeyeceğimizi biliyorsun?" "Ama gitmeniz gerek" derin bir nefes almıştı Dünya ben konuşmuştum bu sefer "Peki ben kalmış olsam ki kalıp kalmadığın bile belli değil daha sonuç yok ortada sen beni bırakıp gidermiydin burada" "Bırakmazdım" "O zaman kes sesini siktiğim sitesi yoğunluktan dolayı açılmıyor başka bişey yok hem eminim ki sen kazanmışsındır" dedi Dünya yamuk bir gülümsemeyle bende yanlarına uzanmıştım saate baktım gece 3:00 bu saate kadar sonuç beklemiştik bilgisayar ekranına baktım uzağı göremediğim için gözlüklerimi taktım yanım da ki kızlar uykuya dalmıştı ilk önce ben bakmalıydım eğer sonuç kötüyse açılmadı diyecektim Hera YILMAZ Marmara Üniversitesi Gastronimi Mühendisliği büyük bir çığlık atıp kızların üstüne atladım far görmüş tavşan gibi bakıyorlardı "Gidiyoruz lannnn hepimiz İstanbul'a gidiyoruz kazandık kızım hepimiz kazandık" "Sen ciddi misin?" dedi Hera sonra hep birlikte bir çığlık daha attık.
***********
Valizimi çekeleyerek kapıdan çıktım arabayı babam çalıştırmıştı kızlar bagaja valizlerini yerleştiriyorlardı. Anneme sarıldım sıkı sıkı ailemi seviyordum ama bu yeri sevmiyordum. "Kendine dikkat et, arkadaşlarına sahip çık, sıkı giyin, bir de sakın yurda saatinden geç gitme" "Annem ben kendime sahip çıkarım merak etme hemde ben niye geç gideyim yurda" annemle kızlarda vedalaştı. "Hera bak kendine dikkat et yemeğini ye öğünlerini atlama sakın" "Anne atlamam korkma sen, hem içeri girin hadi vedalaştık babam da yanım da kayıt için" "Dünya kızım gel bir sana sarılayım hepiniz birbirinize emanetsiniz unutmayın İstanbul büyük yer." "Biz daha büyüğüz Zeliş teyze merak etme" artık herkes arabalara binmişti sadece Dünya'nın ailesin den kimse yoktu. Babasına sadece gidiyorum ben sen ne bok yersen ye paranı da istemiyorum kendi başımın çaresine bakarım ben demişti. Kimseye bağlı kalmamıştı artık parasını da oraya gidince halledicekti sonuçta koskoca İSTANBUL bize de yer bulunur. Arabayla gidiyorduk İstanbul'a babam direksiyon başındaydı onun yanında Hera'nın babası Kemal amca vardı. Kızlara baktım ortada ben sağ yanımda Dünya sol yanımda Hera vardı. 2 saatlik bir yolculuk sonucu gelmiştik İstanbul'a boğazdan geçiryorduk açtım camı boğaz havasını ciğerlerime işleyene kadar çektim kızlara baktım sonra güldük birbirimize "Galiba bu sefer oldu" dedi Dünya eşsiz bir gülümsemeyle araba durmuş Marmara kampüsüne bakıyorduk öğrenci kayıt yerine gitmiştik gerekli herşeyi internet sitesinden baktığımız için hazırdı. Artık üniversiteli olmuştuk ve sanırım ödülümüzü de bu şekilde almıştık. Keyifliydi herşey Eminönüne gidip balık ekmek yemiştik daha sonrasında ise kalacağımız devlet yurduna gitmiştik. Yurdu kazandığımızı gösteren belgeyle almışlardı içeri ve odalara geçmiştik. Her şey öylesine mükemmeldi ki sanki rüyadaymışız biri uyandırıcak ve ben bir daha hiç bu rüyayı göremiycekmişim gibi geliyordu. Korkuyordum bu mutluluğum elimden alınıpta herşey senin hayalindi diyecekler diye. "Kızım biri bana bir çimdik atsın yoksa ben kendimi tokatlıycam biz gerçekten İstanbuldayız değil mi?" "İstersen çimdikliyim Hera'm ne diyosun" "Ayy yok boş ver rüya'ysa bile uyanmak istemiyorum Rana ciddi anlamda" "Hayatımın en güzel günü sanırım hadi dışarı çıkalım biraz gezelim, eğlenelim ne istersek yapalım" dedi büyük bir hevesle Dünya "Ne istersek hem de içelim dağıtalım herşeyi yapalım" "Tamam ama önce ben biliyosunuz ki benim plotonik aşkım Burak ÖZÇİVİT çoğunlukla Nişantaşı ve Cihangir'de takılıyor bence ilk oraları ziyaret edelim" "Yemin ediyorum adamı kaçıracaksın diye korkmaya başladım kızım" "Ehhhh belki kaçırırım bilmiyorum" her zaman ki saçmalıklarımızı yapmış birlikteyken yine kahkahalarımız ile her yeri ayaklandırmıştık. İstanbul'un hiç bir köşesini bilmeden geziyorduk ve bunu birlikte yaptığımız için çok mutluyduk hayallerimizin şehrinde ayrılmadan yine birlikteydik, her zorluğa beraber göğüs gerip atlatıcaktık. "Kızlar bir fotoğraf çekinelim mi?" "Niye yanındayken beni mi özlüyorsun Rana" dedi gülerek Dünya "Evet ya ikinize birden asık oldum anasını satıyım birbirinize kuma alıcam" "Hani ben senin tek aşkındım hani onu kuma getirmiycektin yalancı" dedi yalancı bir kızgınlıkla Hera "İkinizde benim bebeklerimsiniz biliyosunuz neyse espiriyi bırakın ilk İstanbul fotoğrafımız bu o yüzden hadi"
Boğazı arkamıza almıştık asma köprünün yeni açılmış ışıklari boğaza ayrı bir güzellik katarken ben önde Hera yanımda Dünya'da onun yanındaydı gülümsemiştik
Fotoğraftaki Dünya
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kapat Gözlerini
Teen Fiction"Yıldız kaydı gördün mü? yıldız kaydı" "Kapat gözlerini ve dilek tut" "Tutmama gerek yok ki dileğim sensin"