⚤︎ᴊᴜsᴛ ᴀ ғᴜᴄᴋᴇʀ⚤︎ • ✞︎ᴢʜᴏɴɢ ᴄʜᴇɴʟᴇ ᴛᴇxᴛɪɴɢ✞︎

1.0

Sene başı, cehennem için yeni bir sezon daha. Bu sene nasıl işkencelere maruz kalacağız acaba?

Felix'in omzuma vurmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım.

"Hey zeki kız uyan artık."

"Uyumuyordum ki uyanayım."

"Öyle düşünceli düşünceli durunca uyumuş oluyorsunda genelde. "

Gülerek gözlerimi devirdim. Tek arkadaşım, tek sırdaşım Felix'di. İyiki var diye düşündüm.

Ve o lanet zil... İlk ders başlıyordu. Hemde tarih dersi. Hoca gelmeden bir şey yapmaya karar verdim.

"CEHENNEMİN İLK SAATİNE HOŞGELDİNİZ"

Harika oldu. Hoca sınıfa girdiğinde yüz ifadesi düştü. Tahtaya bunu yazanın kim olduğunu bulmak için gözleriyle sınıfı taradı. 

"Bence boşuna bakınıyorsunuz. Hiç kimse yaptığını söylemez yada yapan kişiyi satmaz. Gözlerinizi yormayın."

Keyifle yerime geri oturdum. Felix ile çak bi beşlik yaptık. Yüzümdeki küçük sırıtışla kitaplarımı çıkaracakken yan sıradaki çocuk elini kaldırdı.

"Efendim ben size gerçeği söyleyeceğim. O yazıyı az önce konuşan şu arkadaş yazdı."

Beni gösterdi.

Hadi ama bu bücür beni ispiyonlamak mı istiyor?

"Hyeyoung, bu doğru mu?"

"Belki doğrudur belki değildir efendim. Bu bücüre mi inanacaksınız?"

Tarih hocası eliyle yüzünü ovuşturdu.

"Hyeyoung sen sevdiğim bir öğrencisin. Ve bugün okulun ilk günü olduğu için bu olayı görmezden geleceğim ama bir daha böyle bir şey söz konusu olursa seni müdüre göndereceğim. Oturabilirsin."

O bücürden bunun hesabını soracağım. Ama en azından yırtmıştım. Yağcılık yapmam ve iyi notlar almam ilk defa işe yaradı.

Ders bir şekilde son buldu. Tarih hocası sınıftan çıktı. O bücür de tam çıkacakken kolundan çekip yakasına yapıştım.

"Sen kimsin de bu kadar cüretkarsın ha?"

Ellerimi itti.

"Cüretkarlık değil dürüstlük."

"Pff kıçımın dürüstlüğü. Bana bulaşmak istemezsin. Ezerim seni."

"Kim kimi ezecek görürüz."

Seni öldüreceğim bücür. Azrailin ben olacağım.

"Hyeyoung iyi misin? Yüzün korkunç görünüyor."

"İyiyim Felix. Ama o bücüre gününü göstereceğim."

Okul bir şekilde sona erdi. Üç kalem kırmıştım derste. Sinirlenince elimin ayarı kaçıyor. Felix beni sakinleştirmek için bir çok şey yapıyordu. En son gidip pamuk şeker aldı. Gözümü sadece yere dikmiştim. Etrafa bakmıyordum.

Soğuk bir rüzgar esti. Sabahın havasına aldanıp üstüme mont almamıştım. Tabi Felix tedbirli çocuktu onun üstünde mont vardı.

İstemsizce bir titreme yayıldı vücuduma. Felix titrediğimi hissetmiş olmalı ki üstündeki montu bana verdi. Ardından kolunu omzuma atıp kendine çekti. (yazarınız burda ölmüştür)