BACK TO YEŞİL VE BAL

167 11 11
                                    

Silahlardan çıkan kurşunlar ikisine de isabet etmemişti. Ama adamların kafalarına bir şeyler isabet etmişti. Uçan tekme!

Tahirin verdiği işaret ile uçan tekmelerini adamlara armağan etmişlerdi. Mutfak ortamında oldukları için tehlike oranı yüzde yüzdü. Havada tekmeler yumruklar uçuşuyordu. 

Ecrinin yanındakiler telefonu elinden almışlardı. Ama Ecrin yüzünden kapatamıyorlardı.

"Kapatmayın!"

Mutfakta Ecrinin sesi yankılanmıştı. Bunun üzerine Tahir nefesin dövdüğü adama saldırdı ve nefese bağırdı.

"Telefonu kapat!"

Nefes kaybolan telefonu aramaya başladı.

"Ah!"

Nefes sese döndü.

"Nefes telefon!"

Tahire yardıma gitmeye yeltense de Tahirin bu bağırışı yüzünden durdu. Sonunda telefonu bulup kapattı. Tahiri tutmuşlardı ve Nefese doğru geliyorlardı. 

Nefes orada bulduğu kabı Tahiri tutanlardan birine attı. 

"Tam isabet!"

Tahir gülümseyip adama saldırdı. Nefes Tahir gülümseyince kendine doğru gelen adama saldırdı. Mutfakta olabileceğini düşündüğünüz ne varsa havada uçuşuyordu. Ancak bıçak adamların tarafındaydı. Bu yüzden Nefes eline bir tepsi aldı.

"Tahir buraya gel!" 

Tahir Nefesin yanına gitti. Tepsiyi kendilerine siper ettiler. Onlar da sivri ne bulurlarsa onu fırlatıyorlardı. Tahir en sonunda tepsinin arkasından çıktı. Kolunu çizen bıçağı umursamadan saldırdı. Nefes de hemen arkasından saldırmaya başladı. İkisi de bıçak yaraları almışlardı. 

Son olarak Nefes adamın kafasına vurup işini bitirince birbirlerine baktılar. İkiside beyaz önlükler giymişlerdi ama kan lekeleri vardı. Gülmeye başladılar.

"Sen de az değilmişsin."

"Ya ne sandın?"

Çıkabilmek için birbirlerine sarıldılar.

"Bir kadın çizeceksin!"

Mutfaktan çıktılar. Mutfak savaş alanı gibiydi. Tabiri caizse zaten savaş alanıydı. Salonun ortasından gidiyorlardı. Üstlerini kanlı görenler ağızları açıkları bakıyorlardı. Gevurlar işte. Müslüman olsalar yanlarına gelirlerdi. 

Arkadan bir adam geldi.

"Bunlar gerçekten terörist! Adamlarımızı öldürmüşler!"

Adam daha susmadan herkes silahlarını çıkarmıştı. Tahir nefese baktı. Yaralarından birini tutuyordu ve terlemişti. Tahir Nefesi kucağına aldı.

"Bana sıkı sıkı tutun!"

Nefes Tahirin dediğine uymuş boynuna sıkı sıkı tutunmuştu. Tahir koşmaya başladı. Peşlerinde bir sürü insan vardı. Nefes Tahirin çok kanamaya başlayan fark etti. Bir eliyle tutunurken, bir eliyle de Tahirin yarasına tampon yapıyordu. Tahir de Nefesin tam tuttuğu yerde olan derin yarasına tampon yapıyordu.

Adamlar hala peşlerindeyken Tahirin takati azalmaya başlamıştı. İlerde bir kulübe gördü ve oraya koştu. Koşarken zikzak çizerek adamların da kafasını karıştırmıştı. Kulübenin kapısını hızlıca çaldı. İçerden bir amca ile teyze çıktı. 

"İkimizde yaralıyız. Ama karım ölüyor. Peşimizde adamlar var. Lütfen yardım edin."

İçeri girebildiler. Adamlar izlerini kaybetmişti. Teyze elinde ilk yardım çantasıyla geldi.

Kaçış (Askerlik)-NeftahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin