Ay bütün ışığıyla karanlık ruhları aydınlattığında ben ,Jack,Cris yavaş yavaş krallığı arkamızda bırakıyorduk.Sarayımı o sadist kan partilerimi özlicem her bir kurbanımın kalplerini yavaş yavaş ısırmayı ve o ılık kanlarını nefessiz içmeyi "lütfen beni bağışla diyen aglamaklı yakarışları özlicem.İnsanların arasında daha dikkatli olmam gerekiyor her karanlık yaratık bir vampirin acı içinde yok oluşunu izlemeyi sever heleki bu vampir bir prenses ise.Geceleri kan ayinleri için avlanıcaz her yeni günde daha fazla dönüşüm gerçekleşmeli.Cris yeni dönüşen vampirleri eğiticek kendilerini ve sonu olmayan sussuzluklarını bastırmayı öğreticek ben ve Jack ise onlara savaşmayı öğreticez .Cadıların krallıgına dogru ilerliyoruz .Jack bu bölgede okyanuslardan geçmemizi söylüyor o iğrenç topraklarına bastığızda bizi fark edebilirler .Haklısın biz daha güçlüyüz ama hiçbir vampir kokuşmuş cadı kanını içmek istemez .Su altında ilerlemek daha iyi bir seçenek vampirlerin nefese ihtiyacı yoktur ölümcül köpek balıkları gibi hızla ilerleriz.Jack yine önden dalıyor lanet şeytan .Koruma görevinden şimdiden sıkılmaya başladım ve bu sefer onun önden gitmesine izin vermicem ...Tam ona yetişmek üzereyken bir ses duydum .O pislik cadı çanları çalıyor Jack ve Cris yanıma geldiğinde hepimiz okyanusun dibinden yeryüzüne bakıyorduk .Geldigimizi fark ettiler mi diye düşündüm.
Jack:Bu mümkün olmaz topraklarına ayak basmadık diye yanıtladı.
Cris:Bilemiyorum prenses o çürümüş kürelerinden bizi görmüş olabilirler mi?
Bu sözler beynimde yankılanırken Jack kolumdan tutup daha hızlı yüzmemi istedi .Cris arkamızdan geliyordu.Acaba çirkin cadıların planı neydi?Bu çanlar korku çanıydı ve ben ölümsüz yaşamım boyunca cadıların bu kadar korktugunu görmemiştim....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE ÇIĞLIKLARI
VampireGece kendini göstermeye başladığında karanlığın yaratıkları mezarlarından yavaşça uyanır...İnsanlığın adını bile bilmediği yaratıklar etrafta ölü nefesler gibi dolaşır .Gecenin sessizliğini sadece onların çığlıkları bozar.Ben mi?Keşke sadece efsanel...