KÜÇÜK BİR ÖPÜCÜK

14 5 1
                                    

Jungkook çalışma masamdaki çizimlere ve mezun olduğum Üniversiteden kalan kitaplarıma bakıyordu. Ben ise onu izliyordum. Sanırım geldiğimi görmemişti. Daha sonra jungkook telefonunu açıp jhope'nin bir fotoğrafını açtı ve yarım kalan resmimi devam ettirmeye başaldı. Ben ise resmi nasıl çizeceğini daha yakından görmek için ona doğru yaklaştım. Jungkook'un yanına ulaşmama iki-üç adım kala..................

JK = Resim daha tamamlanmamış.

YN = Evet ama bitmek üzere.

JK = Niçin tamamlamadın. Ben bitmemiş resim görmeye dayanamam.

YN = Resmi çizerken uyuya kalmışım ama en kısa sürede biter.

JK = Sen de mi bir army sin? Yani fan...

YN = Evet, hem de en eskilerinden.

JK = Mesela ne kadar eski?

YN = Çıkış anından itibaren desem...

JK = Ciddi misin? Yok artık... 😄

YN = Evet çok ciddiyim.

JK = Şey biliyorum konuyu değiştirecem ama çok güzel olmuşsun.

YN = (gülerek) çok teşekkür ederim.

JK = Ertık gidelim diyorum ne dersin?

YN = Peki tamam, ben de hazırım zaten...

Jungkookla beraber çalışma odasından çıktık ve ben de şarjı %83 olan telefonumu alıp peşinden gittim. Jungkook büyük bir zarafetle yürürken ben de adi adımlarla arkasından yürüyordum ki birden bir şeye çarptım. Jungkook durmuş ve bana dorğu dönmüştü. Ben ise onun bana doğru döndüğünü görmemiş ve ona çarpmıştım.

JK = Resimlerini de yanına alsan iyi olur.

YN = (kısık sesle) başka isteğin...

JK = Ayrıca Üniversiteden mezun olduğuna diar belgelerini de al.

YN = (kısık sesle) yok ya başka...

JK = Başka bir şey yok. Hadi al ve gidelim.

Jungkook'un beni duyup duymadığını bilmiyorum ama biraz utanmıştım. Ayrıca niçin çizimlerimi yanıma almamı istedi bilmiyorum. Jungkook'un istediklerini de çantama koyduktan sonra tekrar jungkook'un arabasına bindim ve beni BigHit şirketine getirdi. Arabayı park ettikten sonra jungkook saatine baktı ve arabadan inip birkaç adım attı. Ancak ben doğal olarak çok heyecanlanmıştım ve nefes alamayacak gibi hissediyordum. Jungkook arabadan indikten sonra birkaç adım uzaklaşıp tekrar arabaya doğru döndü ve.....................

JK = (bağırarak) çalışmak istemediğini söyleyebilir ve beni yormayabilirdin.

YN = Jungkook gelincem ama çok heyecanlıyım.

JK = Altı üstü babam ile konuşacağız.

YN = (kısık sesle) senin için söylemesi kolay.

JK = Hadi ama Yn, birazdan kök salmaya başlayacam.

YN = Geliyorum ya patlama...

Arabadan indiğim zaman heyecanlandığımı belli etmemek için hızlıca jungkook'un yanına gittim ve 'hadi gitmiyormuyuz' bakışları attım. Jungkook ablamış olacak ki hafif bir gülümsemeyle yürümeye başladı. Adi adımlarla bir sanatçıdan çok bir patron gibi yürüyordu. Jungkook'un yürüme şekli çok hoşuma gittiği için bir süre onun yürüme şeklini taklit ettim. Şirkete girdiğimiz zaman ciddileştim ve beraber asansöre bindik. 23'üncü kata çıkarken biraz sıkılmıştım ve kulaklığımla şarkı dinlemeye başladım. Bir süre sonra jungkook merakına yenik düşüp kulaklığımın birini kendine taktı. İkimizde şarkının ritmine uygun kafamızı
yukarı - aşağı sallarken çoktan 23'üncü kata gelmiştik ve asansörden indik..................

YN = Nereye gidiyoruz? 🤔

JK = Babamın yanına... 😊

YN = Niçin baban? 🤔

JK = İmzaları atmamız lazım. 😏

YN = Hayır! Gelmeyecem! 😠

JK = Neden? Ne oldu ki? 😮

YN = Sen kendini ne sanıyorsun ki? 😠

JK = Yn iyi misin? Ne oldu? 🤔🤔🤔

YN = Jungkook sen ne imzasından söz ediyorsun? 😠🤔😠

JK = Düğün!!! Tövbe tövle... 😄😄😄

YN = S-sen ciddi misin? 😮😮😮

JK = Tabiki hayır. Sadece iş anlaşması imzalayacağız. 😄

YN = N-ne, b-ben özür dilerim 😶...

Jungkook ile beraber tekrar patronun odasına yürümeye başladık. Ben yine utanmıştım ve jungkook yine halime kahkaha atıyordu.

İNSTAGRAM SINIRI =

130 beğeni
50 yorum

KÜÇÜK BİR ÖPÜCÜK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin