• yaralarına çiçekler ekeceğim •

on dokuz

"Jeongguk-ah," diye başlıyordu yazı. Bana her zaman böyle seslenirdi.
"Çocukluğumuz, gençliğimiz hep beraber geçti. Seninle bir sürü ilk yaşadım. İlk kez seninle öpüştüm, ilk kez seninle seviştim, ilk kez seninle yaşadım, ilk kez bir ailem olduğunu hissettim.

Bundan yıllar önceydi, hatırlarsın. Babamın annemi öldürdüğü gece. O gece hakkında kimseye birşey anlatmadım, anlatamadım. O gece size üstüm, saçım-başım dağınık gelme nedenim hızlıca evden kaçmam değildi, yalan söyledim. Babam, annemi öldürdükten sonra bana tecavüz etmişti. Ağzımı, ellerimi bağladığı için bağıramamış ve beni çözdüğü gibi üzerime birşeyler geçirip yanınıza koşmuştum.

Seninle seviştiğim zaman zevk almıştım ve zevki ilk ve son kez orada tatmıştım. Yaşımız çok büyük değildi, on yedi yaş küçükte sayılmıyor değil mi?

Babam kollarımı bağladıktan sonra çırpınmalarıma rağmen ağzımıda bağlamış ve şortumu indirip hiçbir hazırlama olmadan içime girmişti. İçten içe attığım çığlıklarımı sadece ben duymuştum.

Annem gözleri açık şekilde kanlar içinde yerde yatarken, ben onun önünde kocası tarafından beceriliyordum ve bu her bakımdan can yakıyordu. Annemin vücudundaki otuz sekiz bıçak darbesinin hepsini o an hissetmiştim.

İçime boşaldıktan hemen sonra beni bırakmış ve size koşmuştum. Anlatamamıştım sana, benden uzaklaşacağını, iğreneceğini sanmış ve hiçbir şey olmamış gibi hayatıma devam etmiştim.

Senin ailenede minnettarım. Babam hapise atıldığında beni evlat edinmişlerdi. Sizin sayenizde asla yalnız kalmadım ve bu olayı zorlukla atlatabildim.

Yıllar geçtikten sonra bir gün bir barda o adamla yatmıştım, hatırlıyor musun? Sarhoş olduğumuz için ikimizle birileriyle yatmıştık ve o geceden birkaç hafta sonra mide bulantılarım başlamıştı. Hamile olduğumu öğrendiğimde bütün o geceyi geçirdiğim adamı bulmuş, Desung'a hamile olduğumu ve onu aldıracağımı söylemiştim. Beni o günden itibaren ölümle tahdit etmişti. Tamam, ölmek umrumda değildi fakat sizin ölümüzle tehdit etmişti. Korktuğum için polise gidememiş ve surduğu şartları teker teker uygulamaya başlamıştım.

Birincisi, evlenmekti. Bu en kolay şarttı. İkincisi, Desung'u doğurmaktı ve bunuda yerine getirmiştim. Üçüncü ve en zoru ise, ömrümün sonuna kadar onunla evli kalmamdı. Kiminle yattığımız önemli değildi, sadece onunla evli kalacaktım ve eğer boşanma davası açarsam Desung'u alacaktı. Bu şartı unutmuştum ve boşanma davasından sonra o Desung'u aldı. Bu sayede elinde hiçbir boku kalmayan biri oldum. Yalnızdım, yanımda sadece sen vardın. Sana minnettarım.

Neden oradan atladığımı merak ediyorsun değil mi? Neden mutlu gibi görünürken çıkıp çatıdan atladığımı merak ediyor olmalısın. Bunun cevabını verdim Gguk-ah.

Az önce seviştiğimiz için yanımda uyuyorsun ve ben yarın çatıdan atlayacağım için sana bu notu yazıyor.

Oh, bekle. Bu bir not mu sayılıyor yoksa mektup mu?

Sanırım not diyeceğim."