Eve geldiğimizden beri jimin namjoon ile oyunlar,şirket, diğerleri, ve PlayStation hakkında konuşuyorlardı bizde hoseokla mutfakta kahve içiyorduk
Hoseok:"Jungkook annesiyle bayağı tartışmış tek bilet Amerika'ya gitmiş"
Y/N:"neden ki"
Hoseok:"Tae Amerika'ya gidince oda özenmiş... gerizekalı eğitiminden olacak haberi yok Amerika modernmiş özgürmüş güzelmiş falan filan kaçmaya yer arıyor annesi de bayağı baskı yapıyor ona"
Y/N:"Jimin ile dalga geçiyoruz ama o koca ergen Tae sadece okumak için gitti salak ne zannediyor ki eğlenip gezeceğini falan mı "
Hoseok:Dil bildiği de yok ki"
Y/N:"Mal işte bir haftaya kalmaz geri gelir Tae okuyor ona bakamaz"
Namjoon:"Elbette,yakında geri gelecek daha çocuk o da atarlı ergen kook ha??"
Arkamdaki kocaman bedene dönemedim bile boynundaki nefesi engelledi beni
Saçlarımı kokladı birkaç saniye sessizce sonra jimin onun sırtına atlayınca geri çekildi
Jiminle içeri gittiklerinde onlara baktım öylece
Flashback: Jimin namjoon ve sen aile gibisiniz Flashback
O an vardır ya,hani slowmotion (ağır çekim) görürsünüz her şeyi... bende onu yaşadım
Namjoonun koltuk altlarından havaya kaldırdığı jimini ve ikisinin mutluluğunu...
Hoseok:"Zaten bok gibi bir hayat geçiriyorsun biraz git de mutlu ol hadi"
Dediği gibi yaptım onlara katıldım jimin namjoonun sırtındayken ona ulaştım
Namjoon ani bir hareketle jimini ön kucağına alıp benide belimden çekip üçümüzü bir
araya aldı ama hesaba katmamıştı Park jimin
