•1•

527 11 7
                                    

"Kıvılcım" annemin sesi bütün evi inletti,"hadi otobüsü kaçıracaksın"yandan ördüyüm saçımın ucunu toka ile toplayıp sırt çantamı sırtıma alıp bavulumu sürükleyerek odamdan çıktım.Hiç istemediğim bir yolculuğa çıkıyordum.

"Hazırmısın kızım"babam tekli koltuktan kalkıp bana doğru yürüdü

"hazırım baba"sesimden memnuniyetsizlik adeta fışkırıyordu.

Babam bavulumu elimden alıp kapıya yöneldi"hadi o zaman çıkalım"deyip kapıdan dışarıya çıktı.

"Şimdiden özledim"annem gözü dolu dolu kollarını açıp beni sarmaladı.

"Anne duyanda Londra'ya falan gidiyorum sanır"kollarımı annemin beline dolayıp başımı göğüsüne yasladım.Aynı memnuniyetsiz tınıyla anneme cevap yapıştırdım.

Ne yapayım ama bu yaptıkları düpedüz sahtekarlık!Beni kandırdılar!Üniversiteyi kazan seni bir aylığına tek başına tatile göndericez dediler inandım.Gece gündüz durmadan çalıştım.Sırf tek başıma tatile gidicem,istediyim kadar eylenicem,bütün günü sokaklarda dolaşıp fotoğraflar çekicem,alış verişler yapıcam diye zibilyon tane hayaller kurmuştum.

Gönderiyorlar göndermesinede bilin bakalım nereye?Ben Belçika,Paris,İtalya beklerken beni Adanaya gönderiyorlar!Bildiğiniz Adanaya!Şaka gibi!

Annemin adanadan komşularının  kızı hemde eski çocukluk arkadaşı olan Nilgün  teyze ile konuşup bir aylığına beni misafir ede bilirmi diye sorduğunda içimden bildiğim bütün duaları ettim kadının hayır demesi için ama nafile.Kadın 'o ne demek,ne misafiri Kıvılcım benimde kızım sayılır,ona gözümüz gibi bakıcaz hiç merak etme'dediğinde içimden 'Nilgün teyzecim biz seninle hiç bir birimizi görmedik tanımıyoruz ben nerden senin kızın sayıldım acaba "demedende edemedim.

"Amma konuştun ha.Şükür edeceğin yerde söyleniyorsun"annem benden ayrılıp yüzüme ayıplarcasına baktı.Zeytin yağı gibi üste çıkmak buna denir herhalde.

"He çok şükür beni hayatım boyunca gidemeyeceğim hayalini bile kuramacağım bir yere tatile gönderdiğiniz için"asık suratla kapıya taraf yürüyerek söylene söylene konuştum.

"Seni almağa Furkan gelecek"Furkan Nilgün teyzenin oğlu,ondan büyük bir oğlu daha ve ondan küçük ikiz kızlarıda var.

"Hm,tamam"kim gelirse gelsin hiç umrumda değildi.İsterse Obama gelsin beni karşılamağa yinede o şehire bu kadar isteksiz gidecektim.

"Anneni öpmedenmi gideceksin"

Ama bu hiç adaletli değil vicdanıma oynuyorsun kadın!

Dönüp anneme sıkı sıkı sarılıp"her an geri döne bilirim biliyorsun değilmi annecim"

"Ay dönme Allah aşkına bırakta biraz kafa dinleyelim"

E yuh ama!İnsan yalandanda olsa çabuk dön falan der değilmi.Nasılda hemen cevabı yapıştırdı suratıma sanki senelerdir bu anı bekliyormuş gibi.

"Öylemi?bende o zaman hiç geri dönmem" deyip hızlı adımlar ile evden çıktım.

Annem ardımdan şaka yaptığını söyleyip durdu ama geri dönmedim.Tabii ki şaka yaptığını biliyordum sadece ağlayarak ayrılmak istemiyordum.Böyle bir nevi bu fasıldan kaçmış oldum.

Arabanın kapısını açıp yolcu koltuğuna yerleştim.Sırt çantamı çıkarıp arkaya fırlattıktan sonra önüme dönüp kollarımı göğüsümde bağlayıp yüzümü sola taraf çevirdim.Tabii ki babama trip atacaktım ne sandınız.Ama bu tribim babamın ne kadar umrundaydı orası bir muamma.

Babam arabayı  çalıştırıp otogara doğru sür meye başladı.

Bütün yolu Keşke araba bozulsa,keşke aniden fırtına kopsa yada sel gelsede otobüsler ertelensin diye pembe hayaller kurarak ilerledim.

Bütün yolu Keşke araba bozulsa,keşke aniden fırtına kopsa yada sel gelsede otobüsler ertelensin diye pembe hayaller kurarak ilerledim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hiç gitmek istemediği o şehirden geri dönmek bile istemeyeceğinden,o şehire tüm kalbi ile bağlanacağından habersizdi Kıvılcım!

Ateş ile BarutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin