Tanımadığım bir yerde gözlerimi ilk kez açışım oldu...
Bana merhaba diyen tek şey tavandaki lambadan gelen saf ışığın gözlerimi acıtmasıydı... Bilmediğim bir mekan, makineler, kablolar ve deney kapsüllerinin yanında... soğuk havanın çıplak denimi öptüğü bu yerde. Ama hatırladığım tek şey hiçbir şey hissedemiyor olmamdı. Kaybolmuş gibiydim...
Hm..? Gökyüzü ne? Uh, bu cisim çok tuhaf bir şeye benziyor... Sanki sonsuz bir kuyu gibi derin ve boşluk.. Ağaçlar, kuşlar, kediler ve köpekler.. ve insanlar. Hepsinin ortak amacı kendi hayatlarını nefes alarak yaşamaları mıydı?
Peki ben ve abim de Tanrının kendi elleriyle yarattığı bu dünyada ve canlıların yanında yaşayabilir miydik? Güvenli, sevgi dolu bir hayat... Bunu kim istemez ki?
İnsanlar gibi olabilecek miyiz, abi? Bizi de diğer denekler gibi birbirimizden ayırmayacaklar.. öyle değil mi...?
⭐•• 🖤-💜~💜-🖤 ••⭐
Geceyi aydınlatan tek şey beyaz saf bir ışık.
Beyaz saf ay ışığı ağaçların arasından koşuşturan 2 gencin yoluna aydınlık katıyor. Fakat aynı zamanda ikisinin peşinden koşuşturan adamların da öyle.
Turuncu-kızıl rengi arası saçları olan bir oğlan yanındaki kızıl saçlı kıza nefes nefese bir şekilde fısıldadı. "Lilith! Bu taraftan!" Onun kolunu sıkıca tuttu ve onu ağaçların arasına yönlendirdi.
Arkalarındaki silahlarla donatılmış olan bir gurup adam gür bir sesle bağırdı. "Bu taraftan, çabuk olun!"
İkisi de koşarak ağaçların arasına girdi ve arkalarına bakmadan koşmaya devam etti. Lilith'in kalbi çok hızlı bir tempoda kan pompalıyordu, neredeyse kulaklarında kendi kalp atışını hissedebiliyordu. Koşmaktan nefes nefese kalmıştı ve boğazının derinlerinde bir acı hissediyordu.
Lilith öksürmeye başladı. Öksürerek abisine doğru konuştu... "Çok yoruldum, abi..."
Oğlan, küçük kız kardeşine baktı. "Az kaldı, Lilith..." Daha sonra kız kardeşinin sırtına elini koydu ve onun koşmasına destek verdi. Yumuşak ve güven verici bir sesle kız kardeşine fısıldadı. "Onlarla ilgileneceğim. Güven bana, sadece koş ve arkana bakma."
Lilith endişelendi. Üzgün bir şekilde abisine baktı. "Hayır gitme... Ölmeni istemiyorum... Onların silahları var seni öldürebilirler. Beni bırakma..."
Lilith abisinin elini sırtından çektiğini hissetti. Arkasına bakmaya korkuyordu. Abisinin her ne yaptığını bilmiyordu. Göreceği manzaradan korkuyordu... Daha sonra ormanı dolduran silah sesleri duydu. Silahlı adamların bağırışlarını ve silahlarını sıktıklarını duydu. Her mermiyi...
Kargalar ağaçların tepesinden öterek gökyüzünde kaçışmaya başladı.
"Yakalayın şu veledi!"
"Kaçıyor!"
"Öldürün onu!"
...
Lilith ormanlık alandan epeyce uzaklaşarak koşuyordu. Sonra ayağı taşa takıldı. Tam düşecekken dengesini korudu ve tekrardan koşmaya devam etti. Nefes nefeseydi ve dudakları titriyordu. Kalp atışları göğsünde çok hızlı atıyordu.
Koşmaya devam etti. Daha sonra okyanusa bakan fazla yükseklikte olmayan bir uçuruma yaklaştı. Diğer tarafta olan ağaçların yanına gitti. Ağacın altına çöktü ve öksürmeye baktı. Boğazının içi acıyordu ve sırtı oldukça terlemişti. Daha sonra kolunu kaldırdı ve koluyla alnındaki teri sildi. Çimenlerin üzerinde hareket ederek sırtını ağacın sert kabuklu gövdesine yasladı. Yüreğinde hissettiği tek bir duygu vardı; korku. Az önce olanları düşünmeye başladı...
Gözlerinden yaşlar dolmaya başladı. Dudakları titriyor ve sessizce hıçkırarak ağşalamaya başladı. Tüm bu olanlardan korkuyordu. Ellerini kaldırıp saç köklerini sıktı. Gözlerini kapatıp mırıldanarak konuştu...
"Dayanamıyorum... Neden her şey böyle olmak zorunda...? Neden hiçbir zaman mutlu değiliz? Abiciğim..."
Abisinin güçlü bir yetenek kullanıcısı olduğunun oldukça farkındaydı. Sonuçta yer çekimini kontrol edebiliyordu. Fakat Lilith kendi yeteneklerini kullanamadığı için abisine büyük bir yük oluyormuş gibi hissetmeden edemiyordu. Yeteneklerini kullanamadığı için abisinin kendisi yüzünden ölmesinden fazlasıyla korkuyordu.
"Geri dön... Çok korkuyorum..."
Çocuk yere kafasını yavaşça eğdi ve saç diplerini hafifçe sıktı. Abisi ona koşmasını istemişti peki şimdi? O hâlâ geri dönmemişti...
-------
Sonunda yazdım... Bu arada kitabımdaki karakterin adı artık Marissa değil Lilith. Aslında Luna diye yazasım gelmişti fakat sonra yine değiştirdim taslakta. Lilith yaptım... Eğer bir yerde Luna yazıyorsa lütfen yorum yapıp belirtin arkadaşlar. Gözümden kaçmış olabilir. Umarım bu konuyu beğenirsiniz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑺𝒆𝒗𝒈𝒊𝒍𝒊 𝑲𝒖̈𝒄̧𝒖̈𝒌 𝑲𝜾𝒛 𝑲𝒂𝒓𝒅𝒆𝒔̧𝒊𝒎 - Bungō Stray Dogs
FanfictionTanımadığım bir yerde gözlerimi ilk kez açışım oldu... Bana merhaba diyen tek şey tavandaki lambadan gelen saf ışığın gözlerimi acıtmasıydı... Bilmediğim bir mekan, makineler, kablolar ve deney kapsüllerinin yanında... soğuk havanın çıplak denimi öp...