MEKTUP

21 3 2
                                    


"Ucunda ışık görünmeyen karanlık bir tünele benzeyen umutsuz aşkımı karşılıksız bırakan sevgilim, büyülü gözlerinle zalim avcının masum bir ceylan yavrusunu avlaması gibi avladı beni, kara sevda okunu aşka susamış kalbinin tam ortasına paslı bir hançer gibi saplandı.

Yeryüzünde kırmızı güller yaralı kalbimden damlayan kan yerine geçer.

Gittiğin günden beri yanılık ateşi yüreğimi öyle yakıyor ki, sensizliğimden güç alan, anılarımdan beslenen bu harlı ateşin kapkara dumanları göklere yükseliyor, insanlar bakıyor da onları bulut sanıyorlar.

Şu yağan yağmurlar benim perişan, hüzün dolu, acılı halimi gören meleklerin döktükleri gözyaşlarından başka bir şey değildir... "

-Fatime?

-Efendim,

-kanka ne yazıyorsun?

-kanka senden habersiz bir şey yaptım!

- "ne yapmış olabirisin?" derken içimde bir ürperti oldu çünkü asla benden habersiz bir şey yapmazdı.

-şey, senden habersiz Ozan'a teklif verdim ya kusura bakma.

-ya kanka bende korktum bir şey oldu sandım sıkıntı yok anlat neler oldu?

- "anlatıyım" dedi ve hüzünlü bir şekilde anlatmaya başladı:

-bak kanka coğrafya sınavı vardı işte  ben çıktım ardımdan o da çıktı. Dışarı beraber yürüdük ve ona şöyle dedim;

-benimle sevgili olsana?

- "hayır ben başkasından hoşlanıyorum." Dedi bana.

İnanabiliyor musun bana hayır dedi.

-kanka kimden hoşlandığını söylemedi mi? Derhal o kızı yok edelim.

-Söyledi kanka bizim sınıftanmış. Ama kim olduğunu bilmiyorum. Hem belki sensin çünkü baksana sınıfta insan gibi güzel kız yok.

-doğru, bilmiyorum ya boş ver bir sürü erkek kaynıyor okul sonuçta dimi?

-evet doğru neyse işte öyle o yazıyı Ozan'a yazdım aşk mektubu gibi bir şey.

-hmm anladım tamam hadi git koy masasına sonra kantine inelim çol acıktım ben.

- "tamam yürü hadi." Dedi ve kantine gittik.

Aklımda hala Enes'in ismi gidip geliyordu merdivenlerdenerken kendi kendime keşke o burdayken daha düzgün davransaydım diyordum. "Neyse ya unuttum gitti."

Bir şey mi dedin Merve?

Hemen derin düşünelerimden ayrıldım ve konuşanın kim olduğunu anlamaya çalıştım.

- "Aa, merhaba Yusuf." Yusuf bizim serviste olan dertli çocuk çok severim onu. "Arkadaş olarak."

-merhaba Merve naber?

-iyi teşekkürler senden ne haber?

-bende iyi sağol, galiba bir şeyler konuşuyordun kendi kendine,

- "He evet biliyor musun özlediğim var." dedim ona,

-anlıyorum çünkü bende çok birini özlüyorum ama kavuşamıyorum.

-aynen ben de öyle benim  ki uzaklara gitti gelmeme şartı ile.

Fatime;

-Merve gel hadi seni bekliyorum.

- "Tamam, geliyorum." dedim ve Yusuf'un yanından ayrıldım görüşürüz diyerek.

BATAN GEMİLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin