[1]

5.3K 215 209
                                    

Merhabalar efenim. Evli vmin ficine hepiniz hoş geldiniz!

Başlamadan önce kısa bir uyarı vermek istiyorum. Kore'deki evliliklerde kadın bile soyadını değiştirmiyor arkadaşlar o yüzden okurken neden soyadları farklı diye sormayın. Evliler ama Park Jimin ve Kim Taehyung olarak kaldılar.

Yorum gelmediği sürece diğer bölümü atmayı düşünmüyorum bu arada garibanı sevindirin ya. Neyse çok konuştum keyifli okumalar~~

Orta büyüklükteki dolabımdan öğrenciler hakkında not aldığım dosyalarımı ve ders kitaplarımı alıp işim olmayan eşyalarımı  geri koyduktan sonra kapatıp kilitledim. Küçük anahtarı da yanımdan ayırmadığım çantamın ön gözüne koydum. Dersin başlamasına birkaç dakika daha vardı ama erkenden hazır olmayı her zaman severdim. Sonradan işlerimi aceleyle halletmektense beklemek her zaman daha iyiydi. Kalan süremi kitap okuyarak değerlendirmek istediğim için bana ait olan masanın sandalyesini çekip oturdum. Kitabımda kaldığım sayfayı açtıp içindeki ayracı masaya bıraktığımda daha başlayamadan onu da kenara bıraktım gelen sesle.

''Taehyung!'' demişti gelen meslektaşım aynı zamanda da bu okuldaki yakın arkadaşım olan Jeongguk. Başımı ona doğru çevirdikten sonra ''Efendim Jeongguk?'' dedim.

Yanında duran adamı işaret etti. ''Bu beyefendi okulumuzun yeni coğrafya öğretmeni Jung Hoseok.'' diye takdim etti. Ayağa kalktıktan sonra eğilerek yeni arkadaşımızı selamladım, o da beni selamladı. Gülümsedim.

 ''Kim Taehyung, bu okulun edebiyat öğretmeniyim. Tanıştığımıza memnun oldum.'' Kendimi tanıttım. 

''Ben de öyle.'' dedikten sonra elimdeki kitapları görünce ''Dersiniz var sanırım?'' diye sormuştu.

 ''Evet.'' diye kısaca cevapladım. ''Benim dersim yok. Sizi tutmayayım o zaman. Başka bir gün öğle yemeğinde tekrar konuşuruz belki. İyi günler Bay Kim ve Bay Jeon.'' O diyene kadar ders saatinin geldiğini fark bile etmemiştim. Kibarlıktan tabi yeriz, diye kırıldanmıştım ama duydu mu emin değildim. Biz de iyi günler diledikten sonra kısa bir süre Jeongguk'u bekledim kitaplarını alıp yanıma gelmesi için. Beraber sınıfların olduğu yere yürümeye başladık. Adımlarımız birbirini takip ediyordu. Benim soru soracağımı anladığında buna fırsat vermeden önce o konuştu.

''Bay Kim özellikle rica etti ama ne için olduğunu söylemedi. Diğer öğretmenlerle de iyi anlaşmasını istiyormuş. Size güveniyorum falan diye geveledi bir şeyler ama pek bir şey anlamadım.'' Bay Kim diye bahsettiği kişi okulumuzun müdürüydü. 

''Samimi birisine benziyor, umalım ki gerçekten öyle biri olsun.''

''Umarım. Öğretmenler odasına gelene kadar biraz konuştuk. Bundan önce çalıştığı okuldan olaylı ayrılmış sanırım. Biraz çekingen duruyordu. Pek konuşma taraftarı değildi.''

''Zaman geçirdikçe tanışırız.'' dedim ben de. Bunlar ancak arkadaş olursak öğrenebileceğimiz şeylerdi, dedikodusu çıkmadığı sürece. 

Dersimin olduğu sınıfın önüne geldiğimizde ikimiz de yürümeyi kestik. Görüşürüz deyip içeri gireceğim sırada koluma dokunup bunu engelledi. ''Taehyung,'' diyerek adımı zikretti ama devamını getirmedi. Ne diyeceğini bilemiyor gibiydi. Sabırla bekledim onu. ''Hâlledebildiniz mi?'' diye ağzını baklayı sonunda çıkardı. 

Bir süre sessiz kaldım.

''Hayır.'' dedim konuştuğumda. ''Hâlâ belgelerle uğraşıyoruz.''

''Üzülme demeyeceğim çünkü bir işe yaramayacağını biliyorum ama... Sen de yine bunun için çalış, olur mu? Siz mutlu olmayı hak ediyorsunuz ve olacaksınız.''

soulmate | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin