soulmate | vmin

[special: 1]

Neredeyse altı ay sonra, hepinize merhaba! Umarım okuyan ve özel bölümü bekleyen vardır. Büyük bir istekle yazdım bu bölümü sizin de öyle okumanızı isterim. Duygularınızı, düşüncelerinizi yazmayı unutmayın sakın. Bir de yıldıza basarsanız mükemmel olur<3 Tahminen iki özel bölüm daha gelir biri vmin biri yoonkook olmak üzere ama bakalım, hayırlısı

Keyifli okumalar~~

Jimin

''Taehyung, hâlâ hazır değil mi?'' diye mutfakta olan eşime seslendim ses tonumu bir tık yükselterek. 

''Az kaldı!'' diyerek cevap verdi o da bağırarak. 

Kucağımda huysuzlanan bebeğimi kollarımın arasında hareket ettirerek daha rahat durmasını sağladım. Küçücük olan ellerinden birini omzuma koymuş yapabildiği kadar sıkarken diğer elini ağzına almış, muhtemelen diş etlerini kaşımaya çalışıyordu. Altı aydan beri bizimle olan oğlumuz sekiz aylık olmuştu bile ve sanırsam diş çıkaracaktı. Diş etleri kaşındığı için eli olmasa da ağzına alacak bir şeyleri mutlaka buluyordu evde. Boş bulduğu her fırsatta küçük bir gezinti yapıyor ve onu bulduğumuzda çoktan elinde bir şeyler olmuş oluyordu. Şimdi ise, iki saat önce yemesine rağmen beyefendi tekrardan acıktığından huysuzdu ve babasının ona mamasını getirmesini bekliyordu. 

''Tamam aşkım, baban sütünü ısıtıyor bak, birazdan içeceksin.'' dedim sakince, bir yandan da sırtında duran elimle orayı okşuyordum. Tabi ki de beni takmamış, huysuz mırıltılar çıkarmaya devam etmişti. Gıdıklandığını bildiğim için dudaklarımı mis gibi kokan boynuna bastırdım ve orayı birkaç kere öptüm. Beklediğim gibi de olmuştu. Çığlık atar gibi gülerek omzumdaki elini saçlarıma götürdü ve küçük parmaklarına tutamları dolayarak çekti. Ufak tefek bedeninin aksine gücü oldukça yerindeydi ki, saçımı kurtarmam gerçekten zor olmuştu. Güldüğü sürece bütün saçımı da feda edebilirdim. Yeter ki o mutlu olsundu. Sonunda avuçlarını açıp saç tellerimi arasından çıkarabildiğimde elini kendi elimin arasında aldım ve bu sefer avuç içine öpücüklerimden biri kondurdum. Bundan hoşlanmamış olacak ki elini kurtarmak için kolunu, ve bu yüzden gövdesini de, geriye doğru çekerken düşmemesi için daha fazla zorlamamaya karar vererek serbest bıraktım. Bu sırada evimizin diğer babası da salona girmişti. 

''Bensiz mi eğleniyorsunuz? Çok kırıldım.'' dedi sevgilim elinde içi ılık süt dolu biberonla yanımıza gelirken. 

''Ne yapalım, görevimiz küçük beyi eğlendirmek. '' dedim ben de, hemen yanımda duran kocamın yanağını sulu sulu öptüm. Sonra devam ettim. ''Diş patlatacak gibi o yüzden huysuzlanıyor.'' Bir yandan da oğlumun sırtını okşuyordum.

Biberonu orta sehpaya bıraktıktan sonra kollarını kucağımdaki Taemin'e uzattı kendi kucağına almak için. Babasını gören oğlum yüzünde gülücükler açarken benim yüzüme bakmadan onun kollarına gitti. Birileri beni daha çok sevdiğini söylese de asıl dışlanan bendim yahu. Pabucum dama atılmıştı hemen. Taehyung'un elleri benimkilerin aksine büyük olduğundan Taemin'i tek eliyle tutarken diğer eliyle gıdıklayabiliyordu. Bebeğimiz bununla birlikte huysuzluğunu tamamen unutmuş ve kahkahalarının neredeyse tüm evde duyulmasını sağlamış, babasıyla olan oyununa dalmıştı. Taehyung gıdıklamak için parmaklarını hareket ettirdiğinde gülerek kaçıyor, bir yandan da devam etmesini istiyordu. Bu küçük ama eğlenceli oyunlarını birkaç dakika sonra bitirmek durumunda kalmıştım sütün yavaştan soğuduğunu fark edince. Hasta edecek değildi ama benim içim rahat etmezdi. Sıcak sıcak içsindi. İkili sakinleşerek koltuğa oturduğunda ben de elimde biberonla hemen eşimin yanına oturmuş ve elimdekini meleğimin ağzına uzatmıştım içebilmesi için. Başta öyle kalsa da ne kadar hevesliyse içmeye biberonu iki eliyle kavramış ve kendi başına içmek istediğini belli etmişti. Büyüdüğünü ve yapabilecek duruma geldiğini göz önünde bulundurarak buna izin vermiştim. Sütü hemen ağzına alabilmek için nefes dahi almadan içine çekiyordu biberonun ucunu. Dışarıdan bizi tanımayan herhangi biri görse kesinlikle onu aç bıraktığımızı düşünürdü. Halbuki iştahlı bir bebekti sadece, kısa sürede acıkabilecek kadar hem de. Aşırıya kaçmadığı sürece iştahsız olmasından iyidir diyerek sorun görmüyordum. İki babası olarak bu hallerini keyifle, biraz da duygusal bir şekilde izledik.