İSTANBUL

62 0 0
                                    

Bu yaz gercekten büyük bir olay yaşamıştım. Hayatımın dönüm noktası olan olay tam olarak 7 Haziran günü oldu. Babamın genel müdürü olduğu Arsel Holdingin İstanbul şubesi babamın bir ihalede gösterdiği başarıdan dolayı babamın hem rütbesini yükseltti hem de İstanbuldaki holdingin başına geçmesini sağladı. Antalyadaki yaşamımız çok da iyi olmasada lüks bir evimiz ve arabamız vardı. Özel okuldayım ama çok iyi olmaması nedeniyle Antalyadaki okullardan düşük. Bugün 9 Haziran. Yarın gece yola çıkıyoruz. Daha iyi bir yaşam için, daha iyi bir gelecegim olması için buradaki arkadaşlarımdan, okulumdan ayrılmam gerekiyor. Bavulumu hazırladım ve odamdaki son gecemi huzurlu geçirmek istiyordum. Yatağıma uzandım ve tavanı incelemeye başladım. 17 yıldır bu tavanla mutluluklarımı hüzünlerimi, dertlerimi paylaşmıştım. Evet ben tavanla dertleştim ama arkadaşsız kaldığım dönemlerde hep odamın tavanıyla ya da oyuncak ayım Bob ile dertleştim. Şimdi doğup büyüdüğüm bu odadan bu evden ayrılmak zor olacaktı. Aklımdaki düşüncelerle uykuya daldım.

**

Havaalanına geldiğimizde derin bir nefes aldım. Bir daha dönmemek üzere ayrılıyordum doğup büyüdüğüm yerden. İçimde bir burukluk oluştu. Yeni bir hayata başlamak zor olacak gibiydi. Bavulumu sürükleyerek ailemle beraber havaalanına girdik. Pasapotumu gösterip, uçaktaki yerime oturmam ışık hızında geçmişti sanki. koltuğuma oturduğumda, kulaklığımı taktım ve İstanbula varana dek müzik dinledim.

Sabiha Gökçen Havaalanına iniş yaptığımızı bildiren hostes sesini duyduğumda gözlerimi açtım. Uyumuştum ve kulaklığım kulağımdan çıkmıştı. Toparlandım ve yerimden kalktım. Babam çıkış işlemlerimizi yaptı ve bizi dışarıda şirketin bir arabasının beklediğini söyledi. Dışarıda bir şöförle araba bekliyormuş. Yeni evminiz çok büyükmüş ve içinde eşya varmış bu yüzden sadece bize lazım olan bir kaç eşyayı ve giyecek kıyafetlerimizi aldık. Bavulumu çekiştire çekiştire arabaya bindim. Şöför bavullarımızı arabanın bagajına koydu ve yola koyulduk. Değişik hissediyordum. Burası bilmediğim bir yerdi. Ailemin yanımda olmasını şans olarak sayıyordum. İstanbul trafiğini duymuştum ama hiç yaşamamıştım. Yarım saat sonra evimize geldiğimizde bunu yaşamış oldum. Çok yorgundum. Hemen odama çıkmak istiyordum. Evimize geldiğimizde kapıyı çaldı babam. Evet anahtar yoktu ve muhtemelen evde başka birileri de vardı. Kapıyı açan kadın benden biraz kısa, orta yaşlarda ve güler yüzlüydü. Ayrıca kıyafeti de tam hizmetçi tanımına uyan siyah bir elbiseydi. Bize gülümseyerek "Hoş geldiniz. Ben Ebru. Sizin yardımcınızım." dedi ve yan tarafa çekildi. İçeri girdiğimizde gerçekten şok olmuş bir vaziyette ağzımı beş metre açtım. Çünkü hayatımda ilk defa bu kadar büyük bir salon görüyordum. Ayrıca evin ikinci katı da vardı. Tamam Antalyadaki evimizde büyüktü ama bir ikinci katı yoktu. Ayrıca buraya büyük demek az kalır. Burası devasa bir yerdi. Kaybolmazdım umarım. Bavullarımız çoktan evin içindeydi. Gözlerimle evi baştan aşağı süzerken Annem adının Ebru olduğunu öğrendiğimiz bayana teşekkür etti. Kendini ve babamla beni tanıştırdıktan sonra da bana dönüp "Nil yorulmuşsundur Ebru teyzen sana odanı göstersin. Git dinlen." Dedi ve alnıma öpücük kondurup evi incelemek için döndü. Bende Ebru teyzeyle ikinci kata çıktım. Ebru teyze "Hangisini isteyeceğini bilemediğim için odalara pek dokunamadım ama sana odaları gezdireyim sen beğen." dedi. Başımı sallayıp onayladım. İlk odaya girdiğimizde Toz pembe ve pastel mavi tonlarında döşenmişti gerçekten çok tatlı bir odaydı. Küçük bir balkonu vardı. Yatak büyüktü ve yatağın karşısında çalışma masası ve bilgisayar vardı. Burayı çok sevmiştim. Bundan ayrı iki oda daha vardı ve ben çok yorgun olduğum için Ebru teyzeye dönüp "Burası gerçekten çok güzel. Çok yorgunum burayı beğendim. Diğerlerine bakmasamda olur." Dedim içten bir gülümsemeyle. Başını tamam anlamında sallayıp aynı şekilde gülümsedi ve odadan çıktı. Gerçekten bu yolculuk beni yormuştu. Uçakta da uyumama rağmen şuan bitkin hissediyordum. yatağıma uzandım. Yumuşacıktı. Sırt çantamdan Bob'u çıkarıp ona sarıldım. Bir kaç dakika sonrasında da uykunun kollarına kendimi bıraktım.

**Bu hikaye tamamen can sıkıntısından oluşturulmuş bir hikayedir. Hiç bir şekilde vote veya yorum için yazmıyorum. Bunaldığım zamanlarda kendime gelmek için yazacağım. Beğenip beğenmemenizi umursamıyorum. Multimedia'da Nil var.**

Dönüm NoktasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin