SAMPDORİA GÜNCELERİ

Yeni Bir Ev

Sampdoria Krallığı'nın
yetimhanelerinden birinde olan Eliot keşfettiği oyuğunda hiç tanımadığı babasını düşünüyordu.Şövalye olduğu söylenilen babası hakkında Kahramanlık hikayeleri yazıyordu. Bu Düşünceler yetimhaneden sorumlu olan Leydi Merry'nin ona seslenmesiyle Yarıda kesildi. Leydi'nin ses tonu herzamanki gibi sessiz değil tam tersine heyecan doluydu."yine bir bakıcı aile " diye düşündü Eliot . Oyuğundan sakin bir şekilde çıkarak Leydi Merry 'nin çalışma odasına yöneldi , kapıda derin bir nefes aldı ve kapıyı tıklayarak içeri girdi. Ama o da neydi ? Karşısında gördüğü kişi , onu evlatlık almaya gelen kişi Sampdoria Krallığı'nın eyaletlerinden biri olan Drokan Lordu Eriksendi ve ona gülümsüyordu. Eliot'un heyecandan dizlerinin bağı çözülmüştü ama belli etmiyordu çünkü heyecanını kontrol edebilen bir çocuktu o. Lord yavasça ayağa kalktı ve ona doğru yürümeye başladı . Eğildi ve Eliot'a "merhaba genç adam " dedi. Eliot ne diyeceğini bilemedi ve Lord'un o nazik sesi bir kez daha duyuldu "benimle birlikte gelmek istermisin ?"dedi. Eliot sadece " evet efendim " diyebildi. Lord doğruldu Leydi Merry e gülümsedi ve " haydi bakalım yolumuz uzun , Görüşürüz Merry " dedi. Dışarı çıktıklarında Eliot camdan bakan birkaç Hüzünlü yüz Gördü . Gitmek üzereyken arkasından gelen sesle irkildi " Eliot bana veda etmedenmi gidiyorsun dostum ?" . Bu en yakın Arkadaşı Panth ' dı . Ona sarıldı ve kendisini bekleyen kocaman , atlı arabaya doğru yürüdü . Yol boyunca Lord la konuştular ama bilmedikleri bir şey vardı . Sürgün edilmiş eski lord Syron un ordularından bir yaratık ağaçların arasından onları takip ediyordu . Bir müddet daha izledikten sonra hızlanarak grubuna mesaj iletmek Amacıyla onları geçti . Vakit gece yarısına geliyordu. Eliot , atlarıyla onları izleyen korumaların çığlıklarıyla uyandı . Wargaş adı verilen gorile benzeyen Yaratıkların adamları öldürdüklerini ve arabaya doğru geldiklerini gördü. Lord Erikson un arabadan inmekte Olduğunu fark etti . Çevik bir hareketle Lord u kolundan Çekerek içeri soktu ve kapıyı kilitledi. Aslında Lord un savaş yetenekleri herkesin ağzındaydı ama bu Tür Yaratıkların karşısında fazla dayanamayacağının farkındaydı . Eliot Gözlerini kapadı ve olacakları beklemeye başladı. Tahtaların kopan sesini ve suratının dibindeki yaratığın hırıltılı nefesini duyuyordu. Yaratık elini havaya kaldırmıştıki bir Çığlık ve vınlama sesleri duyuldu . Gözlerini açtığında ona saldırmak üzere olan yaratığın Kafasında kara tüylü bir ok gördü. Lord un gizemli bir yabancıyla konuştuğunu fark etti . Kimdi bu yabancı ? Lord birkaç kez adamın adını telafuz etti . Bu adamın adı Leonard ' dı . Birden ismin tanıdık geldiğini anladı. Leonard ın üstünde siyah yeşil bir pelerin ve kara bir kolye vardı . Bu adam Gölge birliğindendi ve Gölge Birliğinin en iyi savaşçısıydı.İnsanlar bu birlik hakkında pekde iyi Şeyler anlatmıyordu . Bazılarına göre Cadı bazılarına göre isi kara büyüyle uğraşan lanetlenmiş adamlardı . Ama Eriksen Hiçte öyle düşünmüyor gibiydi. Adamla gülerek Konuşuyor hatta bazı yerlerde koluna vurarak onunla dalga geçiyordu. Birden gizemli adam ona baktı ve yürümeye başladı . "Merhaba dostum ben Leonard ve sende Eliot olmalısın " dedi ve ona gülümsedi . Eliot hiçbirşey anlamamıştı bu daha önce hiç tanışmadığı adam ismini nerden biliyordu peki ya Erikson neden ona sırıtıyordu . Içinden bir ses bu soruların cevabını yakında alacağını söyledi ve Öylede oldu. Leonard " tanışmış olduk yeni çırağım " dedi . Eliot şaşırmıştı , sadece " evet efendim ." Diyebildi. Leonard " haydi öyleyse devam edelim , yolumuz uzun " dedi. Ötekilerde ona katıldıklarını belli edercesine başlarını salladılar . Iki günlük uzun bir yolculuğun ardından Drokan kalesinin surları önlerinde yükseliyordu . Eliot un içini yeni bir eve geldiği için bir heyecan sardı . Yoksa yeni evi burası değilde Üstadı Leonard ın karanlık orman içindeki evimiydi ? Bunu çok yakında öğrenecekti...