Sharp ☾ soyeon + bobby ✔

0.4

Soyeon derin bir iç çekerek evine giriş yapmıştı. Tüm yorgunluğunu atmak ve rahat bir uyku çekmek için odasına bakan merdivenlere döndü ancak annesinin çağırışı ile durup başını çevirdi. "Efendim?"
Bayan Jeon iç çekti. "Bu saate kadar neredeydin?"

Soyeon kendini savunmak için -daha doğrusu yalan söylemek için- ağzını açmıştı ki annesi erken davrandı. "O çocuğun ucuz barındaydın değil mi?"
Soyeon iç çekti. "Bak anne orayı çok küçüm-"

"Bana onu savunma Soyeon! Daha kim olduğunu bilmediğin birinin işine neden bu kadar güveniyorsun?"
Soyeon iç çekti. "Çünkü o kırgın biri. Dünyaya kırgın ve bu dünyadaki en zararsız insanlar kalbi kırık insanlar anne, en zararlıları ise her şeşi maddiyata bağlayanlar."
Bayan Jeon tek kaşını kaldırdı. "Ne demeye çalışıyorsun?"
Soyeon omuz silkti, hiçbir laf çarpıtmamış gibi. "Hiçbir şey?"

Bayan Jeon eliyle merdivenleri işaret etti. "Çabuk bavulunu topla ve git buradan Soyeon. Benim daha reşit olmadığı halde bar köşelerinde gezecek bir kızım yok."
Soyeon inanamadığı için güldü. "Gerçekten mi?"
Bayan Jeon kafa salladı. "Aynen öyle. Şimdi odana çık ve bavulunu topla."
...

Soyeon üst geçitin korkuluklarına asılıp geriye doğru eğildi. "İşte böyle oldu her şey başkanım. Ama ben annem gibi değilim, size güveniyorum."
Soyeon kocaman gülümseme ve umut dolu bakışlarıyla Jiwon'a bakarken Jiwon ilk kez sıcacık bir gülümseme sunmuştu Soyeon'a. "Ben de güvenmeli miyim?"

Soyeon yüzünü ekşiltti. "Aptal mısınız başkanım, insan işine neden güvenmesin?"

Jiwon tek kaşını kaldırdı. "Onları geç de, sen nerede kalacaksın?"
Soyeon omuz silkti. "Bilmem. Muhtemelen Geunsoo'dan borç alıp bu geceyi otelde geçiririm."
Jiwon söyleyeceği teklifi söylemeden önce bir müddet söyledi. "Yanlış anlama ama bir gece benim evimde konaklayabilirsin. Ama sakın yanl-"

"Anladım anladım." Soyeon'un sözü ile önüne ciddiyetle döndü Jiwon. "Peki başkanım. Gidelim ve bana sabahlara kadar kendi hayat hikayenizi anlatın lütfen. Olur mu?"
Jiwon kaşlarını kaldırdı. "Benim hayat hikayemi neden soruyorsun ki?"

Soyeon iç çekti. "Çünkü o gün karakolda o deli herifle konuştuklarınız, benim gözlerimi çok az açtı. Hırslanmak için sizin yaşadıklarınızı bilmem gerek."