Galiba kendini tutamamasını görmek için uğraşıcaktım.
Hürkan: anlamadım?
Dedim yüzündeki ellerinin üstüne ellerimi koyup. Sonra elini öptüm.
Ömer'in suratında daha önce gördüklerimden farklı bir gülümseme olmuştu. Doğru yolda mıydım?
Hürkan: bir şey demiyicek misin?
Bu sefer kafamı tekrar omzuna koymuştum. Ömer'in gülümsemeyi bıraktığını gördüm. Sonra kafamı biraz ittirip ayağı kalktı.
Ömer: ben gidiyorum
Hürkan: hani burda kalıcaktın
Ömer: başka sefere
Dedi ve başka hiç bir şey demeden çıktı. Neyi yanlış yaptım? Sabaha kadar durmadan bunu düşünücektim. Normalde sigara içmezdim ama bir tane yakmıştım.
Porçay'dan
•-• ilk kez porçayın düşünceleri •-•
Ne yapıyorum ben? Hürkan'a kendimi daha çok tutamıyıcam demiştim. Şimdi kesin ona aşık olduğumu anladı. 1 yıl boyunca ona olan aşkımı saklamıştım ama ona erkeklerden hoşlandığımı söylediğimden beri kendimi sadece ele verdim. Daha Hürkan'ın hislerini bilmeden ona hiç bir şey söylemem lazım. Çok korktum... O an kalp atışlarımı duyucak diye. Bilerek yapıyordu. Umarım bunlar oyun değildir. Eğer oyun değilse Hürkan'da benden hoşlanıyor olabilir.
Eve doğru yürürken mertden mesaj geldi. "Kanka senin bilekliğin Emre'nin montundan çıktı". O bileklik benim için değerliydi o yüzden "sizin evin oralardayım müsaitseniz almaya geliyim mi?" yazmıştım. Mert'de olur diyince onlara doğru yürümeye başladım. 15 dakika yürümenin ardından vardım ve kapılarını çaldım
Emre: vay kardeşim hoş geldin, geçsene içeri
Ömer: yok hiç geçmeyim içeri ya
Mert: olur mu öyle saat geç oldu gel bizle takıl bu gece
Ömer: ya ne olucak eve 30 dakika burdan zaten
Emre: Ömer inatlaşma işte gel
Çok zorladıkları için girmiştim. Sohbet ettik biraz. Benim kafam zaten gerektiği kadar güzel olduğu için bir şey içmedim. Gitar çaldık, video fikirleri hakkında konuştuk ve daha daha. Sonra Mert'in isteği üzerine taşlık bir yere gittik. Bağıra bağıra şarkı söyledik. Bir tane video çekiğ hikayeme attım.ve böyle böyle saat sabah 6'ya gelmişti sohbetimiz ve eğlencemiz bittiğinde.
Ömer: artık gidiyim ben ya
Mert: tamam kanka ben seni bırakıyım evine
O sırada Hürkan
Dün uyuyamamıştım. Sıkıldım ve instagramda gezinmeye karar verdim. Bekle Porçay hikaye mi atmış? Hikayeyi görmemle sinirlenmem bir oldu. Beni bıraktı ve Mert'le Emre'nin yanına mı gitti. Tamam Mert'i seviyorum ama o kadar çok kıskanıyorum ki bazen cidden sinirleniyorum. Elime telefonu aldım ve aklımdan geçen her şeyi kendisine yazıdm.
Mert'le müzik dinleyerek gidiyorduk. Ayakkabımı bağlıyordum bende. Telefonum çaldı.
Mert: ömer telefonun çalıyor
Eğilmiş olduğum için bakamıyordum
Ömer: kim?
Mert: hürkan
Ömer: tamam meşgule at.
Şu an telefonu açamazdım. Özellikle yanımda Mert varken. Bayaca mesaj sesleri geldi
Ömer: hürkan mı mesaj yazan
Mert: evet okumamı ister misin?
Ömer: olabilir
Dur ne? Hayır hayır. Ya hürkan kötü şeyler dediyse
Ömer: ya da...
Mert: beni bırakıp Mert'in yanına mı gittin cidden, selam söyle onlara özellikle Mert'e yazmış.
Tamda tahmin ettiğim gibi olmuş. Şu an Hürkan'ın beni kıskanmasına sevinemiyorum bile.
Mert: bana mı sinirli?
Ve işte zamanı gelmişti. Bu gün bir arkadaşıma daha bunu itiraf edicektim.
Ömer: yok kanka dün Hürkan'ın evinden kendi evime geçerken mesaj attın öyle geldim size ona sinirlenmiş.
Mert: Emre niye dememiş?
Nefes alış-verişimi düzenledim ve konuşmaya başladım.
Ömer: şimdi sözümü hiç kesmeden dinle
Bu sırada benim evime varmıştık. Mert park edip beni dinlemeye başladı.
Ömer: hani biz toplu buluşunca ben genelde seninle takılıyorum ya
Mert: onu mu kıskandı?
İyi ki bi sözümü kesme dedik di mi?
Ömer: hayır, bak şöyle ki ben erkeklerden hoşlanıyorum seninlede çok takıldığım için senden hoşlandığımı düşünüyor.
Tek nefeste söylemiştim hepsini. Mert'in tepkisini merak ediyordum baya.
Mert: erkeklerden mi?
Evet anlamında kafamı sallamıştım
Mert: bunu Hürkan biliyor ve biz bilmiyor muyuz?
Ömer: şey o da yeni öğrendi
Mert: niye söylemedin bize
Ömer: ne tepki verirsiniz bilmiyordum.
Mert: sen bizim her türlü yakın arkadaşımız, kardeşimizsin.
Merte sarılmıştım. Bu dedikleri beni rahatlatmış ve mutlu etmişti.
Mert: ama bir şey sorucam
Ömer: evet?
Mert: benden mi hoşlanıyorsun cidden Hürkan'ın dediği gibi
Ömer: yok kanka rahat ol başkasını seviyorum
Mert: neyse bunları daha sonra konuşuruz görüşürüz
Ömer: görüşürüz.
Araban inip yukarı çıkarken suratımdaki gülümseme hiç gitmedi. Hiç bir şey dememesi beni mutlu etmişti. Şimdi Hürkan'la konuşmak vardı sırada...
•~• Evet galiba en uzun bölümüm olabilir umarım başlıktan porgola sahnesi var sanıp hayal kırıklığına uğramazsınız (aslında uğrayın diye yaptım dksnfksnfksöts) neyse 670 kelime benim için rekor oldu •~•
