UYANANA KADAR

Bölüm 2 - Müthiş sinema gecesi (!)

Sıradan bir okul gününden sonra eve gelmiştik. Bugünün sıradanlığı akşam geçecekti. Çünkü ailemiz iş yemeğine gitmişti. Evde yalnızdık ve deli gibi canımız sıkılıyordu. Bugün cuma olduğu için istediğimiz kadar eğlenebilirdik çünkü yarın okul yoktu. Whatsapp grubuna girip arkadaşlarıma isteyenin bizim eve gelip sabah 3 e kadar film izleyip eğlenebileceklerini söyledim. Becca bunları yazar yazmaz beni aradı.

- Alicia!! Sana yalvarırım Brandon'ı ikna et. Zaten gelir büyük ihtimalle bu gece benim için bir şans! Ona karşı olan duygularımı söyleyebilirim! Şişe çevirmece oynarız bizi dolaba falan sokarsınız anlarsın ya...

+ Becca öncelikle sakin ol, şişe çevirmece gibi ezik bir ortaokul oyununu oynamayacağız tamam mı? Bu konuda bir anlaşalım. Büyük ihtimalle korku filmi izleyeceğiz çünkü ağabey'im onlardan hoşlanır. Sen Brandon'ın yanına oturursun ve iş biter!!

- Of tamam o zaman neyse ben kapatıyorum hazırlanmam lazım öptüm

+Görüşü...

Lanet olsun suratıma kapattı. En yakın arkadaşım olacak birde! Kendi kendime gülüp sinema odasını temizlemek için üst kata çıktım.

***Jaden***

Alicia ciddi olamazdı. Tamam iyi düşünmüş ama Brandon'ı çağırmakta neydi böyle? O çocuktan nefret ediyorum. Çünkü okulda sürekli Alicia'nın yanında. Becca ona deli gibi aşık olmasına rağmen gidip Alicia'ya asılıyor. Neden? Gerizekalının teki çünkü. Bu gece ne yapıp edip onu sevgilimden uzak tutmalıydım. Ama nasıl olacaktı ki? Ben onun ağabeyiyim.  Gerçekten olmasa da... Neyse asıl konu... Buldum! Sonuçta kızın ağabeyi idim. Ona haddini bildirirdim! Böylece Becca'ya belki daha sıcak bakardı. Alicia üst kattan beni çağırıyordu , yanına gitmek üzere merdivenlere yönelmiştim.

---

Tanrım lanet olsun! Bu hizmetçiler neden işlerini doğru düzgün yapmıyorlardı ki? Her yer cips kırıntılarıyla doluydu ve bunlar yaklaşık Jaden'la izlediğimiz en son filmden kalanlardı yani iki ay öncesi! Hatırlıyorum da ne kadar güzeldi. Okulu ekip sabahtan akşama kadar film izlemiştik. Onun eli benim sol  omzumda, benim sağ elim onun belinde. Başımı tam kalbinin olduğu yere yaslayıp kalp atışlarını dinlemiştim. Muhteşemdi. Filmin ışıkları yüzüne vuruyor, gözlerini büyüleyici yapıyordu. Gözleri karanlık salonda , gece mavisini ışıklarıyla yok eden bir ay parçası gibi parlıyordu. Başımı kaldırıp gözlerim onunkilerle buluştuğunda istemsiz gözleri dudaklarıma kaydı ve beni tapılası bir şekilde öpmüştü. O anı milyonlarca defa tekrar yaşayabilirdim. Jaden'ın bebeğim deyişiyle irkildim.

-İşte buradayım! Problem ne ?

+ Şu hale bakar mısın?

- Ne varmış? Ben bir şey göremiyorum da.

Ellerini iki yana açıp çocuksu gülümsemesini yüzüne takındı.

+ Sorun şu beyefendi, burası çok pis ve biliyorsun ki akşam Elizabeth de geliyor. Onun diline düşmek istemiyorum.