27

598 55 12
                                    

Nedense bu bölüm bana çok anlamlı ve duygusal geldi sanırım en sevdiğim şarkılardan birini hikaye ile benzettiğimden dolayı:/

Umarım sizde beğenirsiniz, iyi okumalar

Yorum ve oyu arttırabilir miyiz🥺 sanırım aradan sonra okuyucum azaldı

***

Bilinmeyen Numara: napıyorsun

Bilinmeyen Numara: dışarda mısın?

Yiğit: evet, çocuklarla

Yiğit: kayıplardaydın yine bir kaç gün

Bilinmeyen Numara: evet, öyle gerekti

Yiğit: sen ne yapıyorsun

Bilinmeyen Numara: şarkı

Yiğit: bende severim şarkı dinlemeyi

Bilinmeyen Numara: söylüyorum

Yiğit: cidden mi

Yiğit: harika

Bilinmeyen Numara: babamın sesini sadece şarkılar bastırıyor

Yiğit: babanla sorunun ne

Bilinmeyen Numara: hiç

Yiğit: ısrar etmeyeceğim

Bilinmeyen Numara: çünkü umrunda değil

Yiğit: hayır

Yiğit: seni daha da üzmek istemem

Görüldü

Yiğit: banada söyler misin

Yiğit: sesini duymak istiyorum

Bilinmeyen Numara: söylerim

Yiğit: tamam, ne zaman buluşuyoruz? :D

Bilinmeyen Numara: buluşmayacağız :)

Bilinmeyen Numara: sana yazdığım bir şarkı var

Yiğit: vay canına

Yiğit: bana yazdığın şarkıdan benim neden haberim yok

Bilinmeyen Numara: bilmem, fırsat olmadı

Yiğit: gece arayayım mı seni?

Bilinmeyen Numara: ara

Yiğit: yazarım, uyumamışsan ararım o zaman

Bilinmeyen Numara: merak etme, ben hep uyanığım

Yiğit: görüşürüz güneş

Bilinmeyen Numara: iyi eğlenceler Yiğit

~***~

Yiğit: hey,

Yiğit: uyanık mısın?

Bilinmeyen Numara: elbette

Yiğit, arıyor

"Güneş?"

Sesini duyar duymaz hızlanan kalbim beni telaşa sokarken, gözlerimin dolmasına engel olamadım.

Yıllar sonra bana Güneş diyordu.

Yıllar sonra onun bana seslenen sesini duyuyordum.

"Yiğit?"

Bir süre sustu. Hatırlamaya mı çalışıyordu emin değildim. Ama uzun bir süre sustu.

Konuşsun istiyordum. Sesini duymak istiyordum.

Sesimin titremesine engel olamazken; "Susma lütfen." Dedim

"Ne demem gerektiğini bilemiyorum." Diye fısıldadı.

O kadar çok özlemiştim ki. Kalbim bunu kaldırmıyordu adeta.

Sanki gülüyormuşçasına sesi geldi. Çok kısık ve anlık bir sesti. "Sanki ruhunun kırgınlığı sesine yansımış gibi."

Dediği şey duraklamam sebep oldu. Yansıtmış mıydım? Peki ya o bunu nasıl hissetmişti?

"Kendimi suçlu hissediyorum."

"Suçlusun," dedim tebessüm ederken. "Ama hissetme, bende büyük bir suçluyum bu konuda."

O konuşmayınca devam ettim; "Bu yüzden her zaman yaptığını yap ve umursama."

"Bu sefer yapamıyorum,"

Yapabilirdi. O umursamaz ve insanların duygularını hiçe sayan biriydi. Neden şimdi böyle diyordu. Daha da canımın yanması için mi?

"Söylemek ister misin?" Sertçe yutkundu. "Şarkıyı."

"Söyleyeceğim." Dedim ve gözlerimi kapatarak odamda yalnız olduğumu hissetmeye çalıştım. Sadece şarkıya odaklanmalıydım çünkü telefonun arkasında beni dinlediğini düşünürsem sesimin titremesine engel olamazdım.

Sabırla beni bekledi.

"Help, I lost myself again

But I remember you

..." ( multide çevirisi var kızımızın sesini öyle hayal edebilirsiniz :) )

Şarkı bittiğinde ağladığımı yeni fark ediyordum. Yaşlardan önümü göremezken kesik kesik nefesler aldım.

"Bu... olağanüstüydü."

Sesini tekrar duyduğumda bu sefer dudaklarımdan kaçan hıçkırığa engel olamadım.

"Sen..., ağlıyorsun?"

"Biraz sulu göz olabilirim."

"Ağlama."

Onun sesini duydukça göz yaşlarım şiddetleniyordu.

"Sikeyim, ağlama lütfen."

"Yiğit, kapatsam iyi olacak."

"Olmaz, sen ağlarken olmaz."

"Ama yapamam."

"Neyi."

"Bana seslenen sesini seneler sonra duymuşken kendimi tutamam."

"Tutma o zaman; birlikte ağlayalım, ama kapatma güzelim."

Bir süre ben ağladım ve oda sustu. Uzun bir süre sadece dinledi. Hıçkırıklarım odayı doldururken kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum.

Sonunda, saat epey ilerlemişken durmayı başardım.

"İyi misin?"

"Sanırım evet, iyiyim"

"Öyleyse iyi geceler."

"İyi geceler Yiğit."

"Seni seviyorum." Dudaklarımdan istemsizce dökülen cümleyle telefon ekranına baktım, çoktan kapanmıştı. Nefesimi vererek kafamı yastığa bıraktım.

Heart BreakerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin