' seokjin hadi hızlı ol bugün diğer hanedanlığa gidiyorsun biraz daha hızlı olmalısın'
Ellerimi hanbok'un iki yanından tutup merdivenlerden koşturarak indim. Bugün taehyung'la buluşucaktım . En son 3 gün önce buluştuk aslında iyi biriydi. Sevecen ve tatlı bugün onun hanedanlığına gidicektim ama bana gizli bir yerinin olduğunu söylemişti. Sanırım sadece bunun için gidiyordum o hanedanlığa...
' geldim anne . Ah! Taehyung '
Koşarak taehyung'a sarıldım. Tabii ki namjoon kıskansın diye koşarak sarılmadım ya da özledim seni demiyorum ne alakası var canım.
'beni bu kadar özlediğini bilseydim erken gelirdim. Bugün seni dediğim yere götürücem '
Gülerek kafamı salladım. Yandan namjoon'a baktım. Mimik yoktu. Gülmemi durdurup ona baktım. Ona doğru yaklaşıp önünde durdum .
' bizimle gelicek misin? '
Kafasını salladı. Gülümseyerek arkamı dönüp taehyung'un yanına gittim.
' kraliçem biz gidiyoruz' saygıyla eğilip taehyung'un elini tuttum. Biz önden giderken namjoon ve Taehyung'un koruması Yoongi hyung arkamızdan geliyorlardı.
' taehyung artık temas etmemize gerek yok. ' fısıldayarak konuştum.
Ellerimizi ayırıp yan yana yürümeye başladık.
' taehyung '. Bana bakarak hmm'ladı.
' Yoongi hyung'u ne zamandır seviyorsun '. Kaşlarını çatarak bana baktı.
' n-ne ben onu sevmiyorum ki '
Gülerek ona baktım. Bakışlarından bile anlaşılıyordu. Nasıl sevmiyordu ki ?
' taehyung~ ah ben anlayabiliyorum. Bakışlarından bile anlaşılıyor nasıl sevmiyorsun. Eğer onu seviyorsan bana söyleyebilirsin ... '
Bana bakarak gülümsedi.
' aslında Yoongi hyung'u değil kardeşini seviyorum seokjin~ ah ama onun gözüne girmek için herşeyi yapıyorum yakın olmamın sebebi bu ... Yoongi hyung'un kardeşi özel bir çocuk seokjin ~ah onunla seni tanıştırmak istiyorum . '
Utanarak başımı eğdim. Yanlış anlamıştım. Tanrım!!
" Onunla tanışmak isterim taehyung. Gidince ilk oraya gidelim. "
Kafasını salladı. Ağzını açıp kapadı ne diyeceğini merak ediyordum.
' seokjin ... O konuşamıyor... O çok özel biri ... Çok umutlu biri... Bir gün konuşucağını düşünerek yaşıyor. Ona gerçeği söyleme tamam mı? O duyabiliyor ama konuşamıyor. Ama ona göre o bir gün konuşabileceğine inanıyor. Onun hayallerini söndürmek istemediğim için ona şifacı bulacağımı söyleyerek oyalıyorum. Üzülmesini istemediğim için bunu söylüyorum sen de bana ayak uydur... '
Yutkunmakta zorlanmıştım. O gerçekten özel biriydi. Gülümsemeye çalıştım. Arkama baktığımda namjoon'un bana bakarak Yoongi'ye birşeyler anlatıyordu. Hafifçe gülümsedi.
Ben de gülümseyerek önüme döndüm. Taehyung ilk bana sonra namjoon'a baktı.
Yanıma yanaşarak omzuyla omzuma vurdu.
' şimdi sen söyle seokjin~ah namjoon'unu mu seviyorsun? '
Kafamı kaldırıp taehyung'a baktım. Gülümseyerek tekrar başımı eğip gülümsedim.
Kollarını omzuma sarıp sıkıca sarıldı. ' Biliyordum' diyerek ilerlemeye devam etti. Arkamızdan öksürme sesi geldiğinde biraz gerildik.
( Bu arada yürüdükleri zaman atların yanlarına doğru gittikleri için yürüyordular. )
~~~~
' buralar çok güzel ... Tanrım!! '
Karşımdaki tablolora baktım. Çok güzellerdi. Ellerimle hafifçe tablololara dokundum. Dokusu bile çok güzeldi.
' bu çok güzel bir tablo papatya çiçekleri arasında bir el ... Bu tablo çok hoş '
Elimin üstüne bir el daha kondu. Parmaklarını parmaklarıma kenetledi. Biraz kendine doğru çekti. Kafamı kaldırıp elimi tutan kişiye baktım.
Namjoon...
Etrafına bakındı. Biraz ellerimiz öyle durduktan sonra çekti. İleriye doğru yürüdü. Neydi bu şimdi...
Ama elleri... Çok narindi...
Bu neydi ? Ne demek istiyordu ya da anlamı neydi.
Ellerimi yanaklarıma koydum. Ateşim mı vardı benim.
Ellerimi yüzümden çekip ilerdeki taehyung'un yanına doğru yürüdüm.
" Taehyung'a artık özel yere gidelim mi?"
Kafasını salladı. Namjoon ve Yoongi 'ye dışarı çıkıp ağımızı söyleyerek saray'dan çıktık. Arkamızdan gelmeye başlamışlardı.
~~~ kapıya vurdu Taehyung. Kapı açılıp karşımıza kısa boylu bir çocuk durdu. Üstünde beyaz bir hanbok vardı. Saçları kahverengi'ydi. Çok güzeldi...
Tereddüt ile bize bakarak gülümsedi ve saygıyla önümüzde eğildi. Ben de hafifçe eğilerek gülümsedim.
Yana doğru giderek içeri girmemizi işaret etti. İçeri girip mindere doğru ilerledik . Karşımızda o çocuk oturdu. Gülümseyerek baksa bile şüpheli bir şekilde gözlerini bir bana bir taehyung'da gidip geliyordu.
Taehyung el işaretleriyle bir şey yaptı. Karşısındaki çocuk da ona karşılık vererek elleriyle bir şeyler yaptı.
Bize dönerek ;
' hoşgeldiniz diyor ve bir şeyler yemek isteyip istemediğinizi soruyor '
Gülümseyerek sadece çay istediğimizi söyledik. Kalkarak gitti.
Odayı sessizlik sararken içeri giren çocukla gözlerimizi ona diktik.
Koşarak taehyung'a sarıldı.
" Baba... Geldin... "
Biz şaşkınlıkla ona bakarken o ise sıkıca oğluna sarılıp saçlarını öptü...
°° °° °°
Selam bu kadar uzun süre bölüm atmamamın sebebi yazmaya üşenmem mdldnewoflp
Neyse umarım beklediğiniz gibi bir bölüm olmuştur...
Son da biraz karıştı gibi...
Bölüm günü vermiycem o yüzden ne zaman yazar atarım bilmiyorum ♥️
