"Ne sacmalıyosun Doruk " deyip kahkaha atmamla suratımı asmam bir oldu. Yusuf evet tek problem oydu. Eski sevgilimdir girdigi ortamı geriyordu yani en azından beni geriyordu.üzerinden zaman geçmişti fakat bende iz bırakmıştı çok yakışıklı degildi evet kabulüm Ardahan'a ilgi duyuyordum oda bana ama beni geren birisi vardı sanki gıcıklıqıma yapıyordu bunu.
Doruk koluma bir tane indirdi şaka amaçlı yaptıgını biliyordum inledim birden bagırmamla odun herif bu tarafa dogru baktı yani yusuf
Doruk şaşırmış gözlerle bana baktı " Canını mı yaktım? " dedi "hayır " dedim.
Ardahan bir sandalye çekip içini çekti
"Ne yaptın güzellik" dedi yorgun sesiyle "iyi olucam" dedim tek kaşını kaldırdı "iyi olacaksın derken? " dedi yorgun sesinden eser yoktu artık "ilgilendirmez seni dedi Doruk.
Sustum ve sustum ama Ardahan'ı kaybetmekten korkuyorum aramızda filizlenen bi aşk var sanki bunun üstünde
"Bahçeye çıkalım mı Ardahan? Yanlız konuşalım."dedim Ardahan memnuniyetle başını salladı. Koluna girdim ve bahçeye cıktık "ne konusacagız?"dedi kendinden emin sesiyle " Evet bay yakışıklı geçenlerde bir teklifte bulunmuştum ya " dememle kafama topu yedim
Arkamıza döndük ve gene geriliyorum "ne yapmaya çalışıyorsun embesil"diye cırladım.Allah'ın küstah herifi Yusuf'a
"Canım istedi diktim topu sizde otistik gibi bahçede gezmeyin."dedi Ardahan kolumdan çekip arkasına aldı beni "otistik olan sensin Koçum daha topu dikemiyorsun " derken kavga kızıştı tutanak yediler ve tek açıklama Emine!
Bune ya ben sevemiycem mi kimseyi ha? Derken
Arkamdan gelen ayak sesleri? Sen?
ARKADAŞLAR BU BENİM İLK HİKAYEM UMARIM BEGENİRSİNİZ. :)
