hinny stuff

H.S. [Oneshot]

Kızıl saçlı kız önündeki çocuğun gökkuşağı saçları arasından parmaklarını geçirdi ve başının üzerinden öptü. "İyi geceler Ted." dedi gülümseyerek.

Çocuk, önündeki kadına sarıldı. Ama bir şey söylemedi. Kafasında deli gibi milyonlarca soru döndüğü için cevap vermemişti. Ginny ise onun bu halini fark etmiş ve hafifçe gözlerini kısarak çocuğu göz hapsi altına almıştı son birkaç saattir.

Ginny'nin şüphesini fark etmeyen Teddy, hemen önünde duran vaftiz babasının boynuna atladı. Harry, onun turkuaz saçları arasından parmaklarını geçirirken Teddy sessizliğini korumakta ısrarcıydı.

Saçları durmadan renkten renge giren oğlan, en sonunda uyumak için yatağında girdiğinde genç çift çocuktaki tuhaflığı fark etmişti bile.

Harry ve Ginny tuhaf bir bakış paylaştı. Teddy asla bu kadar sessiz ve düşünceli olmazdı. Böyle bir haldeyse ya bir şey kafasına takılmıştır ya da bir şeyler karıştırmıştır. Bu, yıllardan beri süregelen yazılı olmayan bir kuralı bu aile araında.

Bunu bilen genç çift merakla sekiz yaşına birkaç gün önce girmiş oğlanın yatağının önüne diz çöktü.

"Ted?" dedi Harry.

Teddy, bir şeyden irkildmiş gibi yerinde zıpladı. İçinde yüzüğü milyolarca düşünceden aniden koptuğu belliydi. "Evet Harry?" dedi Teddy.

Bu cevaba karşın Ginny lafa karıştı. "Bir sorun mu var?" diye sordu. "Normalde asla bu kadar sessiz kalmazsın."

Teddy bu soru değerinde olmayan soruya bir süre sessiz kaldı. Bir süre sonra da Harry ile Ginny'nin tahmin ettiği cevabı vermişti. "Sorun yok." diye mırıldandı sessizce. "Sadece bir şeyi merak ettim."

"Biliyorsun Ted." dedi Harry oğlanın saçlarını karıştırarak. "Merak ettiğin her şeyi bize sorabilirsin. Asla çekinme."

Teddy birkaç saniye daha sessiz kaldı bu cümleye karşın. Kafasında bir şeyler ölçüyordu besbelli. Ardından kaşlarını çatarak Vaftiz ailesinin yüzüne gözlerini dikti. Bir şeyi anlamaya çalıştığı için hafifçe kısılmış gözleri ve meraktan turuncuya dönmüş saçları ile sorusunu patlattı.

"Çocuklar nereden gelir?"

Teddy'nin saçları arasında gezinen eli birden bire dan diye durmuştu Harry'nin. Kalp krizi geçiriyor olacaktı herhalde. Sol kolu uyumaya başlamıştı.

Ginny, ona nazaran biraz daha az şokla karşılamıştı bu soruyu. Aradan geçen birkaç şok saniyesinin ardından Harry'e kıyasla daha sakin bir şekilde zar zor "Ne?" diye sorabilmeyi becermişti.

"Bu gün." dedi Teddy elleri ile oynarken. "Jimmy, bana bir kardeşinin olacağını söyledi. Benim de sabahtan beri kafama takıldı durdu, çocuklar nereden gelir."

Bir süre ortaya çöken sessizlik yüzünden Teddy git gide rahatsız olmaya başlıyordu. Vaftiz ailesine bayılırdı. Onları çok severdi, yanlış bir soru sorup onları üzmek ise isteyeceği son şey bile değildi.

Tam, "Sorun değil, o kadar da merak etmemiştim aslında." gibisinden bir şeyler söylemek için ağzını açmıştı ki onu durduran şey, Harry'nin elini şefkatle omzuna koyması olmuştu.

"Bu sorunun cevabını alabilmem için öncelikle uzun ve rahat bir uyku alman gerekiyor Teddy." dedi Ginny gülümseyerek.

Bizim de uzun bir kafa patlatma seansına ihtiyacımız var.

Diye düşündü Harry.

Teddy beşını olumlu anlamda salladı ve çifti üzmediği için daha canlı bir coşkuyla zıplayarak ikisinin de boynuna sarıldı. "Teşekkür ederim, sizi çok seviyorum!" dedi heyecanla. Ardından mutlu mutlu yatağına girdi ve birkaç dakika sonra da Harry'nin ona okuduğu Ozan Beedle hikayeleri eşliğinde uyuyakaldı.