VI

1.2K 55 57
                                    

JUNGKOOK

Oturduğum soğuk metro kaldırımında konumumu sabit tutarak sweatshirtimin kapşonunu kafama geçirip beklemeye devam edeceğim sırada birinin yüksek sesle ismimi hitap etmesiyle sesin geldiği yöne dönmemle beklediğim kişinin bana doğru yüzündeki kocaman gülümsemeyi sürdürerek koşmaya başladığını görüp oturduğum soğuk zeminden kalktım. Bu jimin hyungdu. Sosyal medyadan neredeyse 4 aydır konuşuyorduk ve gerçekten harika bir kişiliği vardı.

Kucağıma atamasıyla düşmemesi için benimkine oranla küçük bedenini sıkıca tutup ayaklarını yere basmasını sağladığımda gülümseyip "selam jungkook" dediğinde ben de gülümseyip "merhaba hyung, nasılsın." dememle gülümsemesini daha da genişletip sonunda buluşabildiğimiz için çok mutlu olduğunu ve düşündüğünden daha yakışıklı olduğumu söyleyerek beni utandırıp bu halime daha fazla gülerek gideceğimiz kafeye kadar benimle sohbet edip zevklerim hakkında bilgi toplamaya çalışmıştı.

Metrodan on dakika uzaklıkta oldukça popüler bir kafeye girip cam kenarındaki masalardan birine oturduğumuzda sıcak içecek bir şeyler sipariş edip bir süre aramızda sessizliğin sürmesine izin vermiştik. O gerçekten harika bir insandı. Sarı saçları, bana oranla kısa boyu, güzel gülüşü, bebeksi yüzü ve iyi niyeti. Sadece dış görünüş olarak değil karakter olarak da çok güzel bir kişiliğe sahipti. Aramızda sadece iki yaş olmasına rağmen çoğu zaman babam gibi öğütler vererek sorunlarımı çözmeme yardım ederdi. Onu izlediğimi fark edip telefonu ile ilgilenmeyi bırakıp gülümseyerek "biliyorum daha yeni tanıştık ama bu akşam lise arkadaşımın evinde bir parti olacakmış gelmek ister misin?" dediğinde cümlesinin sonuna doğru tedirginleştiğini fark edip başımı 'sorun değil' dercesine sağa sola sallayıp "isterim tabii ki hyung hem senin arkadaşlarınla da tanışmış olurum fena mı?" diyip sonda çapkınca göz kırpmamla kahkaha atıp "güzel bunu duyduğuma sevindim." diyip garsonun getirdiği sıcak çikolatasındam bir yudum aldıktan sonra bana dönüp "hadi daha alışverişe gidicez." demesiyle ben de sıcak çikolatamdan bir yudum aldım. Tamam alışverişe gideceğimizden gerçekten haberim yoktu ama eğlenceli olacağını düşünerek içeceğimi içmeye devam ettim.

Kısa bir süre sonra içeceklerimizi bitirip biraz sohbet edip biraz da ne yapacağımız hakkında planlar yapıp hesabı küçük bir tartışma ile ödeyip kafeden çıkmıştık çünkü her ne kadar ben ödemek istesem de o ödeyeceğini ve eğer daha fazla itiraz edersem beni burada bırakıp gideceğini söyleyerek tehdit etmesiyle mağlubiyet ile çalışana uzattığım kartımı cüzdanıma geri koymuştum.

Hemen karşımızda duran avm'yi gösterip "işte geldik hadi gel" diyip. çekiştirmesiyle tam bir alışveriş tutkunu olduğunu anlamıştım ki 4 saat boyunca alışveriş yapması ve beni girdiği her mağazaya peşinden sürüklemesiyle bu düşüncem otomatikman onaylanmıştı. Gördüğü her mağzaya girip alışveriş yapmış bazılarından da hiçbir şey beğenmediğini söyleyerek çıkmıştı ve beni de alışveriş yapmaya teşvik ederek bir çok güzel kıyafet almıştı. Bu süre içinde bir çok takipçisi ile karşılaşıp hepsiyle fotoğraf çekmiş hatta numarasını isteyen kızalara numarasını bile vermişti. Bu 4 saat içinde hiçbir takipçim ile karşılaşmadığım için biraz üzülsem de yüzümü göstermediğimi hatırlayarak bu düşünceyi hemen aklımdan silip jimin hyunga odaklandığımda yine bir şeyler hakkında konuştuğunu fark ettim. "sen beni dinlemiyor musun?" demesi ile burukça gülümseyip "üzgünüm hyung ne söylüyordun?" dememle bir süre yüzüme kızgın bir şekilde baksa da daha sonra aniden yumşayıp endişeli bir şekilde "sen iyi misin?" demesiyle başımı aşağı yukarı sallayıp onayladığımda üzerime gitmek istemediğini belli edercesine "peki o halde." diyip kısa kesmişti.

JIMIN

Akşam Taehyung'un düzenleyeceği partiye yetişmek için bindiğimiz taksiyi beklerken çektiğimiz selfileri göstermek için jungkook'a baktığımda yanımda sakin ve düşünceli bir şekilde oturduğunu görmüştüm. Bakışlarımı fark etmiş olmamalı ki onun da bana bakmasıyla telefonumu ona döndürüp çektiğimiz fotoğrafları gösterdiğimde bazılarının oldukça güzel olduğunu görmemle hemen jungkooka dönüp "jungkook şunlara bak çok güzel çıkmışsın" dememle "hayr hyung sen daha güzel çıkmışsın." demesiyle istemsizce gülümsemiştim. Jungkook harika biriydi. Saygılı, kibar, yakışıklı, güvenilir, iyi niyetli, düşünceli ve daha fazlası.. o gerçekten mükemmel biriydi.
"paylaşayım mı?" dememle bir süre kararsız kalsa da beni üzmek istemediğini belli ederek "olur hyung." dediğinde aldığımı onay ile hemen fotoğrafları seçip paylaştım.

Instagram|taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin