Tik ve tak,
Ölüm saatin geldi, Kim Taehyung
Lütfen gözlerini yum.
!Angst!
!Taekook!
!Bu ficte bazı okuyucuları rahatsız edebilecek unsurlar (intihar, cinayet vb. ) bulunmaktadır. Bunu bilerek okuyunuz lütfen!
14012021'
Gece saat 3, Duvarlarla bakışıp Yine seni yad ediyorum. Çizdiğin tabloya kayıyor gözlerim Orada yaşamak istediğime karar veriyorum.
Gözümden bir yaş süzülürken Yokluğun bir çekiç misali kırıyor buzdan hayallerimi Tek ihtiyacım olan sensin sevgilim, Sen geri gelmesen bile ben seni beklerim.
Kesit 4, senin için boğuluyorum kendi ellerimde.
09072019'
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Lacivert gözlü adama ithafen... .
İyi okumalar...🤟
Bir Eylül gecesi saat 03.21
Tik ve tak sesleri kulağıma ilişirken yattığım yerde korkuyla gözlerimi açtım. Çok kötü bir rüya görmüştüm. Yattığım yerden doğrulup ellerimin arasına aldım yüzümü. Gerçekliğe dönmek amacıyla iyice ovuşturdum.
Ayağa kalkıp üzerimde yamulmuş olan beyaz saten geceliğimi düzelttim. Gözlerim, bana çıkardığı seslerle zamanımın az kaldığını gösteren saate ilişti. Saat 03.21'di. Su içmek için mutfağa doğru ilerledim.
Suyu ayçiçekli bardağıma doldurdum ve içtim. Bu bardağı hep çok sevdiğini söylerdin. Sonra gözümü açınca bardak titreyeren elimden kayıp yerle buluştu. Kırdığın kalbimden daha fazla parçaya ayrılmıştı. Önümde tüm ihtişamınla duruyordun.
Dejavu yaşıyormuş gibiydim. Ağzım açık, titreyen ellerim ve dizlerimle öylece duruyordum karşında. Gülümsedin. Rüyamdaki gibiydin. Eğer böyle devam ederse... Hayır. Rüyamdaki gibi olmamalıydın.
Eğer doğru hatırlıyorsam şimdi yanıma gelip kulağıma bir şey fısıldayacaktın. Ve sonrasında...
Bana doğru adım atmaya başlayınca geriledim. Gelme diyemedim. Ses tellerim kesilmiş gibiydi. Arkamdaki duvara çarpınca içimden küfrettim. Gelmemeliydin. Lütfen dur, dur!
Yanıma geldin ve alnıma düşen saçlarımı ittirdin. Sonra da sıcak nefesinle kulağıma fısıldadın.
"Beni özledin mi Taehyung? Ben seni çok özledim, benim minik tatlı katilim."
Daha ne olduğunu anlayamadan hipnotize olmuş gibi yanımdaki vazoyu alıp senin kafana geçirdim. Rüyamdaki gibi olmuştu. Önce titreyeren ellerime baktım, sonra da sana. Yerde kanlar içerisinde boylu boyunca yatıyordun. Beynimi delen tik ve tak sesleriyle bilincim kapanıp yere düştüm.
