Bad Girl

3.Bölüm: Sinir Bozuntusu

Ayılmaya çalıştığımda sanki göz kapağımın üzerine filler binmiş gibi hissediyordum. Ama zorla da olsa sonunda gözlerimi açmayı başardım. Üzerime baktığımda beni bir sandalyeye bağladıklarını gördüm. Ah benim salak kafam, aptal kafam keşke oraya giderken yanıma birilerini alsaydım ya da daha temkinli olsaydım. Kendimi bir yarım saat azarladıktan sonra kapının açıldığını duydum. Bir serseri buraya geliyordu. Ama ben en iyisi aptalı oynayayım belki beni tanımadan kaçırmışlardır olamaz mı? Ahh kimi kandırıyorum ben... Ama neyse en iyisi genede aptalı oynamak diyerek gelen adama bağırmaya başladım.

"Siz de kimsiniz aptallar bırakın beni" diye oturduğum sandalyenin üzerinde tepinmeye başladım.

O serseri adam da "Kes sesini sürtük!!!"diye bağırdı götlek adam ben senin ağzına sıçacam az daha sabret!!

"Sen kime sürtük diyorsun lan serseri!!"

"Abi senin kılına zarar gelsin istemiyor ama bana kendini dövdürtme!" diye bağırdı.

"Kimmiş o abi, bize de söylede bizde bilelim değil mi canım!"-Sadece gıcık olduğum insanlara canım diye hitap ederim de...-

"Biraz sabret zaten birazdan gelicek."

Aradan yaklaşık yarım saat geçtikten sonra kapı tıklatıldı. Karşımdaki adam kapıyı açarken şuan merak ettiğim iki şey vardı. Birincisi beni kaçıran adamın kim olduğu ikincisi de acaba buradan nasıl kurtulabilirimdi...

Kapı tam açıldıktan sonra tok bir erkek ayakkabısı sesi duyuldu ve adam önüme kadar geldi. Ama ben bu adamı tanımıyorum ki yani benimle ne işi olabilir ki? Bir süre sonra bu tipi birine benzetmeye başladım, tam düşüncelerime dalmışken adamın sesi duyuldu.

"Sanırım benim kim olduğumu anlamaya çalışıyorsun ama sana söyleyeyim, beni tanımıyorsun"

"O zaman neden senin tarafından kaçırıldım?"

"Aslında seninle sadece konuşmak istemiştim ama adamlarım sanırım biraz fazlaya kaçmışlar" dedi ve adama beni bağladıkları ipi gösterdi ve adam benim iplerimi çözdü. Ayağı kalkarak bileklerimi ovmaya başladım sanırım ip bileklerimi kesmişti. Adama dönüp;

"Peki o zaman soru cevap yapalım ama ilk ben başlıyacağım"

"Tamam"

"İsmin ne"

"Jordan"

"Oha şimdi yüzünden çıkardım, sen James'in abisi falan mısın"

"Unutma, sıra bende"

"Peki sen sor"

"Pekala Beth söyle bakalım bakire misin"

Oha,yuh,çüş bu nasıl bir soru be sanki beni töbe töbe,haram! :D (Karakter imana geldi akdjs)

"Bunu neden söyleyeyim ki?"

"Çünkü eğer söylemezsen sorularına bir cevap bulamayacaksın"

"Peki bakireyim" ben bunu deyince pis pis sırıtmaya başladı ama ben istifimi bozmadan sorumu sormaya devam ettim,

"James'in abisi misin?"

"Evet, hiç sevgilin oldumu?"

"Hayır ,ama neden bunları merak ediyorsun"

"Çünkü kardeşime düzgün bir kız bulmam lazım değil mi?"

"Ne yani beni kardeşinle sevgili mi yapmayı planlıyorsun"

"Neden olmasın"

Soğuk bakışlarımla beraber ona"Evet gerçekten çok eğledim ama inan bana bu kadar eğlence yeter" dedim ve kapıya yürümeye başladım Jordan;

"Nereye böyle hem sen kimden izin aldın bakalım ufaklık?"

"Birincisi kimseden izin almama gerek yok çünkü sende kendi ağzınla dedin sadece konuşucaz diye ikincisi de kim olduğumu bilmeden bu kadar kendinden emin konuşma!"

"Birincisi belki yalan söylemiş olabilirim ikinciside kim olduğunu biliyorum 'Küçük Prenses' "

"Madem öyle hadi durdursana beni" dedim ve ikisinin de şeyine iki sert tekme attım, onlar yerde acı içinde kıvranırken bende fırsattan istifade hemen koşarak kapıdan çıktım. Etrafa baktığımda buranın ormanlık bir alan olduğunu gördüm. Ama hızlıca koşmaya devam ettim ta ki birini benim ağzıma bir bez dayamasına kadar ve nefes aldığım anda yere düştüm, gözlerimi her ne kadar kapamamaya çalışsamda kapanıyordu gözlerim kapanmadan önce gördüğüm şey bulanık bir siluetti...

Arkadaşlar bu önemli bir duyuru bundan sonra son TEOG bitene kadar iki haftada bir bölüm yayınlıyacağım belki daha sonra da bir haftada bir yayınlarım iyi okumalar...VE LÜTFEN VOTELARI DA UNUTMAYALIM....

558 kelime