TESADÜF

Sabah İrem'in bağırışlarıyla gözümü açtım. Çığlık atarak bana bir şeyler anlatıyordu. Bu kız buraya nasıl geldi diye düşünürken İrem malı yüzüme su döktü. büyük bir hışımla yataktan kalktım. ''İrem mal mısın sevgili arkadaşım? Suyu dökerken amacın neydi senin'' diye çıkıştığımda İrem '' geri zekalı nasıl unutursun bugün sinemaya gidecektik yaa '' deyince bende çığlık attım ve saçma danslar yapmaya başladık. İçimdeki Mahmut Tuncer dışarı çıktı. Çünkü en sevdiğimiz romantik filme bugün gidecektik. Biz böyle dans ederken annemin sesini duyduk:

'' İreeeeğmmmm Essiiiğğnnnn kzım kahvaltıya hadiii'' diye bağırınca, İrem

'Tamam melek teyze geliyoruz.' Dedi ve aşağı indi. Bende banyoya gidip rutin işlerimi hallettikten sonra kahvaltıya kıtlıktan çıkmış insanlar gibi oturdum ve yemeye başladım. İlk başta İrem bana napıyon lan sen bakışını atsada aldırmadım ve yemeye gömüldüm.

...

İrem'le yukarı çıktık ve dolabın karşısında saatlerce bekledik. İrem eve gitmeye üşendiği için benden giyinecekti. Yine. İrem'e açık renk yırtık kot şort , beyaz rock'n roll yazan askılı t-shirt ve üstüne de kapüşonlu verdikten sonra ben ne giyeceğim diye kara kara düşünmeye başladım. Bu sırada İrem çoktan tuvalete gitmiş giyiniyordu. Sonunda ne giyeceğim karar verdim ve dolaptan yüksek bel siyah şort, koyu kırmızı askılı t-shirt ve üstüne de siyah ceket aldım. Üstümdeki ayıcıklı pijamalardan kurtulup yatağa attıklarımı giydim ve saçımı düzleştirdim. Koyu kahve dalgalı ve uzun saçlarım vardı. Mavi gözlerimle de saçlarım çok hoş duruyordu. Bu sırada İrem de yanıma gelmiş saçlarına maşa yapıyordu. Omuzlarının biraz aşağısına gelen sarı saçları ve koyu ela gözleriyle çok şirin bi kızdı. Gözlerime rimel ve göz kalemi çektim ve çilekli parlatıcımdan sürüp parfüm sıktım. Sonunda hazırdım. İrem de benim yaptıklarımı yaptı. Cüzdanımı, telefonumu ve kulaklığımı ceketimin cebine sıkıştırdım ve aşağı indik. Anneme :

''Anneeeeğğğğ biz çıkıyoz. '' diye bağırdıktan sonra kırmızı vanslarımı giydim ve irem'e de beyaz converse verdikten sonra alışveriş merkezinin yolunu tuttuk.

....

Alışveriş merkezine geldiğimizde hemen üst kata çıkıp sinema için bilet almaya gittik. Görevli:

' az önce 12:00 seansı başladı. Geç kaldınız. Size bir sonraki seansı vereceğim.' dedi. Şansımıza bir kez daha küfredip İrem'le aşağı indik ve birkaç mağaza dolandık. diğer seansın başlamasına az kalmıştı. Koşarak üst kata çıktık ve patlamış mısır, kola vb. yiyecekleri aldıktan sonra koltuklara oturduk. Ama tabiiki başlamadan önce 1 saat reklam verdiler ve bende bu sırada telefonla uğraşıyodum. Can'dan mesaj geldi.

'' Nerdesin ufaklık J ''

Bide gülen yüz koymuş mal ya.

''iremle sinemadayız kanka telefonu kapatcam mesaj atma J''yazdım bende.

Şuan ona niye atar yaptığımı bilmiyorum . aslında kardeşim olur kendisi. Amaaann neyse diyip koltuğa kuruldum. Veee başladı..

....

Sinemanın bittiğini ışıklar yanınca anladım ve felaket derecede ağlıyordum. İreme geliceğimi söyledim ve koşarak tuvaleti aramaya başladım. Bu halimi kimsenin görmesini istemiyordum. Filmden çok etkilenmiştim. Gözlerim yaşlı olduğu için bulanık görüyordum. Ve sonunda. Üstündeki yazıya bakmadan tuvaletin kapısını açtım ve açtığıma pişman oldum. Ah ! burası erkekler tuvaletiydi.

'b-ben ö-özür dilerim ' diye kekeleyerek elimle gözlerimi kapattım , herkes bana bakıyordu. Direk kapıyı kapattım ve arkamı döndüm. Tam 1-2 adım atmıştım ki sert bir şeye çarptım ve popo üstü yere düştüm. Hayır yani neden böyle şeyler beni bulur? Ha neden ? WHY ?

Ben mal mal bunları düşünürken karşımda duran meteor bana kahkahalarının arasından elini uzatarak şöyle dedi :

'Hey ! yardım ister misin? '