texting değildir, iyi okumalar dilerim.
Ağzıma attığım jelibonun ardından ayağımı masama uzatıp sandalyeme yaslandım.
"Hey, Jisoo! Bu oyun çok zormuş." Mikrofonumu kapatıp cevabını bekledim.
"Oyun zor değil sen aptalsın. Ayrıca kameranı kapatır mısın?"
Bir telaşla gülerek hızlıca kameramı kapattığımda o da gülmeye başladı. "Hayatımda ilk defa discord kullanıyorum. Respect Jennie"
Gülerek oyun bekleme salonunu açtı. "Kai nasıl?"
Arkamda yatan sevimli bedene gülümseyerek oturduğum yerde dikleştim. "İyi."
"Taehyung'la nasılsınız?" Burukça gülümseyip derin bir nefes aldım.
"Arkadaşız. Garip hissettiriyor ama aynı zamanda hoşuma da gidiyor. Boşuna çabalıyormuşum gibi hissediyorum."
Oyun ekranı gözümü doldurduğunda klavyemde elimi dolaştırdım.
"Sana karışmama kızıyorsun, biliyorum. Ama yani eğer seni sevmeyeceğine eminsen onu gerçekten arkadaş olarak gör."
Canımın yanmasını istemiyordu, farkındaydım. Haklı olabilirdi ama onunla konuşmak beni iyi hissettiriyordu.
"Jennie, burada mısın?" Hızla onaylayan mırıltılar çıkarıp düşman kalesine ilerledim.
"Çok saçma bir oyun. Anlayamıyorum bile." Bir parça jelibonu daha ağzıma atıp ayaklarımı sandalyemin üzerinde bağdaş yaptım.
"Zaman geçirmek için iyi bir şey olduğunu kabul et. Ayrıca, biz bundan para kazanıyoruz."
Göz devirip dudaklarımı araladım. "İstesen model olursun, zorlamaya ne gerek var?"
"Model mi? Öğ. Süreki kiloma bakacaklar, ne yediklerime karışacaklar. Düşünsene biri kahvaltıda hamburger yememe kızıyor."
Suratımı buruşturup karşı takıma karşı oynamaya devam ettim. "Miden nasıl kaldırıyor anlamıyorum."
Göz devirdiğine emindim.
"Piçe bak killimi çaldı."
"Kill ne? Kendimi teknoloji cahili babaanne gibi hissediyorum." Yeniden canlanmayı beklerken ikinci paket jelibonumu açtım.
"Killimi çaldı demek.. nasıl açıklayayım ben sana bunu amk. İşte ben birini öldürcektim takımdan biri gelip tam ben öldürecekken öldürdü."
Anladığımı belirttikten sonra ekranı aydınlanan telefonuma baktım.
taehyungie arıyor..
"HASSİKTİR JİSOO TAEHYUNG ARIYOR"
Jisoo'nun çığlığı kulaklarımı doldururken telefonu elime alıp bir kere daha kontrol ettim.
"ŞAKA MI YAPIYORSUN"
Göremeyeceğini bildiğim halde başımı sallayıp üstüme çeki düzen verdim.
"Siktir et oyunu."
Oyunla beraber discord'u kapatıp telefonumu yüzümü alan bir yere koyup titreyen elimle aramayı cevapladım.
Karşımda saçları dağılmış, son derece ciddi bir şekilde bilgisayar ekranına bakan Taehyung'u gördüğümde yutkunup sessizce konuştum. "Taehyung?"
Telefona dönüp ellini salladı. Kulağında büyük bir kulaklık vardı. Jisoo'nun taktıklarına benziyordu.
"Açmayacağını düşündüm." Sıcak kahvenin üstündeki o yumuşak, yoğun kremaya benzeyen sesi duraklamama sebep oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
chit chat ❀ taennie
FanfictionOkula yeni gelen Kim Taehyung, Kim Jennie'nin dikkatini fazlasıyla üstüne çekmişti. #1- jenniekim / jennie / kimjennie #1- lizkook / liskook / taennie #1- blackpink / namsoo #1- bangtanpink #2- taehyung #3- blackbangtan texting.