4.Bölüm

244 12 7
                                    

Sesim bir çığ oluşturabilecek kadar fazla çıkıyordu oturduğum yerden ismini haykırıyordum.Ruh halim depremden sonra yıkılmış bir ev gibiydi harabe olmuştu artık. Kendimi enkazın altında gibi hissediyordum ama benim onlardan farkım kurtarılmayı beklemiyordum . Çünkü zaten kurtarıcım benı yıllar önce bırakıp gitmişti hem de birbirimize söz vermişken kısa süreliğine gidiyorum demişti ama bir daha dönmemişti .

Peki şimdi ne değişti neden geri geldi ? Bana

'Ben seninle nefes aldım seninle de bu nefesi sonlandıracağım'demişti. Ben onun nefesiydim ama o benim kalbimdi. O gittikten sonra uzun bir süre hep bekledim ama gelmedi tam da şimdi yeni bir hayata başlamaya karar vermişken neden döndü ki ? Ağlamayacaktım onu bulacaktım , bana hesap vermesi gerekiyordu . En azından bana bunu borçluydu küçükken herkes beni çok neşeli diye betimlerdi aslında ben o var diye neşeliydim .

O gittikten sonra her şeyimi o evde bırakıp gittim ama şimdi o okyanus mavisi gözleri ile bana bakıp gitmişti hergün gelen birisi olduğuna göre yarın tekrar gelecekti onu bekleyecektim . Hızla kalktım ve cafeye doğru yürüdüm Îpek benı kolumdan tutup durdurdu

" Emin misin Ela yanlış görmüş olabilirsin her zaman gelen  müşteri demiştin neden daha önce fark etmedin " haklıydı bu soruyu sormakta ama ben asla müşterilerin yüzünü dikkatle incelemiş birisi değilim ki aradan yıllar geçmişti zaman onu ne kadar değiştirmişti âdeta beynimi patlattım, sonunda anca o olduğunu anladım .

" Bilmiyorum hiç yüzüne dikkat etmemiştim o olabileceği aklımın ucundan bile geçmezdi " dedim Oturduğu masaya baktığımda ben onu göremiyordum ama o beni çok rahatlıkla oradan görebilirdi ve hep oraya oturuyordu.

" Tamam canım uzun uzun konuşucaz Allah tan bu gece sizdeyim ." dedi ve arkamdan kapıya bakarak

" Aaa patron da geliyor şimdi çıkalım istersen " dedi bu kesinlikle iyi bir fikirdi çalışmaya hiç halim yoktu bedenim ayakta ama ruhum kendisini kaybetmiş bir şekilde ruhumu arıyordu

" Evet bence de iyi olur Mehmet abiyle konuşurum " dedim ve patrona doğru yürüdüm . Herzaman sempatik ve ışık saçan bir kişiligi vardı yüzündeki o tebessüm hiçbir zaman gitmiyordu sanki bedeniyle bütünleşmişçesine acaba kizarken nasıl oluyor yüzü diye hep düşünmüşümdür.

" Hosgeldin Mehmet abi "

" Hoşbulduk Ela cım " dedi ve bir baba edasıyla elini belime koyarak geçmeme yer verdi .Liseye başladığımdan beri  burada çalışıyorum bu sene üniversiteden dolayı buradan ayrilma ihtimalim vardı ama ben bunu hiç istemiyordum çünkü hafta sonları boşta olduğum zaman bile cafeye gidip çalışasım geliyordu ben buradan ve çok sevdigim patronumdan nasıl ayrılacaktım ki ?

" Ela bir sorun mu var yüzün bembeyaz canın sıkkın gibi "

Hemen anlardı zaten canımin sıkkın olduğunu

"Hayır sadece sınav yaklaştıkça stres oluyorum " dedim . Anlatamazdim ona olanları Îpege anlatırken bile çekinen ben Mehmet abiye nasıl  anlatacaktım.

"Ben sana güveniyorum sonuna kadar arkanda değil önündeyim bunu sakın unutma tamam mı?" dedi gülümseyerek. Biliyordum bana annem ne kadar destek olursa o da olurdu.

"Biliyorum,teşekkürler ederim"

"Aaa istersen bugün erken çık ben geldim zaten hem arkadaşın da burda takılın biraz ama önce senin şu maaşını verelim." Şuan gözlerimin parlaması lazımdı ama ben sadece gözlerine bakıyor ve ayakta duruyordum. Ve hemen buradan çıkıp eve gitmek istiyordum. Mehmet abi anlamış olacak ki , bu sıkkınlığımı hemen bahşiş kutuma maaşımı koydu.

Sessiz ve yalnızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin