Bölüm 1: Savaşın Ortasında

101 1 0
                                    

"Albay Stauffenberg, General dört saat içinde burada olacak efendim." dedi asker. 

Albay "Teşekkürler. General geldiğinde onunla görüşmem gerek. Gelince beni bilgilendirin." dedi. Asker selam verip ayrıldı yanından.

Askerin dediği gibi 4 saat geçmeden General Tunus 10. Alman Panzer Tümeni'ne ulaşmıştı. Albay derhal görüşmek için yanına gitti. Afrikanın sıcağı her zaman ki gibi etkisini gösteriyordu. Askerler sıcaktan erimişti adeta.

Albay birkaç bilgilendirme yaptıktan sonra General, "Bakın Albay, bana Sidi Mansour'u ele geçirmemiz emredildi." dedi.

"Yapacağımız şey de bu efendim. İngilizler güneyden bize doğru ilerliyor. Patton ise diğer sahil şeridinden yaklaşıyor. Buradan iki gün önce ayrılmamız gerekirdi."

"Hayır albay, savaşmaya devam edeceğiz. Nihai zafere dek."

"General, Kuzey Afrika zaten kaybedildi. Bir yıl içinde Berlin'i savunmak için bu adamlara ihtiyacınız olacak. Almanya'ya veya Führer'e hizmet edebiliriz, ikisine birden değil."

"Bu üslupla konuştuğunuz için mi buraya gönderildiniz, Albay?"

"Söylediğim sözler, bunlara kıyasla çok daha kötüydü efendim. General, bu adamları sağ salim buradan çıkarmaya çalışıyorum." 

General şöyle bir etrafına baktı kısa süreliğine, sonra da arkasında dikilen askere bir bakış attı. Asker, Generalle yüz yüze gelmenin heyecanından olsa gerek hemen arkasını döndü.

"Benden ne yapmamı istiyorsunuz, Albay?"

"Komutaya suyumuzun kalmadığını söyleyin. Böylece, birinci ve yirmi birinci Panzer Tümenlerinin güzergahını değiştirmek durumunda kalırız. En azından bir şansımız olur."

"Raporlarınızda, Sidi Mansour'a ulaşmaya yetecek kadar suyumuzun kalmadığı yer alacak mı?" dedi General, kendini garantiye almak istiyordu.

Albay gayet emin bir şekilde "Bunu garanti edebilirim efendim." dedi.

General biraz düşündü ve "Öyleyse raporları hallettiğinde görüşürüz, Albay." dedi.

Albay "General." dedikten sonra selam verdi ve generalin yanından ayrılmak için harekete geçti. Tam o sırada bir makineli tüfek sesi duyuldu. Herkes şaşırmış bir şekilde etrafına bakınırken bu sesin hava savunmasından bir makineliden geldiği anlaşıldı çok geçmeden. Makinelinin başındaki asker havada bir şey gördüğünü söyler gibi ilerisini işaret ediyordu ve ateş etmeye devam etti.

Albay ve General dahil kimse askerin neye ateş ettiğini henüz anlayamamıştı. Albay, ateş edilen yöne doğru baktı gözlerini kısarak, güneş görüşünü zorlaştırıyordu. Fakat hiçbir şey göremiyordu. Albay ve diğer herkes aynı yöne bakarken arkalarında ki tepenin üzerinden düşman uçakları belirdi ve büyük bir hengame koptu. Uçaklardan bir tanesinin bıraktığı bomba Generalin yanına düşmüştü. General ve yanında ki askerler patlamanın etkisiyle savruldular. Albay da yere düşmüştü.

Diğer bir uçak bu sefer ön taraftan saldırıya geçmiş, makineli tüfeği ile bir kamyoneti havaya uçurmuştu. Hava saldırısı devam ederken askerler sağa sola doğru kaçışıyorlardı. Albay düştüğü yerden kalkmak için bir hamle yaptı. İlk hamlesi başarısız olsa da ikinci denemesinde ayağa kalktı ve sallanarak yürümeye başladı. Generali gördü yerde uzanmış bir şekilde. Düşe kalka yanına varmaya çalıştı. Yanına vardığında Generalin ölmüş olduğunu fark etti ve yanında ki yaralı askeri kaldırıp çok da uzakta olmayan bir arabaya bindirdi. Kendisi de direksiyona geçip arabayı çalıştırmak için anahtarı çevirdi fakat araba çalışmıyordu. Birkaç kez daha denedi çalıştırmayı fakat sonuç hep aynıydı. Patlamaların etkisiyle kısa süreliğine sağırlaşan kulakları hiçbir şey duymuyordu. Öyle ki uzaklardan onlara yaklaşan uçağı bile son anda fark edebilmişti. Uçak makineli tüfeği ile saydıra saydıra yaklaşırken yere isabet eden mermiler toprakları havaya kaldırıyor, görüşü daha da zorlaştırıyordu. Mermiler arabaya isabet ettiğinde araba ters döndü. Albay yere düşmüştü ve kanlar içerisindeydi. Gözlerini aralayıp son kez bir bakmak istedi fakat fazla sürmedi bu bakış. Acının verdiği etkiyle bayılmak üzereydi zaten. Daha fazla dayanamadı ve saniyeler içinde gözleri kapandı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 06, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ValkürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin