Genç adam bir türlü onu aklından çıkaramıyordu. Tekrar o anlar aklına gelince vücudu sanki yeniden onlar yaşanmış gibi ürperdi, o geceden sonra ne kadar olanları unutup onu aklından def etmeye çalışsada bir türlü yapmıyordu o olaydan sonra tekrar başka kadınlara bakıp dokunmak istemiş ama her taktığı kadını ister istemez onunla karşılaştırıyordu ve sonuç olarak da baktığı kadınların hepside onun karşısında ezik ve geride kalıyordu her dokunduğu kadında ister istemez onu hayal ediyor ayrıca içinde istemsiz bir şekilde başkalarına bakıp yada dokunurken sanki ona ihanet ediyormuş gibi bir his oluyordu. Hayatında ilkdefa bunları birine karşı hissediyordu, bu duygulara alışık değildi aslında duygu denilen sözcüğe bile alışık değildi onun duygu nabına bildiği tek şey öfke ve acımasızlıktı. Aklı yine o geceye giti.
O gece aslında doktorla görüşmeye gitmek için yola çıkmıştı ama yolda adamları arayıp sorun çıktığını söylediği için doktora gelemiceğini önemli bir işi çıktığını daha sonra müsait olduğunda geleceğini söyleyip doktor daha bir şey söyleyemeyen yüzüne kapatmıştı. Yolunu değiştirip depoya gidip işlerini halletmiş oradanda bara gelmişti kendisine özel olan locaya oturup içmeye başlamıştı. Bakışları etrafta dolanırken birden bar girişindeki giren kızda takılı kaldı, kızıl saçlı, gözlük takmasına rağmen yeşil oldukları burdan bile beli olan gözleri, tahminince 1,75 veya 1,80 arası boyu olan düzgün ve fit vücuduyla oldukça dikkatini çeken bir kızdı. Diğer kızlardan tamamen farklıydı, diğer kızlar götlerini zor kapatan elbiseler giyip kendisini herkese sunarken o bol siyah bir pantolon, siyah postal ve bol siyah kapşonlu giymişti. Bara girer girmez hemen üstündekinin fermuarını açıp ters çevirip öyle giymişti bu defa da üstü açık gri olmuştu kapşonunu başına geçirip barmenden tahminimce bir bardak tekila isteyip aldığı koca bir bardak tekilayla en kuytu köşelere bir yere gidip oturmuştu. Anladığı kadarıyla birilerinden saklanıyordu, bir türlü gözlerini o kızdan ayıramamıştı hem kendisi hem kız çok fazla içmişlerdi. Kız saate bakıp kalktığı zaman kendiside eve gitmek için kalktı, bardan çıkarken onunla karşılaştı yürümeye devam ediceken kız dengesini kaybedip düşüceken hızlı refleksi sayesinde kızı tutmuştu daha sonrasında ise olaylar beklenmedik şekilde hızlı olmuştu. O gece fazla özel olmuştu, onun dokunuşlarını onun sıcaklığını unutamıyordu ve en önemlisi de onun ilki olmuştu, bu hiç aklına gelmemişti ama o anlardan sonra onun ilki olduğunu anlamıştı. Büyük bir huzur ve mutlulukla gözlerini kapatmış, sabah uyandığında ise büyük bir mutlulukla yan tarafına bakınca kimseyi görmemişti. Aceleyle odayı aramış ama bulamamıştı ve bir şey daha farketmişti o zaman, korunmadığını. Ya hamile kalırsa aslında bu zayıf bir ihtimaldi yani onun ilki olduğu için ama gece boyunca kaç defa birlikte olduklarını hatırlamicak kadar fazla olduğunu hatırladı. Sonra gözü yataktaki kan lekesine takılmıştı, içinde istemsiz bir sahiplenme duygusu olmaya başlamıştı o kız sadece onun olabilirdi başkasını düşüncesine bile asla izin verneyecekti. Kız hakkında neredeyse hiç bir şey bilmiyordu bir tek omzundaki dövmeyi görünce kıza sormuş kız ise o naif ama kendinden emin sesi ile bunun özel bir dövme olduğunu ve bu dövmeyi sadece kendisinin kullandığını söylemişti. Tam elbiselerini almak için döndüğünde ise gözü aynadaki yansımasına takılmıştı, kendisini baştan aşağı sözlüğünde ise boynunda karın kaslarında küçük küçük morluklar oluştuğunu gördü. Yüzünde istemsiz bir sırıtış oldu sonra gözü tam kalbinin üzerindeki ısırık izine takılmıştı. Şimdiye kadar hiçbir kadınla böyle bir şey yaşamamıştı sadece ne yapılacaksa kendisi yapardı yani kendisine dokunulmasını sevmezdi.
O gecenin üzerinden 1 gün geçmişti ama aptal adamlar o kız ile ilgili herhangi bir ufacık bilgi dahi olsa baulamamışlardı, oteldeki ve bardaki kameralara bile bakmışlardı. Ne hikmetse kızın gözüktüğü saat dilimleri gözükmüyordu kameralara bir şekilde hiç yakalanmamıştı. Şimdi ise adamlar o gece barın etrafında yabancıların dolandığını ve tuhaf davranışlar sergiledikleri için onları depoya kaldırdıklarını o zaman işim olduğu için rahatsız etmemeleri gerektiğini bildikleri için söylememislerdi, bunu duyunca aklıma ilk gelen şey o kızdı. İlk bara girdiğinde sanki birilerinden saklanıyordu belki bu adamların o kızla bir alakası vardır diye arabada son sürat depoya doğru gidiyorum, depoya gelir gelmez aramanın içinden çıkıp depoya girdim.
Depoya girince adamlarım beni selamlarken sandalyelerin üzerine bağlı adamlar beni gördükleri zaman korkudan titremeye başladılar. Herkes benim nasıl biri olduğumu ve sinirlenince neler yapabileceğimi bildikleri için bu korkuları oldukça doğaldı, adamlara doğru yaklaştığımda daha çok korkup titremeye başladılar. Adamlardan biri korkuyla konuşmaya başladı "efendim biz size herhangi bir yanlış yapmadık, sizin bölgemizde bulunma amacımız sadece bir kızı aramaktı, başka hiçbir niyetimiz yoktu efendim yemin ederim" dedi. Hmm aradıkları kız acaba o muydu, sesimin tehlikeli ve tok çıkmasına özen göstererek "bu kız kim nasıl biri ve ne için arıyorsunuz, eğer bana yalan söylemeye kalkışırsanız başınıza neler gelebileceğini tahmin ediyirsunuzdur benim bölgeme girebilecek kadar cesaretinizi toplayabildiğinize göre önemli biri olmalı " dedim. Adam "efendim patronunuzun adı Alex, patrona büyük bir teklif geldi. Kızın kim olduğunu patron bile bilmiyor, teklifi yapanlar sadece kızı yakalayıp beli bir süre onu rehin almamızı daha sonra da serbest bırakmamızı istediler patronda bu büyük teklifi kabul eti. Teklifi yapanlar kızı tanımamız için kızın birkaç fotoğrafını patrona verdiler ama patron kızın resimlerine bakınca fikrini değiştirip o kızın onun olmasını istedi, bu yüzden kızı yakalamak için etrafını sardıgımızda zorla kıza bir ilaç enjekte eti." Korkuyla nefes alp devam eti "bu ilaç etkisini gösterdiği zaman kız patronu fazlasıyla arzılayacaktı, ama kız elimizden kaçtı ve en son gitmeden önce patrona 'yıkılışınıa ilk adımı atın, sana bunun hesabını ödeticem' diyip gözden kayboldu. O kızın zaten önemli biri olduğu belliydi, patron bu sözleri duyduğunda paçaları tutuştu. Bu yüzden her ne olursa olsun o kızı bulup getirmenizi istedi, kızı sizin barın yakınlarına kadar takip edebildik. Sonrada adamlarınıza yakalandık" diyerek sözlerini bitirdi. Alex para için herşeyi yapan küçük bir çete lideriydi. Aslında bunu çok düşünmüştü, o kız niye hiç tanımadığı birine ilkini versin diye. Şimdi taşlar yerine oturuyordu. Yanında en güvenilir adamları vardı onlar da bu işe çok şaşırmışlardı, ama bildikleri bir şey varsa o da patronlarının o kıza diğer kızlardan tamamen farklı gördüğüydü. Zaten hepsi olayı anlamışladı, kız adamlardan kaçarken bara gelip tuttu köşede sessizce beklemiş daha sonra çıkacakken patronla karşılaşınca olanlar olmuştu. İçten içe bu kızın patronlarının kalbini çaldıklarını biliyorlardı.
Telefonum çalıca açtım sekreter" efendim baş mimar sizden onun adına izin almamı isredi , çocuğu rahatsızlandığı için iki gün izin istedi" "tamam izin veriyorum "diyip suratına kapatım. Bu saatlerde beni kimsenin rahatsız etmesini sevmediğim için genelikle sekreterime söylenir böyle şeyler, bunları düşünürken aklıma doktorum geldi. Doktora kısaca geliceğimi söyleyip telefonu cebime koydum. Adamlarıma onları biraz hırpalayıp bırakmalarını söyleyip yola çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUCİZE
Science FictionBir tarafta dünya genelinde en büyük mafya ailesinin lideri ve diğer mafya ailelerine sözünü getirebilen korkusuz ve acımasız normal hayata ise çok büyük bir iş adamı olarak tanınan yakışıklı bir adam, arel. Diğer bir tarafta ise gerçekte dünyanın...