Rosé 7 yaşından beri annesiyle ve kardeşiyle yaşıyordu. Çünkü babası annesini aldatmıştı ve ayrılmışlardı. O günden beri babasından nefret ediyordu. Rosé kendini bildi bileli zorluklara karşı dayanıklı ve aldırmaz bir kişiliğe sahipti ama annesi öyle değil, bu tür olaylar onu uzun süre etkiliyordu yani kendini kolay toparlayamamıştı. İşte Rosé bunlar yaşanırken atmıştı kendini bilgisayar oyunlarına. Gerçek hayattan alamadığı mutluluğu oyunlardan alıyordu belki de. Her şeyi kendisi kontrol ediyor, kendi dilediği hayatı yaşıyordu. Bunu yapabiliyor olmak ona iyi geliyordu. Onun diğerleri gibi üniversite okuma, meslek sahibi olma hayalleri yoktu. Tek bir amacı vardı, o da bir video oyunu tasarlamak. Uzun bir süredir bunun için uğraşıyordu. Ama bunu olabildiğince gizli tutmaya çalışıyordu. Çünkü okul asla umrunda olmuyordu. Sürekli okuldan kaçıp arkadaşları Jisoo ve Lisa ile oyun oynamaya gidiyorlardı. Jisoo onun çocukluk arkadaşıydı, ortaokulda da Lisa ile arkadaş olmuşlardı. Rosé'ye ön sırasında oturan kızı sorsanız Lisa ve Jisoo dışında kimseyle muhattap olmadığından hatırlayamaz. Lisa okulda başarılı bir kızdı bu yüzden annesinin onun Rosé ile olan arkadaşlıklarını desteklediği söylenemez. Çünkü Rosé yüzünden kızının başarısının düşmesinden korkuyor. Aslında Rosé bunun farkında ama Lisa'yı gerçekten sevdiği için onun annesinin düşüncelerine hiç bir zaman kulak asmamıştı. Lisa'da aynı şekilde. Her neyse bu yüzden annesi Rosé'yi bilgisayarın başında gördüğünde sinirleniyordu. Ders çalışması gerekirken saçma sapan oyunlarla vakit öldürdüğünü düşünüyordu. Rosé annesinin üzüldüğü günlere yeterince şahit olduğu için onu daha fazla üzmemek adına okuldan geldiğinde ders çalışıp gece annesi ve kardeşi uyuduktan sonra sonunda oyunlarına kavuşabiliyordu. Tabi sabah okul için uyanmak da çok zor oluyordu. Bu yüzden son günlerde fazla sinirliydi. Aslında annesinin oyun oynadığından haberi olmazdı ama kardeşi onu ne zaman bilgisayar başında görse annesine yetiştiriyordu. Doğrusu bu çalışma işi derslerini iyi etkilemişti. Ama o sadece hayaline odaklanmak istiyordu. Aşk hayatına gelirsek...Daha önce kimseyle çıkmadı. Daha doğrusu çıkmak istemiyordu. Hayatının büyük bir kısmını ailevi sorunlarına, derslerine, oyunlarına ve arkadaşlarına ayırıyordu zaten. Bunun için hiçbir zaman vakti olmadı. Ama olmayacağını kim bilebilir?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LIFE GAME
FanficRosé bilgisayar oyunlarına bağımlı sıradan bir lise öğrencisiydi. Tek hayali dilediği gibi bir bilgisayar oyunu yapabilmesiydi. Peki, ya bir gün bu hayali gerçek olursa?