Bu gün önemli bir gün olduğu için yani diğerlerine göre önemli bir gün olduğu için erken kalktım ve kahvaltıya indim mutfakta beni bekleyen anneme baktım Meltem(annem): kızım yeni mi uyandın bu gün karne günü geç kalacaksın çabuk kahvaltıya hadi! Eslem(ben): tamam anne alt tarafı kağıt parçası Karne günlerini sevmezdim iki saat bekle boş sınıfta konuş falan kahvaltımı yaparken annem hala mırıldanıyordu okula olan aşkımla ilgili. Hızlıca kahvaltımı yaptım ve odama çıktım ne giyeceğimi bilmiyordum. Çünkü karne günlerine önem vermem. Dolabımı açtım ve düzgün eşofman takımı aramaya başladım sonunda buldum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bunu giyecek tim bence gayet iyi. Hatta karne günü için fazla bile de neyse. Telefonumu aldım ve aşağı indim . Olacakları biliyordum annem her zamanki gibi karne gününde diğerleri gibi güzel cici kız rolüne girmem gerektiğini söylerken yanağına bir öpücük kondurdum ayağıma da siyah ayakkabılarımı giydim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Anahtarımı aldım ve çıktım okula yürüyecektim yürümek herşeyi rahat düşünmemi sağlar kimse yokken sadece müzik dinleyerek yürümek çok güzeldir. Bir şarkı açtım , iki şarkı açtım derken okul biraz yakın olduğu için hemen vardım. Ve evet bir iki kişi hariç herkes o cici kız modelindeydi hiçbirini takmadan sınıfa gittim ve arka sıraya oturdum. Beş dakika sonra öğretmen geldi konuştu falan bir iki ders boş geçti sadece telefonla uğraştım ve sonunda karneler geldi. Her sene olduğu gibi teşekkür aldım öğretmen son ders olduğunu söyledi içimde bir -ohh- çekmedim değil yani. Neyse bir ders boyunca da oyun oynadım telefonum iyi ki vardı. Son ders bitti herkes okul bahçesinde sıraya girmişti aralarından bir yere geçtim İstiklal Marşı'nı okuduk ve 3 ay boyunca okuldan kurtuldum. Cuma olduğu için pazarı gezdim sonra eve gittim annem çantalara bir kaç parça kıyafet koyuyordu.
Ben:Anne yine mi? Dedim hevesle ama bir o kadar istemeyerek Kısa zamanda annemden cevap geldi Annem: Evet kızım anneannen bizi bekliyo köye gidiyoruz Dedi hevesle köye gitmeyi seviyordum ama köyde internet yoktu tek sıkıntı ama en büyük sıkıntı buydu. Sevdiğim yönü üç yıldır sevdiğim çocuğun da orda olması aslında Anıl'la beş yıldır tanışıyoruz ama ben onu üç yıldır seviyorum. Annemle annesi küçüklükten beri çok iyi arkadaşlarmış. Biz de güya oynarmışız birlikte . Annem: Kızım daldın gittin hadi çabuk hazırlan!!
Annemin sesiyle kendime geldim onu başımla onaylayıp koşar adımlarla merdivenleri çıktım odama girdim ve kıyafetlerimden bazılarını çantama koydum. Makyaj yapan biri değilim hatta hiç yok diyebilirim o yüzden çantamda ki makyaj malzemesi konulacak o kısma kulaklığımı şarj aletimi filan koydum çantamı alıp aşağı indim. Sonra zaten köye gittik. Köy uzak değildi bu da güzel yanlarından biriydi. Köye vardığınızda köy boştu bir ümitle aşağı mahalleye doğru indim belki gelmiştir diye ama gelmemişti. Her sene gelir biliyorum bu sene de gelecek ama yeni karne aldı daha yolu uzun ayrıca bu günlük bekle yarın belki gelir...
Eveeeet ben kitaba başladım güzel olmadı gibi ama olsun ☺️ okuyanlara teşekkür ederim Giriş kısmını biraz gereksiz uzattım sanırım ama olsun isimleri yazıyım buraya ben Eslem: Ben yani anlatıcı Anıl : Köydeki çocuk Eslem'in sevdiği Meltem: Eslem'in annesi Zehra: Eslem'in anneannesi Tuğba: Anıl'ın annesi Zeynep: Anıl'ın anneannesi Burak: Anıl'ın kardeşi Deniz: Eslem'in en yakın arkadaşı Özgür:Anıl'ın kuzeni
Köye babaları gelmiyor Anıl'ın babası İstanbul'da Eslem'in babası akşamları köye geliyo bazen ama
Kaç kişi okur bilmem ama yazmak istedim nedeni yok Üç beş kişi okuyup iyi ya da kötü hani şurası böyle olmamış falan derse sevinirim
