İkilinin tanışmaları üzerinden yaklaşık 1 hafta geçmişti. Kuroo yeni işine alışmıştı ve artık hastalarını tanıyordu. Nerede ne yapması gerektiğini de öğrenmişti. Grup toplantıları her gün 1 saat konuşma ve 1 saat dert anlatma seansı şeklindeydi. Bunun dışında günde 3saat boş zaman oluyordu . Bu zamanda hastalar zamanlarını odaları dışında istedikleri herhangi bir yerde geçirebiliyorlardı . 3 saat yemek süresi vardı. Kuroo nöbet saatlerine de alışmıştı . Olduğu bölümün getirisi ile fazla yorulmuyordu. Hastaların nöbet geçirmeleri dışında bölümü fazlasıyla sakindi.
Hastaların çoğu ile iyi anlaşsa da Kenma hala ona ondan nefret edercesine bakıyordu. Kuroo'nun onu gözlemlediği kadarıyla hiç kimse ile konuşmuyor , konuşma seanslarında konuşabildiği kadar az konuşuyor , boş saatlerde de resmen ortadan kayboluyordu. Kuroo geçen gün boş saatte yaklaşık 3 saat boyunca onu aramış ( hastanenin her yerine bakmıştı) ama asla onu bulamamıştı. Onun neden hala burada olduğunu anlayamamıştı . Baş hekime sorduğunda adam ona gülümseyip omuz silkmişti. Kuroo eğer bir hastanede olmasaydı ve eğer başhekim onun üstü olmasaydı ona yumruk atacaktı. Adam Kuroo ona ne zaman soru sorsa gülümsüyordu.
-Amına koyduğumun herifi anca gülümsüyor." Kuroo sinirli bir biçimde Kenma'nın odasına gidiyordu. Odaya vardığında kapıyı tıklattı ama ses gelmedi. Biraz bekledikten sonra tekrar tıklattı ama ses yoktu. Başına bir şey geldiğinden endişelenerek kapıyı açarak odaya girdi. Oda boştu. Saatine baktı. Etkinlik saatlerinde değillerdi yani odasında olması gerekiyordu. Elini alnına koydu ve başını ovuşturdu. Koridorun sonunda bir hareketlilik fark edince oraya baktı. Köşede uçuşan sarı saçlar görünce gülümsedi. Ondan kaçıyordu.
Kenma ise onu atlattığını sanmıştı. Her gün odasına gelen ve saçma sapankonuşan bu adamı sevmemişti . Çünkü alıştığı diğer görevlilerden fazlasıyla farklıydı. Onu odasında gördüğünde elinde oyun konsoluyla birlikte derin bir iç çekmiş ve koşmaya başlamıştı. Artık ezberlediği yollardan geçerek merdivenlere geldi. Arkasından adım sesleri duyduğunda yüzünü buruşturdu ve hızlıca merdivenleri çıktı. Çatıya geldiğinde oradaki kutuların arasına girdi . Onu burada bulamıyordu.
Kuroo çatıya çıktığında etrafına bakındı. O burada yoktu? Buraya geldiğinden emindi ama . Bir an aşağıya falan atladığını düşündü ama o atlayana kadar buraya gelmiş olmalıydı. Yani saklanıyordu.
Kuroo gülümsedi . Kaç yaşına gelmişti ve hala saklanıyor muydu? Ondan bu kadar nefret etmesine hiç gerek yoktu. Kuroo kutuların yanına geldi. Kenma onun yakınında dolaşan bu adımlara karşı içinden küfretti:
-Sikeyim , sikeyim .. Siktir olup git lütfen . " Kenma nefes dahi almadan beklerken kafasının üzerindeki kutu kalktı. Kenma gözüne giren ani güneş ile gözlerini kırpıştırdığında Kuroo ona gülerek bakıyordu:
-Benden bu kadar nefret etmene gerek yok Kenma Kozume .
-Nefret etmiyorum.
-Ediyorsun.
-Etmiyorum." Kenma kalkmaya çalıştığında Kuroo onun kolunu tutarak geri oturttu:
-Ediyorsun.
-Etmiyorum işte uzatma.
-Peki , peki . Boş vakitlerde nereye kaybolduğunu da bulmuş oldum. Nasıl sığıyorsan oraya. " Kenma kafasını eğdi ve saçlarının yüzünü örtmesini sağladı. Kuroo kutuları itekleyerek yanına oturdu.
-Bana oyunlarını gösterir misin?
-Hayır.
-Neden? " Kuroo onu kışkırtıyordu. Onun fazlasıyla inatçı olduğunu öğrenmişti ve eğer onu yeterince kışkırtırsa onunla konuşabileceğini umuyordu. Ama tabii onun kriz geçirmesini falan da istemiyordu. ,
-Çünkü tek başıma oynamayı seviyorum.
-Neden benimle konuşmuyorsun?
-Sana özel bir şey değil. " Kuroo onun yanına iyice yaklaştıkça Kenma uzaklaşıyordu. Bu yakınlaşma-uzaklaşma olayı birkaç dakika daha devam etti. Sonunda Kenma birkaç dakika süren kendini sakinleştirme olayını bıraktı ve Kuroo'ya sonunda patladı:
-Yanımdan siktir olup gidecek misin oyun konsolumu sana sokayım mı? Siktir git anlamıyor musun? Uzaklaş . Gelme yanıma . " Kuroo ona karşı ettiği küfürlere takılmadan güldü. Onun kahkahaları Kenma'yı daha da sinirlendirdi. Kuroo gülmesi durduğunda ayağa kalktı:
Benimle artık gergin olmanın dışında bir duyguyla konuşabiliyorsun . Sinirli halin gergin halinden daha iyidir. "Ona şaşkınlıkla bakan Kenma'ya son bir bakış attı ve çatının kapısına doğru yürüdü:
-Odana geçmelisin. Hava soğuyor . Üşüyeceksin. Görüşürüz Kenma.
Bölüm yazamamak *el sıkışma emojisi* ben .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stargazing / Kuroken
FanfictionRuh ve sinir hastalıkları hastanesinde çalışan Kuroo yeni bir hasta ile tanışır. Haikyuu / Kuroken