ÇEVRİMİÇİ
Öncelikle şu konuda bir anlaşalım. Normal değilim, o da öyle.
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. Yanlarından birkaç metre uza...
Nefesi kesildi. Kalp atışları hızlandı. En kötüsü ise; yine kasıklarında tatlı bir sızı dolandı. Bu adam farklıydı. Bu adamın zümrüt yeşillerinin siyaha çalacak kadar koyulaşması bile muazzamdı. Bu adam tehlikeliydi. Ama bu adam arzuydu. Bu adam kırmızıydı.
1 KIZ, 6 ERKEK, ÖLÜMCÜL BİR EV. Afra'nın diğer tutsaklardan dört farkı vardı: Birincisi, bir kız olmasıydı. İkincisi, tutsak alınan son kişi olmasıydı. Üçüncüsü, Ölüm'ün gözdesi ve favori oyuncağı olmasıydı. Dördüncüsü ise... Ölüm'ün telefon ve görevler verdiği tek kişi olmasıydı. Kameralar yerine, onları her an öldür...
Acımasız Töre... Sana ölürüm dediğin gün geber demeliydim bilemedim. HER KIZIN GÖNLÜNDE BİR AĞA VARDIR. TELİF HAKLARI ŞAHSIMA AİT OLUP ÇALINTI DURUMUNDA GEREKLİ İŞLEMLER YAPILACAKTIR.
Her şey bir ölümle başladı. Ölüm, nefreti takip etti. Nefret, intikamı körükledi. Ve aşk hepsini alaşağı etti. Yüksek kayalarda uçan kartal, kayanın en dibinde yaşayan küçük kıza âşık oldu. Onların aşkı, çığlık. Onların aşkı, feryat. Onların aşkı, acı. Onların aşkı, ölüm. Onların aşkı, VAVEYL...
O gece yağan yağmur, yer ve göğün yerini değiştirmişti. O geceden sonra bir daha şafak sökmemeli, güneş doğmamalı, sabah olmamalıydı. O gece şafak söktü, güneş doğdu, sabah oldu. Olmamalıydı.
Betül yetenekli bir aşçıdır. Çevresinin ısrarıyla evlenmek için evlilik görüşmeleri yapmaya başlar. Bu görüşmeleri yaparken ev sahibinin oğlu Yüzbaşı Fırat'a ilgi duymaya başlar. *atıfet:karşılık beklemeden duyulan sevgi (Tamamlandı) ©Tüm Hakları Saklıdır.
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak...
@mavilendin: Simon you are my love! @mavilendin: I love you Simon! @mavilendin: Off yaa! @mavilendin: Yine cevap yok! @mavilendin: Hayır yani, altı üstü bir cevap vereceksin! @mavilendin: Bu neyin egosu arkadaşım! @mavilendin: Acaba bu sevdadan vaz geçip görücü usulü falan mı evlensem? @mavilendin: Tabii sen bilmezsin...
Benim yıllar önce gördüğüm o belli belirsiz çizgiyi dahi bir ihtimal olarak kabul etmediğini gösterircesine bıçağın keskin ucunu gözlerimin içine bakarak kendi avcuna bastırdı ve aşağıya doğru çekti. Oluk oluk akan kan beyaz gömleğine süzülmüş, yüzünde acıyı gösteren tek bir mimik bile oynamamıştı. ''Ne bu kan akmayı...