MASTER
"Eğildiğimde arkamda bir sertlik hissettim. Beni arzuladığını bilmek tüm vücudumun titremesine neden olmuştu. Beni kendine çekip öptüğünde ise ellerini çektiğinde öleceğimi bilmiyordu."
"Eğildiğimde arkamda bir sertlik hissettim. Beni arzuladığını bilmek tüm vücudumun titremesine neden olmuştu. Beni kendine çekip öptüğünde ise ellerini çektiğinde öleceğimi bilmiyordu."
"Seth.." diyebildim fısıltıyla. Nefes almak bile zordu. "İsmim." dedi "dudaklarından döküldüğünde hoşuma gidiyor." Fazla yakındı. Bu tehlikeliydi. Gözlerini dudaklarımın üzerine dikmişti. Elleriyle bileklerimden kavradı ve beni duvara yasladı. Ona karşı koyamamıştım. Koymamıştım. Seth bir anda düşünce yetimi kaybettir...
"Ona iyi gelirim sanmıştım ama ruhu tahmin ettiğimden çok daha fazla kana bulanmıştı."
"Götür onu Serdar.Asya'yı hemen buradan götür."diye bağıran Karan'a gitmiyorum diyemeden belime sarılan el ile dünyam tersine dönerken tekrar yakalanmıştım. Serdar beni omzuna attığı gibi hızlı adımlarla yeniden arabaya yönelince ellerimle sırtına vurmaya başladım. Ağzıma geleni sayıp söverken kurtulma çabalarım boşa...
Aşk mı daha güçlü gelecekti bu bedende, Yoksa Ruhunu hakimiyeti altına almış güçleri mi? - Thlia Klein... Henüz dört yaşında güçlerinden habersizken, kendisinin neden olduğu bir yangında ailesini trajedik bir şekilde öldürdü. Güçlerine hükmedemeden önce güçleri ona hükmetti. Kötü geçmişinin yarattığ...
"Öptüm. Haddime değilken, dudaklarını tattım. Kim bilir ne büyük cezası vardır o dudakları öpmenin? Ama yanmayı da göze aldım. Şimdi Adem'im. Cennet'inden kovma beni." -2 bölümlük kısa hikayedir, devamı yoktur.- Mert A. Akcan 2015
" Her doğum içimizdeki sancının sesidir. " " Değerli sağlık çalışanları , Portola Valley kasabasında çalışacak bir ebe aranıyor. Kaliforniya'nın eşsiz manzarası karşısında büyülenerek minicik bedenlerin doğuşuna yeniden şahit olmak ; anne ve bebek arasındaki o mucizevi bağın kasabamızdaki mimarı olmak istemez misiniz...
"Hadi ama karıcığım bu kadar uzak mı yatacaksın bana ?" Cevap vermedim. Belki uyuduğumu düşünür diye. "Uyumadığını biliyorum Malik." "Tanrı aşkına bana Malik deyip durma." "Ama seviyorum." diye cevapladı çocuksu bir tonda. "Bana Malik demeyi mi ?" "Evet." deyip belimden tutup beni kendine çekti.Nefesi tenime deydi...
"Lexiphena, derslerinin çok çok iyi olduğunu duyduk. Rica etsek oğlumuzu üniversite sınavlarına hazırlayabilir misin?" Neden benden bunu istedikleri hakkında en ufak bir fikrim dahi yoktu. Bende üniversite sınavlarına çalışıyordum ve henüz kafama tam oturmadan yanlış bilgi verebilirdim. Özel hoca tutabilirlerdi. Onlar...
"BEN SENİN DEĞİLİM!" ittirerek nefesim tükenene kadar bağırdım. Beni şiddetle duvara geri ittirdi ve kulağıma doğru fısıldadı "Eğer ben sana sahip olamazsam, kimse olamaz." Herkes onun deli olduğunu düşünüyor, ama o biliyor.. O deli değil. O aşık.
Annem beni doğururken ölmüş. Zengin bir aile tarafında evlatlık alınlanmamla hayatım her yönden değişmişti üvey annemin gözlerime bakarken öldüğünü öğrendiğimde delirdim 13 yaşımda hastalığıma şizofren tanısı konuldu. Hastaneden çıktığımda hayatımı değiştiren bana deli olduğumu unutturan bir erkekle tanıştım Mertcan...
" Benimle geçireceğin sadece bir gün olmamalı. Her gün olmalı. Zevkle. Heyecanla. Her gün."
Elini kaldırıp parmak uçlarıyla suratıma dokunduğunda etrafımızdaki her şey hareket etmeyi kesti. Dokunduğu her yere, bin yıllık acımı iyileştiren bir tedavi gibi geliyordu. Şair değildim, şiir yazamazdım ama bu şiir yazmak gibi değildi. Bir şiiri silmek gibiydi. "Napıyoruz biz?" Ben bile kendimi zor duymuştum. Payla...
Doktor Annabelle Clarke, dönemin en ünlü ruh sağlığı merkezi Windsor Kliniği'ne kabul edildiğinde, sadece hastalarla başa çıkmak için değil, kendi içindeki karanlıkla savaşmak için de hazırlıktaydı. Kliniğin sessiz koridorlarından yükselen gizemli fısıltılar, onu içine çekeceği bir dünyanın kapısını aralıyordu. Akıl s...
Dünyadaki en tehlikeli yer zihin, en ölümcül zehir ise düşünceydi. Her an düşüncelere esir olanlardı onlar. Onlar bakanlar değil, görenlerdi. Düşüncelerine yenilenler, zihinlerindeki altın kafeslere mahkum olanlardı. Onlar Düşünce Mahkumuydular. Farklıydılar ve bunu biliyorlardı. *Bölümler finalden sonra düzenlenecekt...
Donuk gözlerini ucunda durduğu uçurumdan çekti. Bakışları beni bulduğunda gözlerindeki acı ifadenin ne kadar can yaktığını hissedebiliyordum. "Ve ben o gün..." durakladı. Kelimeler boğazına diziliyor, nefes almasını engelliyordu. "Ben o gün annemin tavanda sallanan cesedini izledim... "
Kanımla karışmış şekle baktım.Dairenin yarısı siyaha boyanmıştı.Fazla anlamsız gelen şey sadistin kulağıma fısıldadığı şeylerle anlamlı gelmeye başlamıştı. ''Sen parlayan bir ışıksın Meyra...Bende bu ışığı söndürmeye gelen sadist.'' Parlayan güneşi söndürmek için gönderilmiş Azrail'i tanımaya hazır mısınız ? 16.06.20...
Gölgelerin içinde yaşamalıyım ben. Gölgelere mahkûm olmaya zorlanan bir bedenim, karanlığa ait olmak isteyen bir ruhum var. Hayatımsa yarım, adımın aksine nefessiz. Hayatın bana bir can borcu var ya da belki benim ödemem gereken bir bedeldi yıllar önceki. Yaşamama karşılık. Ben karanlığa ait olmak isteyen bir ruhum...
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı ilk gün bir felaketin ortasında buldu. Okulu, salgın bir hastalık nedeniyle karantina altına alındı. Karantinanın akşamında ise kendini okulun karanlık koridorlarında bir...
Sürekli sizi takip eden biriyle ne yapardınız? Bu kişinin;ne adını,ne cinsiyetini,ne neye benzediğini,ne de size neler yapabileceğini bilmiyorsunuz.Sadece...size bir zararı dokunmadığı için defalarca polise gitme düşüncesinden vazgeçiyorsunuz o kadar. Almira Demirel,hayatı boyunca mükemmel kardeşinin gölgesinde yaşamı...