Bir Avuç Yalan Araf bölümü alıntısı...
"Neden kızmıyorsun bana?" diye sordu acı içinde. Onu şikayet etmişti bağırmalıydı, kızmalıydı, bırakıp gitmeliydi! Ona sarılmamalıydı, yüreğindeki acıyı katlamamalıydı.
"Kız, söv bana, kov beni ama iyileştirme! Yapma bana bunu, kız bana Murat, kız!"
Kızsaydı ruhuyla kavga etmezdi kızsaydı rahatlıkla çekerdi acıyı ama ona karşı gösterdiği merhamet ruhunu parçalıyordu! Sahiden onun bir ruhu var mıydı?
"Bağır, çağır ama öpme beni Murat, kız bana!"
Gözlerinden akan yaşlar adamın göğsünü ıslatıyordu. Adamsa kadını göğsüne daha çok bastırdı.
"Sen doğru olanı yaptın güzelim, asıl böyle davranmasaydın ben sevdiğim kadından şüphe ederdim!"
Sesi kadını sakinleştirmek ister gibiydi, kendi içinde kızmıştı kadına ama adam biliyordu o ne kadar siyahsa kadını da o kadar beyaz olduğu için sevmişti. Kadın melek gibiydi ama adam onun cehennemi değildi! Ne kadar kızsa da ona, doğru olanı yapmıştı kadın ve bir de kadın sevince adam yaşadığını hissediyordu! Elleri ellerinde en kötü günde bile olsa adam yine de yaşardı!
"Sevme beni Murat, ben severken zarar veriyorum, sevme beni! Kimse sevmesin beni! Kimse! Ben severken öldürüyorum Murat, sen yaşa!"
Acıyan bir kalp daha da fazla acıyabilir miydi? Acıyordu işte, söylediği ve pişman olduğu her kelime canını yakıyordu adamın! Kadının her acısından öpmek o yarayı sarmak istiyordu ama ona dokunamıyordu bile çünkü o bu savaş uğruna çoktan katil bile olmuştu! Kadının kalbini karartmak istemiyordu çok seviyordu onu, insan sevdiği insana gelecek en ufak zarardan bile kaçınırdı! Adam becerememişti, ona en büyük zararı vermişti. Kadını arafta bırakmıştı... Kadını geriye doğru çektiğinde alnını alnına yasladı.
"Yanılıyorsun Lavin..." dedi kadının nefesini solurken. "...Yanılıyorsun! Soluğunda bile nefes veriyorsun bana, bu yaşatmak değilse nedir?"