18 \ Kapat gözlerini. Sil aklındaki herşeyi. Boşalt meşguliyete sebepleri. Önyargıları at. Tahminleri fırlat bir köşeye. Tabularından kurtul. Zihnini resetle. Yeni doğmuş bebek haline çevir beynini. Ta ki salt merak kalana kadar geriye. Sonra okula yeni başlamış çocuk saflığıyla adım at dünyama. Vereceklerimi almak için gel. Düşüncelerimi anlamak iste. Kuru kuru okuma hiçbir şeyimi. Her yazdığıma ayrı bir arzuyla başla. Yeniden ve yeniden okuma azmiyle dol. Sonra kapımı çal. Kelimelerin altına sakladıklarımı bul. Gizli sandığımın kapısını arala. Bir bir çıkar gerçeklerimi. Bir dedektif edasıyla ara gizlilerimi. Pandoranın kutusu misali keşfet dünyamı. Bana dair sevinci, üzüntüyü, arzuyu, hayali, düşünceyi, feryatları farket kitaplarımda. Kaldır hayatım ve hayallerim arasındaki görünmez perdeyi. Gizli bahçeme ulaş. Anla beni. Gör içimde sakladıklarımı. Çıkar dünyaya hislerimi. Arala kapımı. Kaldır perdemi. Yaşa benim dünyamı. Yaşa, yaşat hayallerimi.

Beni mi merak ediyorsun? Beni tanımak çok kolay. Beni bulmak basit. Çevrene bak alıcı gözle. Az ilerde herkes oyun oynuyor. Farkertin mi? Ama onların ilerisindeki bankta bir çocuk var. Kitap okuyor. O benim. Doksan derece sağına dön. Oradaki kitap evine bak. Bir bölümüne koyulan koltukları gör. Üzerinde kitap okuyan çocuğu da... O benim. Saat üç yönüne çevir şimdide gözlerini. Köşede tabelası eskimiş kütüphaneyi farket. Beş adım gerisinde koltuk altında birkaç kitap yürüyen çocuğu gör. O benim. Sağ tarafına dön bir kez daha. Büyük meydanda kurulan standı gözlemle. Önünde kitapları karıştıran çocuğu izle. O benim. Kalabalıklar içinde farkettiğin o farklılık benim.

Ben bir kitabım. Ben bir kütüphaneyim. Ben bir avuç bilgiyim. Ben kelimelere muhtaç bir damla suyum. Hadi bana gel. Beni keşfet. Hadi beni yaşa. 
Hoşgeldin Dünyama... Puzzle'ıma... Secret Garden'ıma...