Alaska.. Havalı ama cana yakın, ciddi ama eğlenceli, dikkat çekici ama mütevazi. Bu söylediklerimin sadece ama dan önceki kısmı insanlar için önem taşıyor. Kimse buz dağının altındakini merak etmiyor hiç kimse buz dağının altındakinin üsttekinden büyük ve görkemli olacağına inanmıyor... Lise.. Ergenlik çağındakiler için çok görkemli dimi liseliyim demek? Yok işte öyle değil o iş...
Sınıfa girdim.. Birden bütün gözler üzerime çevrildi. Farklı olan bir yanım yoktu saçlarım dışında. Onlar gibi uyku sersemi siyah pantolonlu beyaz tişörtlü bordo hırkalı bi kızdım. Bu gözlerden olabildiğince en azından kendi çapımca kurtuldum ve en arkadaki sıraya yöneldim. Genelde gözler üstümde olununca kendimi rahat hissetmezdim fakat şuan olabildiğince rahattım. Sanırım bu liseli olmanın bir avantajı. En arka sırada herkesi gözlemliyordum çeşit çeşit tipte çeşit çeşit insanlar vardı. Herkes ne kadar da çabuk kaynaşmıştı?
Eve girdim her zaman ki gibi annemle babam kavga ediyorlardı oralı bile olmadım mutfağa yöneldim masada yemeğini bekleyen küçük erkek kardeşime baktım korkmuş görünüyordu yemeğini ona verip odasına çıkmasını söyledim. Ona en yakın ben olduğum için beni dinledi ve odasına gitti. Ardından bende odama çekildim laptopumu açtım ipodumu açtım kulaklıklarımı taktım. O an dünyanın en mutlu insanıydım müzikten başka hiçbir şeyi umursamıyordum en azından sadece o an. Çünkü hayatımın tek bir telefon ve tek bir kararla değişeceğini henüz bilmiyordum.