daaaria89

56.Bölüm Giriş
          Kızı…
          Evet güzel Damla’sı doğru bilmişti, minicik bir kızları vardı artık ama genç adam utanıyordu kızından, kızının annesine yaptığı eziyetlerden. Sonunda yıkıldığında toprağın üzerine kalkamadı yerden, elleri bacakları titriyordu.
          
           Ne Soner’in yardımı yetti onu kaldırmaya, ne Tugay’ın. Emrah’a 
          haber verilmemişti bile olanlar. Hayır kabul edemiyordu genç adam, hepsi bir rüya olsun umuduyla bekliyordu günlerdir.
          Kötü bir kâbus olsun, az sonra uyansın akşam gözlüsünün koynunda.
          
           Kadın kızsın razıydı adam. Sonra kucağında meleği ile yemek odasına insin, otursun masanın bir başına. Hacer koşarak getirsin Damla’nın ballı sütünü. Biraz kızarak, biraz gizli gizli gülerek kahvaltıda eşlik etsin iki kadın birbirlerine. Sonra Fatma kadın gelsin içeri ayakları çıplak meleğini azarlasın bir güzel. 
          
          “Ah be kızım deli misin sen bu halin ne böyle? Hacer sen de iyice uydun bu yarım akılı deli kıza. Kalk bir çorap bir de hırka getir sırtına. Kaç gündür ağrısı var zaten… Afran bey oğlum, kahveni getireyim mi?” Getirsin elbet… 
          
          Taze kazılmış mezarın başına dostlarının yardımıyla varabilen adamın kolu kanadı kırıktı adeta. Kendisi ölseydi veya… evet evet kendisi ölmeliydi, hem böylelikle güzel Damlası artık ağlamazdı. Sonra aklına geldi, Damla’sı zaten iki haftadır ağlayamıyordu ki. Buz gibiydi artık Damla’sı, öpmeye doyamadığı dudakları kararmıştı. Saçları da soluk bir siyaha dönmüştü. Acaba canı çok yanmış mıydı? Belki de hiç hissetmemişti bile olanları. 

HicranxRuzgari

@ daaaria89  ayyy cok tesekur ederik yaaaa olamazzzz buuu bebek gittimi yani smdi 
Reply