"... Mutluluk iki dudağından çıkacak ufacık bir kelimeydi benim için. Alçakgönüllüydüm işte, küçük şeylerden de mutlu olurdum.
Senden sonra boşverdim her şeyi. Çünkü boşvermek kolaydı. Umursamamak. Senin dışındaki her şeyi... Ama böyle olmadık gecelerde aklıma gelmeni engelleyemiyorum. Davetsiz misafir gibi kuruluyorsun aklımın baş köşesine. Bunu da halledersem tamamen iyileşeceğim herhalde. Sahte gülümsemelerle değil de gerçek, içten gülümseyeceğim.İstiyor muyum? Bilmiyorum...
Her şey bu kadar netken sen niye bu kadar karmaşıksın kafamda? Vazgeçemeyişimin sebebi ne? Nedendir senin durağında bu kadar oyalanmam?"
"Çocukken bile vardı aynı egolar. Saklambaç oynarken yuman taraf değil de hep saklanan taraf olmak. Merak edilmek, aranmak, aranıp da bulunmamak..."
Sevincinde, acısında, heyecanında kalemine sığınan, yaşamak için yazmaya ihtiyaç duyan tıpkı nefes almak gibi, kitap okurken aldığı hazzı herkesle paylaşmak isteyen, en büyük hayali kitap yazarak milyonlarca insana ulaşmak olan üniversite öğrencisiyim.
Bu ülkede pırlantadan değil de kitaptan vergi alıyorlar. Çünkü pırlanta alandan değil kitap okuyandan korkuyorlar sakın unutmayın!
İSYAN/DEVRİM/FENERBAHÇE
/Devrim gibi gel... Ne ben dudaklarına aç öleyim ne de sen gözlerime./
'Ride or die' #Bibliophile
- JoinedJune 25, 2014
- website: brunomarsismyworld.tumblr.com
Sign up to join the largest storytelling community
or
Hndee1907
Nov 24, 2015 05:07PM
SONSUZLUK Hayat, belki de bir göz açıp kapama kısalığında. Var olduğumuzu bir an hissederken bir anda her şey kaybolabiliyor. Hayatın bu kısalığı kimine acımasızca gelirken kimine de iyilik gibi gel...View all Conversations