Zihnimde uçuşup birbirine çarpan kelimelerin arasından anlamlı birkaç cümle, aslında dolma bir kalemin değil eskimeyecek düşüncelerin eseriydi. Fikirler,insanın ruhunun boşluğundan faydalanıp günyüzüne çıkabilecek güçteydi. Fakat bu güce sahip olup bunun farkına varamayan insanlar,sadece kelimelerin varlığına inanırdı, her birinin bir ruha sahip olup yeri geldiğinde bir insanı var edebilecek güçte olabileceğine değil.
Bir yazının başlangıcı koca bir hayatın amacı olabildiği gibi,bir yazı da ruhun en derinlerinde yıllarca susturulan sükunete gebe olabilir. Ve o sükunet,yitip gittiği sanıldığı anda ortaya çıkması, en tiz çığlıktan bile daha çok yankı uyandırabilecek güçtedir.
İşte biz,yıllardır kalemi köreltilen. Bir kelimeye bin anlam yüklenmeyeceğinin bilincinde olup, binbir anlam yüklemeye çalışan. İki yürekten birinin kalem diğerinin kâğıt olduğuna inanmaktan ziyade, iki yüreği birleştirip kalem yapan. Kelimelere anlam yüklerken,yüklediği anlamlar altında kalıp kelimelerin ruhunu okşayan. Biz,kelimelerin ruhlarının Dünya'yı kurtarabilecek güce sahip olduğunu ve aynı zamanda kelimelerin birleşip cümlelere dönüştüğü bu yolda, tek yardımcının kelimelerin insan iliğini ürpertecek güzellikte olabileceğini fark edip,ona yaraşır beden bulan. Ve biz,ruhların en derinlerinde boğularak yitip giden kelimeleri;Ruhları esir alacak güzellikte işleyen.
Kim miyiz?
                            ...
  • Se ha unidoSeptember 16, 2015

Siguiendo


Historia de Kucuguum
KÜÇÜĞÜM de Kucuguum
KÜÇÜĞÜM
Kadın denize doğru bakarken adam yanına oturdu. Kadın yüzünü hiç çevirmedi adama. İkiside sessizce denize doğ...