Düş kırıklığına uğramış, yürüdüm; nereye gittiğimi bilmiyordum, ne bir hedef vardı önümde, ne uğrunda çaba harcayacağım bir şey ne de bir ödev. İğrenç bir tadı vardı yaşamın, içimde epeydir biriken tiksintinin doruk noktasına ulaştığını duyumsuyordum, yaşam beni içinden kusup atmıştı. Hışımla gri kentin içinde seğirtiyordum, sanki her şey ıslak toprak ve cenaze alayı kokuyordu. 
Ah, nereye baksam, düşüncelerimi nereye yöneltsem, hiçbir yerde beni bekleyen bir sevinç, bana yollanmış bir çağrı, beni kendine çekecek birşey yoktu. Herşeye kokuşmuş bir kullanılmışlığın, kokuşmuş yarı memnunlukların pis kokusu sinmişti; herşey eskimiş, sararıp solmuştu, gri, peltemsi, tükenmiş durumdaydı herşey...
  • TrES-2b
  • JoinedNovember 8, 2015


Last Message
PLuieMata PLuieMata Apr 26, 2016 07:29PM
Eğer sadece beyin sapını kullanarak yaşayabilirsem, sorun ortadan kalkarmış. Bu mutluluk ve üzüntünün ötesinde bir yer olurmuş... Baksana balıklara, onların psikolojik durumlarına bağlı olarak ızdıra...
View all Conversations

2 Reading Lists