1996 yılının ekim ayının 15.gününde düştüm dünya denen bu boktan gezegene. Bir kaç farklı şehirde yaşadıktan sonra üniversite okumak için Eskişehir'e yol aldım. 14 yıldır okul okumaktayım ama pek bi şeyler kaptığımı düşünmüyorum bu eğitim öğretim pazarından. Okuma, yazma öğrendikten sonra çok da umursamadım zaten. Yürümeye başladığımdan beri dilimde illa ki bir melodi olmuş. Ortaokul çağımda bu işin içine enstrümanda katmam lazım deyip gitarı aldım elime. Müzik her zaman bi parçam oldu. Müzik kesmedi resimler çizdim içimi akıtmak için dünyaya ama bu olay biraz daha geri planda kaldı. Lisede ilk defa attım kendimi sahneye dedim ki ben tiyatroda yaparım. Şimdilerde bir doğaçlama tiyatro ekibinde sahne tozu yutmaktayım. Önceleri şarkılar yazdım. Kısa kısa şiirler. Sonra daha güzelleri, daha iyileri derken yazmakta bi parçam oluverdi. Dedim ki madem yazıyorum insanlar bunları okusun, belki birileri bi şeyler öğrenir ya da bi şeyler hisseder bu yazılarda...

O zaman hoşgeldiniz edebi dünyama.