Elimdeki bilgisayarı yanıma bırakıp oturdum. Ve pencereden dışarı baktım. Pencereden dışarı baktığımda İstanbul'un eşsiz manzarasıydı yine beni karşılayan. Boğaz köprüsünün ışıkları uzaktanda olsa bana görsel şov sunarken. Her evin parlayan ışıkları bile muazzam bir gösteriydi şu anda. İstanbul şiir gibiydi. Okudukça zevk aldığın. Ben bu şehiri çok seviyordum. Hemen yanımızdaki denizin dalga sesleriyle gözlerimi kapatıp dinlemeye başladım. Bu dalga sesleri her zaman beni rahatlatmıştır zaten. Aklımdakilerin boşalmasına sebep olur ve beni dinginleştirirdi.
Bir çok ayak sesi duydum.
"İyi..."deyip duran yakından gelen sesle aniden gözlerimi açtığımda Onur elini dur dercesine kaldırmış olduğunu ve bana baktığını fark ettim. Ve sesin sahibi garson ise bekliyordu.
Kaşlarım havaya kalktı. Bir Onur'a bir garsona baktım.
Garson tek kelime etmeden menüyü uzatıp gitti.
Boğazımı temizleyip
"Ben dalmışım. Dalga sesini seviyorum. Huzur veriyor." Dedim.
Bendeki gözlerini çekmeyen Onur.
"Fark etmemek için aptal olmak lazım. Yüzündeki o gülümsemeyi tek bir an görmedim."
Alacalı Aşk yarın yeni bölümüyle sizlerle yarın görüşmek üzere
Alacalı Aşk Akşam 20:00 yayında bence kaçırmayın ☺️☺️
Ayrıca kesit ve diğer her şey için instagram alacali_ask hesabımıza bakmayı unutmayın yorum ve yıldızlaşmayın unutmayın ☺️☺️
Merhaba arkadaşlar;
Bu akşam saat 21.00 de AlacalıAşk 43. Bölüm(Hissizlik)le yayında olacak.
Güzel bir bölüm sizi bekliyor...
Peki siz bekliyor musunuz?