geldim, gördüm, beynimden vurulmuşa döndüm.* bir şehir, hiç gelmemiş gibi ya da hep oradaymışsın da geri dönecekmişsin gibi hissettiriyorsa o şehri ateşe vermek gerekir. içinde yanmaya hazırdım. yağmurlar hiç durmadı. bir insana kaç defa veda edilir? arkama bakamıyorum. bakarsam gidemem, kalırsam öldürürüm. gücümü, içimdeki güçsüzlükle tükettim. yol ve zaman kavramının önemsizleştiği zamanlar dönecek bir evin olmuyor. rutubetli odaya sürekli kireç sürmek, rutubeti geçirmiyor. pencereler artık nefes aldırmıyor. birden durdu. çok trafik, çok insan. adımlarım benden kaçıyor. yürüyorum ama hep aynı yerdeyim. ayaklarımda çamurlar, temizlenmiyor. bir ağaca sarılıyorum. başladığım yerde bitiyor dünya.